Translate.vc / Spanish → Turkish / Firma
Firma translate Turkish
9,080 parallel translation
- Firma.
- Sembol.
La firma de abogados que representa a la casa de cuidados Sandpiper Crossing.
Sandpiper Crossing Huzurevi'ni temsil eden hukuk firmasıyız.
Tu hermano es muy importante para el bufete.
Ağabeyin firma için çok önemli.
Pero cualquiera que robe esto también podría copiar mi firma.
Ama bunu çalan imzamı da taklit edebilir.
¿ Falsificando mi firma?
Hayır, sorun değil.
La misma firma.
Aynı şirket.
Firma los putos papeles.
Lanet boşanma evraklarını imzala.
Ian, solo necesitan tu firma.
Ian, imzan gerekiyor.
Ya sabes, el tipo que firma los cheques.
Çeklerimizi imzalayan adamla.
Deja la placa, firma los papeles y lárgate.
Rozetini bırak, belgeleri imzala ve siktir git.
- Solo necesita la firma de uno.
- Sadece bir ebeveynin imzasına bakar.
y estoy con Gordon Clark, actual presidente de la firma pilar de Dallas Cardiff Electric.
Kendisi Dallas merkezli Cardiff Electric firmasının şu anki başkanı.
Uh, he pensado seriamente sobre comenzar mi propia firma de inversión... fuera de mi garaje.
Kendi firmama yatırım yapmam gerektiğine dair ciddi düşüncelerim var. - Garajdan çıkmalıyım.
Mira, solo voy a ir ahí. Voy a poner mi firma. - No es gran cosa.
- Gidip adımın altına imza atacağım, önemli değil.
La junta retuvo una nueva firma a raíz de la detención de su padre.
Ne istiyorsun? Yönetim kurulu babanızın tutuklanması üzerine yeni bir girişimde bulunuyor.
La firma está armando un contrato mientras hablamos.
Biz konuşurken şirket yeni bir kontrat hazırlıyor.
Por favor firma mi reporte psicológico "
Lütfen ruh sağlığı test iznimi imzala. "
Solo necesito tu firma.
Surayi imzalayacaksin.
Puedo decirte por tu firma descuidada que tienes una gran personalidad, y por la forma en la que sostienes tu torso que tienes un fuerte diafragma, lo que quiere decir que eres muy talentosa.
Dağınık imzandan söyleyebilirim ki çok güçlü bir kişiliğe sahipsin ve söyleyebilirim ki gövdeni yukarda tutabiliyorsun çok güçlü diyaframa sahipsin bu demektir ki çok yeteneklisin.
Una firma de inversiones globales se ocupa de un posible homicida.
Küresel bir yatırım şirketi, bir cinayet şüphelisi dosyasına kolay kolay yardım etmez.
¿ Quién asesina a prostitutas con un absurdo ciclo de los planetas y luego firma sus asesinatos con el símbolo de Marte?
Kim fahişeleri kaçıkça bir gezegen döngüsüne göre öldürüp sonra da cinayetlerini Mars'ın sembolü ile imzalar?
Hoy firma su acuerdo y entonces tú volverás a estudiar para acabar en la universidad...
O bugün şu anlaşmayı imzalıyor, sonra da sen okuluna üniversiteyi bitirmeye dönüyorsun...
Lo usó para grabar su firma.
- İmzasını oymak için kullanmış.
Firma... aquí y aquí.
Burayı ve burayı imzala.
Dije que eso no podía ser cierto que te ibas a trabajar para una firma con clientes de mucho dinero.
Ben de bunun doğru olamayacağını, senin köklü bir şirket için çalışacağını söyledim.
¿ Me firma un autógrafo? Es para mi madre.
Annem için bir imzanızı alabilir miyim?
Tan pronto como consiga una firma.
- Bir imza alır almaz.
Vamos, firma el libro de visitas. Fírmalo.
- Gel ziyaretçi defterini imzala.
Firma el libro.
Ziyaretçi defterini imzala.
Este recibo con la hora sellada y tu firma en él.
Faturanın üstünde saat ve imzan var.
¡ Me haces perder el tiempo solo por una firma!
Bir imza için zamanı çaldın.
Supongo que la firma de Jackie Peyton era la de Mia.
İmzayı Jackie Peyton yerine Mia mı attı?
Necesito tu firma.
İmzanıza ihtiyacım var.
Entonces firma.
O zaman imzala.
Sí, hago firmar unas cuantas cajas de más cada vez que consigo la firma de un médico.
Evet, her zaman doktora bir kaç kutu fazladan imza attırıyorum.
Mire también quién la firma.
Kimin imzaladığına da bir bakın.
Ahora mismo... tu firma al final del contrato.
Şu an... Bu kontratın Hancock'ısın.
Blackway falsificado la firma del propietario.
Blackway sahibinin imzasını taklit. - Evet.
Igual se aprueba en diez días sin firma.
On gün içinde, imza olmadan geçiyor, ne olursa olsun.
Si no la firma, y llega la tormenta, usted y yo no tendremos campaña.
İmzalamazsanız ve kasırga vurursa, sizin ve benim bir kampanyamız olmayacak.
Tiene que haber algún procedimiento parlamentario que anule mi firma.
İmzamı geçersiz kılacak bir parlamenter prosedür olmalı.
DESPUÉS ABRIÓ SU PROPIA FIRMA LEGAL, DARDEN ASOCIADOS.
Daha sonra Darden and Associates adında kendi hukuk firmasını kurdu.
LA FIRMA DE COCHRAN TIENE AHORA OFICINAS EN 15 ESTADOS.
Şirketinin şu an 15 eyalette ofisi var.
Firma.
İmzala!
- Firma el reporte.
- İmzala!
Los invitamos a una boda y la firma.
Sizi düğüne ve imzaya davet ettik.
Solo necesitamos su firma en este informe y podrá llevarse a su hija a casa.
Sadece rapor için imzan gerek sonra kızını götürebilirsin.
Me alegro de que tienes sobre tus nervios sobre la firma de un contrato de arrendamiento.
- Sonunda anlaşma imzaladığına sevindim.
Firma aquí.
Burayı imzala.
Firma : sin nombre.
Annem öldü, sen rakshassın ve babamsın.
Sólo necesito de una firma.
Yalnızca bir imzana ihtiyacım var.