Translate.vc / Spanish → Turkish / Dragonfly
Dragonfly translate Turkish
130 parallel translation
Aquí Libélula Uno. ¿ Me escucha?
Burası Dragonfly 1. Beni duyuyor musunuz?
- Libélula Uno, le escucho.
Dragonfly 1, sizi duyuyorum.
Libélula Uno, aquí Coach Uno.
Dragonfly, burası Coach 1.
"Libélula" y "Cueva del lobo"... Nombres pintorescos.
"Dragonfly ve Kurt Yuvası" Ne renkli isimler.
Acabo de revelar unas fotos del Dragonfly que te van a encantar.
Dragonfly'de çektiğim fotoğrafları bastım. Çok beğeneceksin.
Fran, sabemos que eres la propietaria... de la vieja posada La Libélula, esa gran propiedad.
Fran, sen eski Dragonfly motelinin sahibiymişsin.
- ¿ Comprar la Libélula?
- Dragonfly'ı mı?
Estaba en Europa en Julio. Creo que piensa que quieres dejarlo fuera del Dragonfly.
Bence onu Dragonfly'a almayacağımızdan korkuyor.
- Ok, no importa. Si ha habido algún malentendido acerca de que te queremos en el Dragonfly,
Seni Dragonfly'da istemiyormuşuz gibi bir yanlış anlamaya neden olduysak çok üzgünüz.
¿ Qué? " Querida Lorelai Gilmore, ha llegado a la atención de la Sociedad Histórica de Stars Hollow que ud. y Sookie pretenden comenzar a construir en el Dragonfly Inn.
"Stars Hollow Tarihi Koruma Derneği, Bayan Sookie St. James ile sizin Dragonfly Oteli için çalışmalara başlayacağınızı öğrenmiştir."
Debo decirte, Taylor, estoy algo preocupada porque los constructores vienen el lunes, y...
- Dragonfly tarihi bir bina.
El Dragonfly es un edicifio histórico, Lorelai.
- Bütün kasaba tarihi zaten.
- Taylor, espera, ibamos a hacer nuestra presentación del Dragonfly.
- Taylor bekle. Dragonfly için sunum yapacaktık.
Sé que llevamos mucho rato, pero os diré muy rápido lo que queremos hacer con la propiedad del Dragonfly.
İçeride çok kaldığımızı biliyorum. Ama Dragonfly adlı o güzel mülk için aklımızdakileri size hemen anlatmak istiyorum.
- El histórico Dragonfly.
- Dragonfly adlı tarihi mülk.
Junto a Michel, planeamos que la comunidad esté orgullosa del Dragonfly Inn como estaba cuando dirigíamos el Independence Inn.
Michel ile birlikte çalışarak kasabamızın tarihi Dragonfly ile gurur duymasını sağlamak istiyoruz. Tıpkı bir zamanlar Independence Inn ile gurur duyduğunuz gibi.
Sí, acerca del Dragonfly o del desodorante - dónde comprarlo, como tener trabajo, ese tipo de cosas.
- Dragonfly ile ilgili sorular sorabileceğiniz gibi, nereden deodorant alabileceğinizi de sorabilirsiniz.
Os informo que el Dragonfly ha sido despojado de todo, hasta las vigas, de manera que se ve peor que nunca y parece que no pueda volver a verse bien
... bir daha güzel olacağını hayal edemeyeceğiniz kadar çirkin göründüğünü bildirmeye geldim.
Y tanto si ponemos el Dragonfly Inn, como si no, no tiene nada que ver.
Dragonfly'ı alıp almamamızın onun ölümüyle hiçbir ilgisi yok.
El caso es, si nos proponemos tener el Dragonfly Inn,
- Bizim Dragonfly'ımızı çeviremez. Dragonfly'ı almak kaderimizde varsa, alacağız.
Ellos abrieron el Dragonfly Inn en 1893.
1893'te Dragonfly'ı açmışlardı.
El Dragonfly Inn fue una vez conocida como Violet Lady, la 1ª posada de todas...
Dragonfly Oteli bir zamanlar Violet Lady'ydi. Çok güzel bir oteldi.
Sé que no es exactamente el mejor momento para esto, Pero nos preguntábamos si Ud. tiene idea. De lo que va a pasar con el Dragonfly.
- Şimdi pek uygun bir zaman değil ama Dragonfly'a ne olacağını biliyor musunuz?
De todos modos, solo nos preguntábamos, ella dejó el Dragonfly a alguien?
Her neyse merak ediyoruz da. Dragonfly'ı kimseye bıraktı mı?
- Sí, y seguirá llamándose Dragonfly. Y prometemos no incendiario.
- Adı da Dragonfly kalacak.
Natalie va a ayudarnos a decorar el Dragonfly.
Dragonfly'ı dekore etmemize yardım edecek.
Supongo que esto quiere decir que se concentrarán.
- Otel kapandı. - Artık Dragonfly'ın tadilatına odaklanıp, orayı açabilirsiniz.
En las reformas del Dragonfly, levantarlo y abrirlo. - Es excitante.
Bu çok heyecanlı.
No podemos comprar el Dragonfly. Porque no puedo aportar mi parte del dinero.
Dragonfly'ı alamayacağız, çünkü payıma düşen parayı toplayamayacağım.
Pero será sólo por unos meses, hasta que el Dragonfly abra, no?
Hem de Lorelai'ın olmadan. - Ama bu sadece birkaç ay sürecek.
- Todavía no se lo dijiste.
Dragonfly'a açıncaya kadar.
- No vamos a comprar el Dragonfly.
Biz Dragonfly'ı alamayacağız.
Pero tenemos el resto del dinero del Abuelo, Es suficiente para comprar el Dragonfly.
Ama dedemin verdiği paradan artanlar var.
Y ahorraremos en todo hasta funcione y dé beneficios.
Dragonfly'ı almaya.. ... yeterde artar. Yalnızca biraz kemerlerimizi sıkacağız.
- Vas a tener tu hotel. - ¿ Qué? Vas a hacer una oferta por el Dragonfly.
Git, Dragonfly'a teklif ver.
Agárrate bien, podemos hacer una oferta por el Drangonfly.
Dragonfly'a teklif verebileceğiz.
Tengo una reunión en el Dragonfly y Jason va a venir a pasar el día
Dragonfly'da kısa bir toplantım var. Sonra Jason günü burada geçirecek.
Has ido al Dragonfly Inn?
Dragonfly Oteli'nde hiç yemek yediniz mi?
El bache camino al Dragonfly empeora.
Dragonfly yolundaki delik giderek kötüleşiyor.
De todos modos, pensaba que si no estás ocupada mañana, podríamos almorzar en el Dragonfly.
Yarın işin yoksa öğlen yemeğinde Dragonfly'da buluşalım mı?
Si no vienes ahora mismo voy a reservar una función del comité en el Dragonfly todas las semanas hasta que me muera!
Hemen buraya gelmezsen bugünden itibaren ölene kadar her hafta sonu için Dragonfly'da Devrim Kızları toplantısı ayarlarım.
Sabes, llamó la semana pasada, E hizo la primera reserva para el Dragonfly
Geçen hafta arayıp Dragonfly'daki ilk öğle yemeği rezervasyonunu yaptırmıştı.
Nueva regla del Dragonfly :
- Tamam. Yeni Dragonfly Oteli kuralı.
O sea, tan pronto se sepa que Norman Mailer almuerza en el Dragonfly, es cuestión de tiempo que vengan los otros literatos.
Norman Mailer'ın Dragonfly'da öğle yemeği yediği duyulursa, bütün edebiyatçıların gelmesi an meselesi. - Harika olur.
Y los miércoles en el Dragonfly jugamos a algo llamado "Sorprendan al chef"!
Ve Çarşamba günleri, aşçıyı şaşırtma oyunu oynarız.
Almuerzo en el Dragonfly!
Dragonfly'da öğle yemeği.
Vayan a almorzar al Dragonfly!
Öğle yemeğinizi Dragonfly'da yiyin.
No han almorzado, hasta que almuerzen en el Dragonfly!
Dragonfly'da yemeden, öğle yemeği yemiş sayılmazsınız.
y cada hombre y mujer beria tomar un almuerzo delicioso en el Dragonfly.
Ve her kadın ve erkek, Dragonfly'da leziz bir yemek ister.
Es el Dragonfly.
Burası Dragonfly.
- OK.
Dragonfly'ın resmen kolonlarına kadar yıkılıp,..