English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Flushing

Flushing translate Turkish

95 parallel translation
La comisión de las Naciones Unidas se ha reunido en Flushing Meadows y está elaborando su recomendación final.
Birleşmiş Milletler Filistin Komisyonu Flushing Meadow'a ulaştı. Ve şimdi toplantı için son önerilerini hazırlıyorlar.
Entonces por qué no puedo venir en mi Cadillac a tu ritual de Seder? Nat hay lugares fantásticos en Flushing.
- O zaman neden Seder'inize Cadillac'ımla gelemiyorum?
- De Flushing.
- Flushing.
Somos de Flushing, en Queens, Nueva York.
Biz Alaskalı değiliz, Flushing'liyiz, ki Flushing Queens'de, o da New York'dadır.
Y él es tu abuelo Jack, el que fue a Nueva York... y estableció a los Fleischman en Flushing.
Ve şu da senin büyükbaban Jack, New York'a gidip Flushing'de Fleischman'ları başlatan.
- ¿ Conoces Flushing? - Sí, yo soy de Flushing. - En la 130 y Maine.
- Evet, Flushing'liyim. 139. sokak.
Bloquear, hacer salir.
Engelleme, kızarma. Ben Flushing geliyorum.
"Had left the flushing..."
"... kızarmış... "
Ella nunca sale de Flushing.
O asla ayrılmaz.
El va a echarla de Flushing.
O artık kovacak onu.
Me prometí sacarla de Flushing tan pronto como pudiera.
Buradan ilk fırsatta ayrılmak için kendime söz vermiştim.
Igual sabrán que eres de Flushing.
İnsanlar gene de orta direk olduğunu anlıyorlar.
HOTEL DELANCEY FLUSHING, NUEVA YORK JUEVES 20 DE DICIEMBRE
Delancey Oteli 20 Aralık Perşembe
El peregrinaje semanal de limpieza...
Flushing'e yapılan haftalık hac...
She never leaves Flushing
O asla Flushin'in dışına çıkmaz.
El va a expulsarla por vergüenza donde irá?
Onu Flushing'den kovacak. Nereye gidebilir ki?
Me hice la promesa de liberarme de esos prejuicios tan pronto como pudiera
Olabildiğince çabucak Flushing'i terk etmeye yemin ettim.
Mi padre es de Flushing.
Babam da oralıydı.
Vive en Flushing.
Flushing'inde yaşıyor.
Mi hermana es secretaria de Bulova, en Flushing.
Kız kardeşim Flushing'de sekreter.
Puedes haber perdido el acento pero ambas sabemos que eres un chica griega de Flushing, Queens.
Aksanın artık kalmamış ama sen Flushing Quenns'ten Yunan bir kızsın.
Bienvenidos a Flushing Burgers.
Flushing Burgers'a hoş geldiniz.
Encuéntrame en Flushing Burger, y no le digas nada a papi.
Bir sorunumuz var, benimle "Flushing Burgers" da buluş. Ve babama tek kelime etme.
¿ Recuerdas cuando viniste a Flushing Burger y me diste ese discurso sobre cómo podía hacerlo mejor?
Flushing Burger'e gelip nasıl daha başarılı olabileceğim hakkında konuştuğunu hatırlıyor musun?
Fue terrible contigo en el Flushing Burger.
Flushing Burger'da sana çok kötü davrandı.
Quizá pueda conseguir un descuento en "Flushing Burguers", Cortar en trozos unos Jumbos, hacer mole para mojar.
Belki Flushing Burgerler'den indirimli olarak büyük boy burgerler alıp banmak için bir sos yapabilirim.
Recuerdo la noche en que me llamaron al campamento de trabajadores en Flushing.
Flushing'deki işçi kampına çağrıldığım geceyi hatırlıyorum.
Pero, el mayor receptor de lejos es el sistema de rociadores de Flushing Meadows.
ama... en büyük alıcı Flushing Meadows adında bir şirket.
Recientemente en Flushing Meadows se ha abierto una exposición conmemorando la Feria Mundial.
Flushing Meadows dünya fuarı anısına... bir sergi düzenliyor.
El Rocket Park está en Flushing Meadows.
Rocket parkı Flushing Meadows'ta.
El objetivo acaba de girar al sur por Flushing.
Hedef Flushing'in güneyine döndü.
Algo va mal, parece que han parado, pero el vehículo que estoy siguiendo continúa al sur por Flushing.
Bir şeyler yanlış gidiyor. Kesinlikle durdular ama benim takip ettiğim araç hala Flushing'in güneyine ilerliyor.
No exactamente, pero parece que fue en el centro de Queens, cerca de Flushing Meadow Park.
- Tam değil, ama sanki Queens Meydanı ile Flushing Meadow Park civarında bir yerde.
Sí, ¿ sabes qué? , tengo una tienda del ejército, de la marina en Flushing ( NY ), y están esperando un envío aquí.
Biliyor musun, birazdan buraya donanma malları gelecek.
En algún bar in Flushing
Flushing'de bir barda.
- La mitad de Flushing.
- Flushing'in yarısı.
De Flushing.
Ürkmüş gibi duruyor.
Acabo de cambiar a esta reunión de Flushing.
Toplantıya Flushing'den geçiş yaptım.
Disparos en la calle Greentree al 326.
Flushing'teki 326. Greentree sokağında silah sesi.
- Sí, la Guardería Conejito en Flushing.
- Evet Bunny kreşi, Flushing'de
Baz Black vive en Flushing.
Baz Black, Flushing'de yaşıyor.
Soy prima de Chewey... de Flushing.
Ben Chewey'in kuzeni. Flushing'den.
- Vale. Central 10-13, tenemos disparos en el 344 de la Avenida Flushing.
Merkez. 10 - 13. 344 Flushing Caddesi'nde silah ateşlendi.
Y en Flushing, los Dragones Verdes ponían las reglas.
Ve Flushing'de, tüm kuralları Yeşil Ejderler koyardı.
Con Chinatown a punto de estallar Flushing se llenó con los cientos de chinos que llegaban cada mes.
Çin mahallesinin dikişleri patlayınca Flushing, her ay yüzlercesi gelen Çinlilere memleket olmuştu.
Flushing. ¿ Por qué necesitamos ir allí?
Flushing. Neden oraya gitmemiz gerek?
Hay tipos en Flushing ahora inmigrantes ilegales, que están construyendo imperios.
Flushing'de şimdi kaçak göçmenler var ve imparatorluklar kuruyorlar.
Hay muchas cosas pasando en Flushing una de ellas involucra a una persona de interés para el Buró.
Flushing'de bir sürü kötü şey oluyor bazıları Bürodaki şüpheli kişileri de içeriyor bu olayların.
- De Flushing.
- Flushing'den. - Flushing mi?
- ¿ Flushing?
- Bilir misin?
Si quieres intimar con tu tío P, lo único que debes hacer es decirlo. Yo estoy dispuesto. Muy bien.
Flushing'deki işçi kampına çağrıldığım geceyi hatırlıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]