English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Gates

Gates translate Turkish

1,802 parallel translation
Cuando lo que realmente querías era acercarte a Gates.
Asıl istediğin şey Gates ile samimiyetini arttırmaktı.
Así es como Gates descubrió lo que intentábamos hacer.
Gates'in ne yapmaya çalıştığımızın farkına varmasının sebebi bu.
Curtis Gates está decidido a seguir las reglas,
Curtis Gates kurallara bağlı kalmakta ısrarcı.
¿ Crees que Gates querrá retrasar la sentencia?
Sence Gates mahkumiyeti erteletmeye razı olur mu? Hemen savcılık bürosunu ara.
Mr. Tobin, ya conoce al ayudante del fiscal.
Bay Tobin, savcı Curtis Gates'le tanışmıştınız.
Curtis Gates. Y le presento a mi compañero, Tom Shayes.
Bu da ortağım, Tom Shayes.
- Gates me ha impresionado.
Gates'ten etkilendim.
¿ Por qué no le dijiste a Gantes todo lo que sabes de Danielle Maarchetti?
Gates'e neden Danielle Marchetti hakkında bildiğin her şeyi anlatmadın?
En realidad no quieres que Gates se encargue de interrogar a Danielle, ¿ no?
Danielle'in ifadesini Gates'in yönetmesini gerçekten istemiyorsun, değil mi?
Gates trajo a Ellen otra vez.
Gates, Ellen'ı yine yanında getirmişti.
Soy Curtis Gates, División de Investigaciones, Fiscalía de Distrito.
Ben Curtis Gates, Bölge Savcılığı Soruşturma Bölümü.
¿ Gates te apartó?
Gates seni dışarıda mı bıraktı?
Gates me citó.
Gates beni mahkemeye çıkarıyor.
Gates me ofreció inmunidad.
Gates bana muafiyet teklif etti.
Esta es una oferta que Gates no puede hacerle.
Bu Gates'in yapamayacağı türden bir teklif.
¿ De éste es de quien hablaba Gates?
Gates'in söz ettiği adam bu mu?
Porque Gates sólo está interesado en hacer detenciones.
Çünkü Gates'in tek derdi birilerini tutuklamak.
No quiero que Gates se entrometa en vuestro camino.
Gates'in yolunuza çıkmasını istemiyorum.
No se lo he dicho a Gates.
Gates'e bir şey demedim.
Podría jurar que te miró al decir "el próximo Bill Gates puede estar aquí".
'Yeni Bill Gates bu odada olabilir.'derken sana baktığına yemin edebilirim.
Era Bill Gates.
Bill Gates'di.
¿ No reconociste a Bill Gates?
Bir saat karşında duran Bill Gates'i tanımadın mı?
Deberían ver lo que conseguimos con el gato de Bill Gates, el señor Windows.
Bill Gates'in kedisi Bay Windows'tan ne aldığımızı görmeniz lâzım.
Se va al baño. Y ahí está el maldito Bill Gates.
Pisuara gelince bir de kimi görsün, Bill Gates denen herif.
- ¿ En serio? Bill Gates está meando de pie junto a él.
- Bill Gates tam yanında işiyormuş.
Pero si Bill Gates no supiera como funciona un ordenador y no pudiera recordar los nombres de la personas.
Tabii Bill Gates, bilgisayar kullanmayı bilmeseydi ve insanların isimlerini hatırlayamasaydı...
- Steve Gates.
Steve Gates.
Hmmmm. Un Buffet rico.
Gates kadar zengin.
Bill Gates estaba tan preocupado por el estado de las escuelas, que testificó ante el Congreso.
Bill Gates okullarımızın durumu konusunda öyle endişeli ki, Millet meclisinde ifade verdi.
No tan rápido, Sr. Gates.
Yavaşla, Bay Gates.
Podrías ser el Bill Gates indio.
Hindistan'ın Bill Gates'i olabilirsin.
Con la cláusula de la amistad nulificada del contrato de casa compartida ya no tienes derecho a acompañarme a nadar a la casa de Bill Gates cuando me inviten.
Ev arkadaşı anlaşmamızın arkadaşlık bölümünün iptali ile davet edildiğim takdirde, hiçbir şekilde Bill Gates'in evinde benimle yüzmeye gelemezsin!
Soy Chris Chichester, su anfitrión, y nuestro invitado especial hoy es nadie más que el Jefe de Policía de Los Ángeles, Daryl Gates.
Ben, sunucunuz Chris Chichester ve bugünkü çok özel konuğumuz ise Los Angeles Polis Şefi, Daryl Gates'ten başkası değil.
Y ahí está Bill Gates.
Ve ordakide Bill Gates.
Muy amado, estamos reunidos aquí hoy Para unirlos en sagrado matrimonio Angela Pearly Gates Montenegro y Jack Stanley Hodgins IV.
Aziz sevgililer, bugün burada Angela Pearly Gates Montenegro ve dördüncü Jack Stanley Hodgins'i kutsal bir bağla, evlilikle bağlamak için toplanmış bulunuyoruz.
Una evaluación psiquiátrica de prisión describe a Gates...
Hapishanenin psikolojik değerlendirmesi onu, vahşi yüksek derecede zeki bir sosyopat... olarak tanımlıyor.
Su última condena fue por darle un botellazo en la cabeza a un hombre incidente que casi lo mata por lo que Gates cumplió cuatro años en Sing Sing.
Son mahkumiyeti, bardaki bir adamın kafasında şişe kırmaktanmış. Neredeyse öldürüyormuş. Sing Sing'de 4 yıl yatmış.
- Hola. ¿ Alguna noticia de Gates?
Gates'le ilgili gelişme var mı?
No, rastreamos a un tío en Jersey pero hace 20 años que no ve a Gates.
Jersey'deki amcasını bulduk. 20 yıldır görmemiş Gates'i.
Cuando Gates fue liberado, le dejó todo a Jerry Tyson, un colega recluso.
Gates salıverilince, tüm eşyalarını, yakın dostu Jerry Tyson'a vermiş.
Si eran amigos quizá Jerry pueda decirnos dónde encontrar a Gates.
Yani arkadaştılarsa Jerry, Gates'i nerede bulabileceğimizi söyleyebilir.
Sólo quiero cumplir mi condena, salir e ir a ver a mi chica y eso nunca va a suceder si Gates se entera de que hablé con la policía.
Tek istediğim süremi tamamlayıp çıkmak ve sevgilime kavuşmak. Gates, polislere konuştuğumun kokusunu alırsa bu olmayacak.
Todo preso sueña con qué va a hacer y adónde va a ir cuando salga. ¿ Gates te habló de eso alguna vez?
Tanıdığım her pislik, buradan çıkınca ne yapacağı ve nereye gideceğinin hayallerini kurar.
Gates, el barman, una camarera y dos borrachos.
- Gates, barmen, garson kız ve 2 sarhoş. - Silahlı olabilir.
Sí, cuéntale eso a Gates.
Tabi, bunu Gates'e anlat.
Bienvenida.
Savcı Gates.
Tengo curiosidad y las acciones de Preston Gates para los norteamericanos.
- Basın Amerika yararına ne olacağını da merak ediyor
Bill Gates!
Bill Gates.
El hombre que buscamos es Marcus Gates.
Aradığımız adam Marcus Gates.
El barman nos dijo dónde vive Gates.
Barmen, Gates'in nerede yaşadığını söyledi.
Sr. Gates, soy la detective Beckett.
Bay Gates, ben Dedektif Beckett.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]