Translate.vc / Spanish → Turkish / Guard
Guard translate Turkish
127 parallel translation
Banda del cuerpo de elite de las SS ( Schutzstaffel )
SS Takımı Elite Guard
- Defiende la Home Guard. - Sí...
- İç Güvenlik Kuvvetleri de savunma yapacak.
Mensaje para la "Home Guard" :
Genel Merkez'den mesaj geldi.
¿ Está en la Home Guard?
İç Güvenlik Kuvvetleri'nden misin?
¿ Y qué me dice de la Home Guard?
İç Güvenlik Kuvvetlerine ne dersiniz efendim?
¿ La Home Guard?
İç Güvenlik Kuvvetleri, öyle mi?
¿ Decirme qué? Que me he alistado en la Home Guard.
- İç Güvenlik Kuvvetleri'ne katıldığımı efendim.
Es el ejercicio militar más crucial e importante en el que la Home Guard haya tomado parte :
Bu, İç Güvenlik Kuvvetlerinin bu zaman kadar yer alacağı en önemli ve kapsamlı tatbikat... Londra savunması.
- ¿ Es usted de la "Home Guard"?
- İç Güvenlik Kuvvetleri'nden misin?
Habrá que poner vigilancia para asegurarnos.
Hadn't we better post a guard down there case somebody gets extra thirsty?
- Vayan donde Ia Guard ¡ a Nac ¡ onal.
- Silah deposuna gitseniz?
Meyers, acompáñalos a Ia Guard ¡ a Nac ¡ onal.
Meyers, bu insanları silah deposuna götür.
No llegaré hasta Io de Ia Guard ¡ a.
Silah deposuna kadar dayanamayacağım.
llevamos a dos personas a Ia Guard ¡ a.
Silah deposuna iki kişi götürüyoruz.
Nos d ¡ jeron que nos llevarían con Ia Guard ¡ a.
Onlara, bizi Silah deposuna bırakmaları söylendi.
No podemos parar ahora. Tenemos que llegar a donde Ia Guard ¡ a.
Duramayız şimdi, silah deposuna gitmeliyiz.
El defensa casi se choca con él.
Guard neredeyse ona çarptı.
Los palcos los protegerá la guardia de Hitler.
Elbiseler Hitler'in korumalarınınki gibi olmalı guard.
Nuestro offensive guard, el número 64, Rich Valrow.
Atakta 64 numarada, Rick Walrov.
Llama a la Guardia Nacional de Alabama y que envíen a Graham aquí.
Sonra, Alabama Air National Guard'ı ara, Graham'ı buraya getirsinler.
Señor Guardia, podrías hacerme un favor....... po.. por favor...
Bay Guard, bana bir iyilik yapsanıza... Lü... lütfen, sırtım çok kaşınıyor.
I realize that too Gen. Kikuchi, but we have to guard the secret of this place.
Bunun ben de farkındayım General Kikuchi ama bu yerin sırlarını korumak zorundayız.
vete de aquí.
GUARD : Burayı terk edin.
David Merrill, sala de edición 3.
David Merrill, 3 numaralı montaj odasından. GUARD :
- ¿ Usted es Merril?
Siz Merrill mısınız? GUARD :
Tengo una nota del Sr. Marks.
GUARD : Bay Marks'ın size bir notu var.
Ahora tomaron dos de mis brigadas, Corson, Jenkins, y las enviaron...
Now they took two of my brigades, Corson, Jenkins, and sent them off to guard Richmond.
- Kyle me preguntaba si necesitarías a alguien para hoy sí, quizá necesite a otro base
- Kyle. Merak ediyorum, bugün birine ihtiyacın olur mu diye? Evet, başka bir Guard'a ihtiyacım olabilir.
entrenador, yo soy todo el base que necesitas vuélve a subirte al bus
Guard mı? Ben sana yeterim, koç. Otobüse geri dön, adamım.
Eddie, there's a guard.
Bir bekçi var.
Los dinosaurios son la parte fácil, mantente alerta.
Dinozorlar işin kolay kısmı, yani guardını asla indirme.
Electroguard le sigue el rastro ".
Electro Guard tarafından takip ediliyorsunuz. "
¿ Qué diablos es Electroguard?
Electro Guard da nedir?
Voy a jugar en la ACB hasta que algún equipo de la NBA necesita un base.
NBA'de guard olana kadar CBA'da oynayacağım.
Pero el mal está acechando, por eso siempre esté en guardia.
# But evil's lurking # So he's always on his guard
La vieja guardia ve el asesinato como una campaña contra la pureza espiritual.
Yaşlı guard katili kampanya için kullanmak istiyor. Manevi kirliliklere karşı.
Ra lo hizo volar por el cuarto, un guardia le disparó al Coronel.
I mean, Ra sent you flying across the room, a guard zapped the colonel.
Me sirvió de mucho cuando cantaba como el Colonel Fairfax en "Yeoman of the Guard".
"Yeoman of the Guard" da Albay Fairfax'i söylerken bana çok yardımı olduğunu hatırlıyorum.
Era Right Guard.
- O Right Guard'tı.
El anuncio era de Right Guard.
- Efendim? O Right Guard deodorant reklamıydı.
¿ Que vuele, conozca a Sandy Koufax y me acueste con el de Right Guard?
Oraya gelip Sandy Koufax ile tanıştıktan sonra Bay Right Guard ile yatmam mı gerekiyor?
No puede quedar descalificado.
Point guard'ımızın takımdan ayrıImasına izin veremeyiz.
Un centenar de naves de la Alta Guardia, restos rotos de su equipo en la nave insignia Thermopoli.
Teddy Roosevelt komutasındaki sancak gemisi Thermopoli ve yüz High Guard gemisi buraya gelir.
Los Nietzscheanos emboscaron a los restos de la flota de la Alta Guardia.
Nietzschean'lar High Guard filosunun kalıntılarında pusu kurdular. 500 gemileri vardı.
La Alta Guardia tenía menos de un centenar.
High Guard, yüzden az gemiye sahipti.
El almirante Stark ha ordenado a todas las naves restantes de la Alta Guardia juntarnos aquí.
Amiral Stark, kalan bütün High Guard gemilerinin, buraya konumlanma emrini verdi.
Los Nietzscheanos, los miembros de la Alta Guardia y a nosotros.
Nietzschean'lar, High Guard mürettebatı ve bizi.
Cuando la Alta Guardia llegue los Nietzscheanos estarán desbalanceados.
High Guard filosu geldiği zaman Nietzschean'lar dengesiz olacak, konumunun dışında.
- La flota de La Alta Guardia.
- High Guard filosu.
¿ Pensabas que me iba a recostar en la muralla de los caídos de la Alta Guardia y continuaría con mi vida?
High Guard'ın Yıkılmış Duvarına bir çelenk koyup hayatımı sürdüreceğimi mi sanıyordun?
Voy a los rebotes, tiro, defiendo, ataco.
Rebound alırım, şut atarım. Guard oynarım, forvet oynarım, power forvet oynarım.