English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Fenway

Fenway translate Turkish

184 parallel translation
¿ Se preocupa por todos los artículos de nuestro periódico?
Gazetemizdeki her haber için endişelenir misiz, Bay Fenway?
¿ Ensuciándote las manos, Fenway?
- Ellerini mi kirletiyorsun, Fenway?
El Dr. Fenway analizó nuestra sangre. Dijo que no estábamos infectados.
Doktor Fenway kanlarımızı test etti.
Siempre me pregunté que llevan los médicos en sus maletines negros. ¿ Dr. Fenway?
Doktorların o küçük çantalarında ne taşıdıklarını hep merak etmişimdir.
Sólo son... suministros que solicite.
- Doktor Fenway? - Ismarladığım aletlerin birkaçı.
Sé que el Dr. Fenway dijo que estábamos bien,... pero ya no me siento como yo mismo.
Fakat ben kendimi iyi hissetmiyorum.
Su juego ha comenzado en el Fenway.
- Red Sox sahaya çıkıyor.
los Medias Rojas salir al campo...
- Fenway Park'ta güzel bir akşam.
Me resulta difícil llegar hasta Fenway en estos días.
Fenway'e gitmek zor geliyor bugünlerde.
Algo en el estadio de Boston.
Fenway Park'da bir şey var.
¿ Es ese estadio el que tiene la pared verde a la izquierda?
Fenway şu sol sahasında büyük yeşil duvarı olan mı?
Anoche soñé que estabas ahí con Terence Mann.
Dün gece rüyamda Terence Mann'la seni Fenway'de gördüm.
Iba a llevarnos a Fenway Park.
Bizi Fenway Stadı'na götürecekti.
- Ir a Fenway Park.
- Fenway Stadı'na gidecektik.
" Francis Michael O'Brien... embriaguez y escándalo, en el 79.
" Francis Michael O'Brien alkol alıp, huzuru bozmak. Fenway Park, 1979.
Iremos a Fenway Park, saldremos en excursiones, iremos "camping"...
Onu Fenway Park'ına götürürüm. Orada yürüyüş alanları, kamp...
Escucharía un partido, si transmitieran uno.
Fenway'de maç varsa dinlerdim.
¿ El vigilante de Fenway Park?
- Fenway Park'ın görevlisi mi? Evet.
¿ Has estado en Fenway Park, digo, en el campo?
- Sen hiç oraya gittin mi? Yani sahaya. - Evet.
Ese joven intrépido es mi bisabuelo, Franklin Jefferson Burns lanzando el té sin preocuparse por cómo dañaría la cafeína a la platija de Fenway.
Bu karakaşlı çocuk benim büyük büyük babam, Franklin Jefferson Burns. Kafeinin Fenway dere pisisine yaptıklarına karşılık umarsızca çay yapraklarını savuruyor.
En Fenway.
Fenway stadyumu.
¡ Vuélvete a Fenway, comepollas de Beantown!
Fenway'e geri git, seni Beantown ibnesi!
Y en Fenway todos se agitan.
Burada, Fenway'de vızıldıyorlar.
Pertenecen a Needra Fenway.
Şikâyetçi olan olmayan herkesinkiyle. Bunlar Needra Fenway'e ait.
Estaba Needra Fenway en su casa esa noche?
Needra Fenway o gece evinize geldi mi?
¡ Chris, Meg, iremos al estadio Fenway!
Fenway Stadına gidiyoruz!
Éste es Fenway Hall.
Bu Faneuil Hall.
Fue en un partido de béisbol en el Fenway Park.
Fenway Park'da baseball maçı vardı.
Fenway Park...
Fenway park.
La última vez que estuve en el Fenway Park, Vi al Drago-Kazov crucificar a un hombre En los asientos baratos.
Fenway Park'a son gittiğimde Drago-Kazov'un bir adamı koltuklar üzerinde çarmıha germesini izledim.
PARQUE FENWAY HOGAR DEL MONSTRUO VERDE
( Fenway Park ) ( Yeşil Canavarın Yuvası )
Bienvenidos a Fenway, donde los Mets cierran una de sus peores temporadas.
Fenway Park'a hoşgeldiniz. Bugün Mets ve Boston Poindexters arasında berbat bir maç bizleri bekliyor.
Somos Emmett y yo en el campo de béisbol Fenway.
Bu ben ve Emmett Fenway baseball sahasında.
- ¡ El Parque Fenway!
- Fenway Park.
El también va a Nadie para depilarse. El equipo hizo uso de su influencia... ¡ y nos casaremos en Fenway!
Nadia'ya gidiyor, benim ağdacım, ve biz Fenway'de evlenebiliyoruz.
Pero, ¿ Qué del Parque Fenway?
Peki Fenway Park işi ne olacak?
SU MARIDO ENTREGO LA BASE META DEL PARQUE FENWAY A WASHINGTON.
Kocası Fenway Park'ın plaketini Washington'a ulaştırdı.
- Sí. Es un club en Fenway.
- Evet Fenway'de bir kulüp.
Es un club en Fenway.
Fenway'de bir kulüp...
Un club en Fenway.
Fenway'de bir kulüp...
Pelota elevada, exterior derecho central... cerca del calentadero de aquí de Fenway.
Orta sahanın soluna... Bullpenin ayakları dibine düşünüyor.
El corazón y alma de Boston. El estadio de pelota.
Boston'ın kalbine, Fenway Park'a.
Cuando era pequeño me mude Aquí de Nueva Jersey... No tenia amigos ni nada... y mi tío Carl comenzó a llevarme al estadio.
New Jersey'den buraya ben çocukken taşındım ve hiç arkadaşım falan yoktu o yüzden Carl amcam beni Fenway Park'a götürmeye başladı.
No me he perdido un juego en 11 años.
Fenway Park için kombine biletim var. 11 yıldır hiçbir maçı kaçırmadım.
Ahí esta el terreno.
Burası Fenway Park.
Ramsey, tú lo puedes ayudar.
Şimdi, Fenway, işaretlerin DNA'yı değiştirdiğini söyledin.
Bien, Fenway, dijiste que la señal estaba modificando el ADN humano.
Açıklarsan...
Quiero decir - -
Doktor Fenway'in iyi olduğumuzu söylediğini biliyorum.
No se le puede llamar ahora.
- Fenway'deki maç az önce başladı.
¿ Ahora, a Fenway Park?
Fenway Park'a mı?
Y quién es Needra Fenway?
- Kimdir Needra Fenway?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]