Translate.vc / Spanish → Turkish / Fountain
Fountain translate Turkish
93 parallel translation
Es un fraile de la Abadía de Fountain.
Bu Fountain Manastırı'nın keşişi. Dine...
Yo fuí ayudante de cajero de la compañía "La estilográfica eterna".
Eternal Fountain Pen şirketinde veznedardım.
- en el café de la Fuente de Bethesda.
- Bethesda Fountain Café'de.
¿ Crees que debería decírselo a Fountain?
- Sence bunu Fountain'a söylemeli miyim?
¿ Lo desvío al señor Fountain?
Bay Fountain'a aktarmamı ister misiniz?
Ni siquiera me decido entre cantar "Boulevard of Broken Dreams" o "Three Coins in the Fountain" en el bis.
Ben söylediğim şarkıların sözlerini bile hatırlamıyorum. "Boulevard of Broken Dreams" i ya da "Three Coins in the Fountain" ı.
5810 de Fountain Avenue, Los Angeles, California, 90028.
"5810 Fountain Caddesi, Los Angeles, California, 90028."
¿ Alguien como Slake Fountain?
Slake Fountain gibi biri mi?
La señora iba desnuda por Buckingham Fountain cantando canciones de My Fair Lady.
Leydi Godiva çıplaktı. Buckingham Çeşmesi'nde My Fair Lady'den şarkılar söylüyordu.
- ¿ Te refieres a los de Fountain Park?
- Fountain Parktaki çocuklar gibi?
En el teatro Crane Jackson's Fountain Street el Martes a la noche, y, bien, me gustaria que fueses.
Şey, gösteri, Salı gecesi, Crane Jackson Fountain Sokağında yapılacak...
Dr. Fountain, ¿ ve esto?
Dr. Fountain, bunu görüyor musunuz?
El Dr. Fountain me llamó dada mi experiencia científica.
Dr. Foundatin beni bilimsel uzmanlığım için getirdi.
Fountain, ¿ cierto?
Fountain, değil mi?
634 Fountain.
634 Fountain.
CONTABILIDAD DE PENÍNSULA FOUNTAIN
PENINSULA MUHASEBESİ
BF, Bellagio Fountain.
Bellagio çeşmesi.
La Fuente de Trevi fue diseñada por Gian Lorenza Bernini y Peitro da Cortona en el siglo 17.
The Trevi Fountain 17.yüzyılda Gian Lorenza Bernini ve Peitro da Cortona tarafından tasarlanmıştır.
A lo largo de la historia, ha venido gente de todo el mundo para pedir un deseo y lanzar una moneda a la Fuente de Trevi.
Tarih boyunca, dünyanın her yanından insanlar gelip Trevi Fountain'a bozuk para atıp dilek tutmuşlardır.
Lizzie, si cambias de parecer, Te encontraré mañana a la mañana en la Fuente de Trevi a las 9 : 00.
Uh, Lizzie, eğer fikrini değiştirirsen, yarın sabah 9'da Trevi Fountain'da buluşalım.
Así que, Paolo quiere que lo encuentre en la Fuente de Trevi mañana.
Peki, Paolo yarın onunla Trevi Fountain'da buluşmamı istiyor.
El dúo pop italiano Paolo e Isabella asombraron a la multitud fuera de un negocio cerca de la Fuente de Trevi, haciendo alarde del nuevo pelo rubio de Isabella. "
İtalyan pop ikilisi Paolo ve lsabella Trevi Fountain yakınlarında bir dükkanda, Isabella'nın yeni saçlarını gösterdiler. "
Esto debería aproximarse a la receta de Fiorella en la Calle Fountain de San Francisco.
Bunun tarifi San Francisco'da Fountain Caddesi üzerindeki... Fiorella'nınkine yakın olmalı.
- El no 7565 de Fountain. ¿ Lo conoces?
- 7565 Fountain. Biliyor musun?
En el camino de Newberry entre la 103 y el acceso.
Newberry Yolu'nda, 103'üncü Cadde'yle Fountain arasında.
Al oeste en Fountain.
Fountain'dan batıya döndü.
Because that wish I made in the fountain about Leah..
Çünkü fıskiyenin içinde Leah için dilediğim şey olmuştu.
634 Fountain.
634 Fountain. Telefon edin.
Los agentes de civil los vieron en Blythe y Fountain.
Sivil giysili bir birim, Blythe and Fountain'de onların yerine alacak.
Ben Fountain, un analista financiero que trabajaba en el WTC, aseguró a la revista People que en las semanas anteriores al 11-S hubo varios simulacros inusuales y sin aviso, donde secciones de las Torres Gemelas y el Edificio 7 fueron evacuadas por razones de seguridad.
Dünya Ticaret Merkezi'nde bir finansal analist olarak çalışan, Ben Fountain, 11 Eylül'den önceki haftalarda, People Magazin'e, herhangi bir duyuru yapılmamasına rağmen, İkiz Kulelerin her ikisinin ve Bina 7'nin, alışılmadık matkap sesleri duyulan çeşitli bölümlerinin "güvenlik gerekçeleri" ile boşaltıldığını söyledi.
¿ Punta fina o punta normal?
Fountain mi biro mu olsun?
Tres Monedas en la Fuente. Fue en esa época.
"Three Coins in the Fountain."
FUENTE DEL PARQUE BAYSHORE 1 : 00
Bayshore Park Fountain 1.00
- Si tomamos la calle Fountain, llegaremos más rápido, porque ahora hay mucho tráfico.
- Sanırım Fountain'dan gidersek kestirme olur ve epey zaman kazanmış oluruz.
Inventó el motor de búsqueda Fountain Six a los 12 años.
12 yaşındayken, "Fountain Six" arama motorunu yarattı.
Mire ¿ por qué no regresa al Fountain View y se toma un par de tragos en la piscina y reflexiona sobre esto?
Bakın. Neden Fountain View'e dönüp havuz kenarında bir şeyler içip bunu düşünmüyorsunuz.
Me pidió que regresara al Fountain View, que tomara unos tragos en la piscina y que reflexionara.
Fountain View'e dönüp havuz kenarında bir şeyler içip düşünmemi söyledi.
Nunca le dije que estábamos alojados en el Fountain View.
Ona Fountain View'da kaldığımı söylemedim.
Y luego, hubo otro hace cinco meses en... Fountain Valley y los detalles concuerdan perfectamente con un robo de 1989.
Ve sonra, 5 ay önce bir tane daha, Fountain Valley'de ve ayrıntılar 1989'da olmuş bir soygunla benzeşiyor.
Desde el robo en el Fountain Valley.
Fountain Valley işinden beri.
Las fuentes del amor son menta!
- Love Fountain süperdir!
Quiere que nos veamos en las Colinas de la Fuente.
Fountain Hills'e gelmemi istiyor.
Niña de diez años blanca última vez vista en Fountain y Virgil luciendo una camisa de tirantes rosa, falda color canela, y deportivas rosas.
10 yaşında, beyaz, kız, en son Fountain ve Virgil'de pembe kolsuz bluz, açık kahverengi etek ve pembe ayakkabılarla görüldü.
Tengo un código dos en Fountain Hills.
Fountain Hills'de kod 2 durumu var.
Trabaja en una empresa fotocopiadora.
Fountain'da bir fotokopi mağazasında çalışıyor.
Amigo, se puede dirigir a la Fuente?
Fountain'e yönlenebilir misin?
Posible accidente de tráfico en los alrededores de Fountain y Hayworth.
Muhtemel trafik kazası. Fountain ve Hayworth civarı.
Fountain Of Lamneth y The Necromancer ocupaban todo un lado del disco. Era el comienzo de las piezas más largas.
Sonra Caress Of Steel'de albümün bir yüzünü Fountain Of Lamneth ve the Necromancer ile doldurduk, bu daha uzun parçaların başlangıcıydı.
Escucha. Reunámonos en Fountain.
Fountain'de buluşalım.
- Sí, sí, Soy el Dr. Fountain.
Evet, evet, ben Dr. Fountain.
Al oeste en Fountain.
Fountain'dan batıya.