Translate.vc / Spanish → Turkish / Datá
Datá translate Turkish
2,713 parallel translation
¿ Data?
Data?
El prisionero borg. Y el comandante Data.
Borg mahkum ve Binbaşı Data.
La cuestión es si han apresado a Data o si ha ido voluntario.
Mesele şu ki ; Data bir mahkum mu ; yoksa isteyerek mi gidiyor?
La orden para desactivar el haz tractor era de Data.
Çekici ışını etkisiz kılmakta kullanılan Manuel kumanda emirleri Binbaşı Data'nındı.
El borg ha podido descargar los códigos de su red positrónica.
Borg, kodları Data'nın Pozitronik ağından indirmiş olmalı.
Quizá el reciente ímpetu emocional de Data tenga que ver con esto.
Belki de Data'nın son zamanlardaki duygu parlamaları bununla bağlantılıdır.
Ni de Data.
Data'dan herhangi bir iz yok.
Data se mueve muy rápido, pero por lo que sabemos del borg no se desplazarán más rápido que usted o yo.
Data zor arazide bile oldukça hızlı hareket edebilir ; fakat Borg hakkında bildiklerimize dayanarak, sizden veya benden daha hızlı hareket edebileceklerini sanmıyorum.
¿ Y si modificamos los fásers para enviar un impulso luvétrico? Podría crear resonancia en las células de Data.
Eğer fazerleri bir sekte titreşimi yaymaya ayarlarsak, bu Data'nın güç bölmelerinde bir yankılama yaratabilir.
Ya lo había pensado pero el impulso debería ser tan potente que destruiría la red positrónica de Data.
Onu düşündüm ; fakat sorun şu ki : Titreşim muhtemelen çok güçlü olmak zorunda.
- ¿ Data?
- Data?
- No es Data.
- O Data değil.
- Percibo sentimientos en usted.
- Data, sende duygular hissediyorum. - Evet.
¿ Cómo lo hizo, Data?
Bunu nasıl yaptı, Data?
Quiero enterarme de ello, pero que nos lo cuente Data.
Buna dair herşeyi öğrenmek istiyorum, ama bize Data söylesin.
¿ Qué le parece eso, Data?
Buna ne dersin, Data?
¿ Recuerda cuando Hugh estaba en el Enterprise?
Data, Hugh'yu o Atılgan'dayken hatırlıyor musun?
A mí sí. ¿ Qué le ha pasado a Data?
Benim için önemli. Data'ya ne olduğunu bilmek istiyorum.
El personal mínimo a bordo no puede ayudar a localizar al teniente Data.
Atılgan'ın çekirdek mürettebatı, teğmen Data'yı arayamıyor.
Data, debe darse cuenta de que le han hecho algo.
Data, sana bir şeyler olduğunun farkına varmalısın.
El Data que conozco jamás habría participado en el plan de Lore.
Benim bildiğim Data, Lore'un planına asla istekli bir şekilde taraf olmazdı.
Data, solo veo ira y odio en usted.
Data, senden tüm hissettiğim öfke ve nefret.
El que no las haya experimentado no significa que no existan.
Data, sırf başka duyguları yaşamaman, onların varolmadığı anlamına gelmez.
Lore debió de decirle que tomara el visor porque notó que yo veía una onda portadora irradiando de él.
Lore, vizörümü alması için Data ile konuşmuş olmalı, çünkü ondan yayılan taşıyıcı dalgayı görebiliyordum.
¿ Es así cómo manipula él a Data?
Data'yı böyle mi idare ediyor?
Creo que Lore está accediendo al microprocesador que robó al Dr. Soong y está transmitiendo parte del programa emocional a Data.
Sanırım Lore, Dr. Soong'dan çaldığı çiple bağlantı kuruyor ve her nasılsa duygusal programın bir parçasını Data'ya aktarmanın bir yolunu buldu.
Pero las únicas emociones que siente Data son negativas.
Ama Data'nın hissediyor gibi göründüğü tüm duygular negatif.
Para influir en Data,
Fakat, Data bu duygular tarafından etkilensin diye,
- Por lo menos Data nos escucharía.
- En azından Data bizi dinleyebilir.
Data, ¿ adónde le llevas?
Data, onu nereye götürüyorsun?
Data, espera.
Data, bekle.
Data acaba de estar aquí.
Data az önce buradaydı.
Data, escuche.
Data, dinle.
¿ Podría modificarse para generar un impulso de kediones que reinicie el programa de Data?
Data'nın programını yeniden başatacak bir kedion dalgası yayacak şekilde değiştirilebilir mi?
¿ Cómo sabremos si reinicia el programa ético de Data?
Bunun Data'nın etik programını yeniden başlatacağını nasıl bileceğiz?
He estado pensando en el tiempo que hemos pasado juntos.
Biliyor musun Data, bazı zamanlarımızı düşünüyordum.
Si vuelve a ser como era antes, siempre se reprochará lo que va a hacer.
Data, eğer bir şekilde eski haline geri dönersen yapmak üzere olduğun şey için kendini hiç affetmeyebilirsin.
Data, ¿ no es el mal y el bien, lo bueno y lo malo, una función de su programa ético?
Data, iyi ve kötü, doğru ve yanlış senin etik programının bir parçası değil mi?
¿ No le dice que es incorrecto?
Bu yaptıklarınızın yanlış olduğunu söylüyor, değil mi Data?
- No, usted no está confuso.
- Hayır, kafan karışmadı Data.
Adiós, Data.
Güle güle Data.
- Bienvenido al grupo, Data.
- Hoşgeldin Data.
Hola, Data.
Selam Data.
Data, siempre ha querido sentir emociones.
Data, tüm hayatın boyunca duygulara sahip olmak istedin.
Yo no sería muy buen amigo si le permitiera abandonar el sueño de su vida, ¿ verdad?
Data, eğer hayatının rüyasından vazgeçmene izin verirsem çok da iyi bir arkadaş olmam, değil mi?
Sr. Data, siga con el escáner.
Bay Data, taramanıza devam edin.
Sr. Data, prosiga con su escáner.
Bay Data, taramaya devam edin.
Alférez, conecte navegación con el terminal del Sr. Data y ponga rumbo a esa distorsión.
Asteğmen, navigasyon kontrolünü Bay Data'nın konsoluna bağlayın. O bozulmanın olduğu yere gitmek için bir rota belirleyin.
- ¿ Dónde está ahora, Sr. Data?
- Şimdi nerede Bay Data?
Data.
- Geordi? - Buradayım, Data.
¿ no se te ha ocurrido domar esta gata?
Data, bu kediyi eğitmeyi hiç düşündün mü?