Translate.vc / Spanish → Turkish / Darà
Darà translate Turkish
11 parallel translation
Y cuando quieras explorar un poco, díselo al viejo John y te darà comida para llevarte.
Ve eğer etrafı dolaşmak istersen, ihtiyar John'a sor yeter. Seni istediğin yere götürür.
- El rey nos darà dinero.
- Kral bize gereken parayı verir.
Sé que esta pierna no me darà mucho tiempo pero espero tener tiempo suficiente para juntar evidencia y llevar ante el consejo de guerra a todos aquellos que desacreditan y deshonran al uniforme de la Unión.
Bu bacak yüzünden fazla ömrüm kalmadığını biliyorum. Ama Tanrı'dan tek isteğim birliğin üniformasına itibar etmeyen ve saygısızlık gösterenlerin yaptıklarını kanıtlayıp, askeri mahkemeye çıkarabilmem için bana biraz daha zaman tanıması.
Mañana a los nuevos se os darà un manual.
Yarın size oyun planı hakkında bir kitap dağıtılacak.
Es un hombre duro y no les darà lo que quieren.
Katı bir adam. Onlara istediklerini söylemiyor.
Si sigue a ese ritmo, le darà un ataque cardíaco.
Bu hızla gidersen, kalp krizi falan geçireceksin.
"El lector no darà crédito a que tales cosas pudieran ser..." ... dice Walton en alguna parte...
"Okur böyle şeylerin olabileceğine inanmayacak"... der Walton bir yerde...
Nadie se darà cuenta.
Kimse fark etmez.
judoon, nos obliga a salir, las otras familias en contra de nosotros. Esto nos darà un nuevo comienzo.
Judoon'lar bize saldıracak, diğer aileler bize karşı olacak.
Esto nos darà ¡ un nuevo comienzo!
Bu bize yeni bir başlangıç sağlayacak!
El oficial Lahm tiene la lista y les darà las instrucciones.
Listeler Memur Lahm'da ve sizleri yönlendirecek.