Translate.vc / Spanish → Turkish / Extension
Extension translate Turkish
32 parallel translation
Si consigo una nueva extension.
Tabi yeni bir dahili alırsam.
Dijeron que, cuando se vio atrapado, activo un dispositivo de autodestruccion que destruyo una extension de selva equivalente a 300 manzanas.
Sağ kurtulanlar, bu yaratıkların tuzağa düştüklerinde bir mahalle büyüklüğündeki yağmur ormanını yok edecek güçte imha mekanizmaları olduğunu belirtmişler.
piensa que tu guia es una extension de tus ojos.
Kendi görüşünün uzantısı olan biz izcileri düşün.
No estabas buscando una pareja. Estabas buscando una extension de tu ego.
Bir eş değil, ego uzantısı arıyorsun.
Le dijiste a Beka que Rommie era como una extension tuya.
Bekanın dediğine göre Rommie, senin benliğinin bir parçasıymış
.. una vasta extension de soledad.
Yalnızlık kilometreler boyunca uzanıyor.
- Asi fue. Compramos todo menos la extension marron.
Kahverengi uzatma kablosu dışında listedeki her şeyi hallettik.
Ahora, con tanta extension en la linea de sentencia, los jueces toman sus señales de los acusadores.
yargılama kurallarına göre o kadar uzun sure için, hakimler davacıdan sinyali alırlar.
que tanto de ese extension jalaste depende del humor del acusador, y nos va a preguntar, "¿ El juega pelota?"
Ne kadar battığın savcının moduna bağlı, ve o soracak bize, "top oynadı mı?"
Pero ahora, señor, usted es un criminal, y ahora sera procesado por toda la extension de mi imaginacion
Ama şimdi bayım, bir suçlusunuz. ve hayalimin bile alamayacağı şekilde dava açılacak.
Puedes ver toda la extension del pueblo.
Gerçekten bütün şehrin önüne serildiğini görebilirsin.
Y que de la extension del pene?
Peki, penis büyütme ameliyatları?
La extension del patron de disparo indica que no era cercano.
Saçmaların dağılımına bakılırsa, pek de yakından ateş edilmemiş.
la extension del patron aqui es mas amplio, sugiere que vino de una distancia de al menos 20 pies.
Buradaki dağılım daha geniş. Demek ki en az altı metre uzaktan ateş edilmiş.
Dra. Ann Lynn, marque la extension 2567
Dr. Ann Lynn, 2567 dahili numarayı tuşlayın.
Extension 2567.
2567 dahili numara.
aqui vemos una gran extension de la parte inferior.
Şimdi buranın dibinde çok karmaşık bir genişleme yaşanıyor.
la extension de la herida tardara 24 horas en aparecer no estoy diciendo que este fuera de posibilidades reales el que se recupere
Esas hasar kendini 24 saat içinde gösterir. Düzelme olasılığının ortada olmadığını söylemiyorum.
( mujer ) Dr Lang, extension 2 2 7 3
Dr. Lei, 2273 numaralı hatta.
Dr Lang extension 2 2 7 3
Dr. Lei, 2273 numaralı hatta.
"Una corta emision deberia indicar una brecha en el universo y su extension en el area afectada."
Kısa ışıma dokusal bozulmayı ve bozulan bölgenin kapsamını gösterir.
Tengo un iPhone y es una extension de mi, me encanta usarlo
Bu iPhone benim vücudumun bir parçası gibi onu kullanmayı seviyorum.
o una calculadora para hacer matematicas. una extension del ser humano que ayuda a una persona a ver mejor de lo que veria normalmente.
Bunun, görmek için gözlük ve hesap yapmak için hesap makinesi kullanmaktan farkı yok. Normalden daha iyi görmemizi sağlayan gözlükler, insanoğlunun bir uzantısı olan teknik araçlardır.
The magistrate's granted us the extension.
Yargıç gözaltı süresini uzattı.
Extension convention...
Vade toplantısı.
Este dispositivo convierte la humedad de su alrededor en hielo inmediatamente, en una gran extension.
Cihaz etraftaki nemi hızla buza çeviriyor ve menzili çok uzun.
Imagina un bloque de pisos como una extension infinita de ti, que crece todo el tiempo y nunca se detiene, y en cada habitacion de este bloque de pisos, se encuentra un universo como el nuestro ahora, en cualquier otra habitacion,
Kendinizi sonsuz tane varmış gibi düşünürseniz o da kendisine eklemeye devam eder ve hiç durmaz. Bu apartmanın her odasında da, bizimki gibi bir evren vardır.
El culpable claramente dejo las CPUs en tu camino para inculparle a él y, por extension, a nuestro país.
Suçlu açıkça bilgisayarları sizin yolunuza atarak, ona kumpas kurdu ve, dolayısıyla, ülkemiz.
Si, estamos a freir los de arriba. Vamos a poner a cabo una extension que nadie olvidara.
Onları kızartıp dışarı koyacağız, kimse unutamayacak.