Translate.vc / Spanish → Turkish / Hacker
Hacker translate Turkish
1,275 parallel translation
Sé quién es el hacker.
Korsanın kim olduğunu biliyorum.
Ya, o que quieran acallar al hacker.
Evet, ya da şifreyi kıran çocuğu susturmak isteyenlerin.
- Entonces rastréalo hasta el hacker.
- O zaman geriye doğru hackerın izini sür.
El hacker debería atacar otra vez para que lo podamos localizar.
Yerini belirleyebilmemiz için hacker aynı şekilde tekrar saldırıda bulunmalı.
Podría ser un espía un espía para averiguar si la cuenta de Don ha sido reembolsada así el hacker podría actuar de nuevo.
Bir hile de olabilir, Don'ın parasının geri ödemesini takip etmek için bir hile, böylece hacker yeniden saldırabilecek.
Así que además del hacker, ¿ cuántos jugadores hay del otro lado?
Hacker'ın dışında diğer takımda kaç oyuncu var?
Haremos nuestro primer acercamiento con tres : el hacker, Yuri y el tercero será una súper categoría con todos los otros.
İlk yaklaşımımızı 3 ile deneyeceğiz, Hacker, Yuri denen adam, ve tüm diğerleri için bir de süper kategori.
- El número del hacker, ¡ sí!
- Hacker'ın cep telefonu numarası, evet!
El hacker pudo haberse metido en mi computadora primero.
Hacker ilkin benim bilgisayarıma girebilirdi.
- Sé quién es, el hacker.
- Hackerin kim olduğunu biliyorum.
Pensé que ya habías rastreado al hacker.
- Hacker'in izini sürdüğünü sanıyordum.
Reid, un hacker capaz de ingresar en mis sistemas tiene que tener un equipamiento increíblemente sofisticado.
Reid, benim sistemime girebilen bir Hacker'in inanılmaz derecede karmaşık bir donanımı olmalı.
Pero ahora tengo a este glorioso programa que escribí rastreando al hacker a través de su otra identidad...
Ama şimdi, yazdığım bu ihtişamlı programla hacker'in diğer kimliğinin izini sürebiliyorum.
Mientras tanto tu intrépida hacker encontró las otras huellas, en la base de datos.
Bu arada cesur bilgisayar korsanın senin için diğer izlerde bir eşleşme yakaladı.
De acuerdo, soy una hacker decente, pero no hago trabajos milagrosos.
Pekala, oldukça iyi bir yazılım korsanıyım ama mucize yaratamam.
Juzgando por lo complicado del proceso, tal vez estemos lidiando con un hacker de alto nivel.
birinci sınıf süper-sihirbaz hacker kategorisinden.
¿ Alto nivel?
Süper-sihirbaz hacker?
E incluso si suponemos que fueron el trabajo de este hacker, el Titiritero...
Hatta "Kuklacı" için çalıştıklarını söylesek bile.
Tal vez exista la posibilidad de que el Titiritero... es un hacker enviado por alguna otra agencia gubernamental.
Bu durumda "Kuklacı" nın bir hükümet birimi tarafından gönderilmiş bir hacker olması ihtimali varmış gibi görünüyor.
Cuando intenté encontrar algunas respuestas, me enteré de una conversación sospechosa... que se dio entre la Primera Ministro y el Ministerio de Asuntos Exteriores. ¿ Cree que el Ministerio del Exterior utilizó un hacker para asesinar a Ka Rum... porque se había convertido en una molestia para el gobierno?
Başbakan ve Dışişleri Bakanı arasında geçen oldukça şüpheli konuşmalar hakkında dedikodular duydum. öldürmek için bir hacker tuttuğunu mu düşünüyorsun?
Hace poco recibí una llamada de la Sección 9 de Seguridad Pública... preguntando si tenía idea alguna de quien podría ser este Titiritero.
Biraz önce Kamu Güvenliği Bölüm 9'dan bir soru aldım "Kuklacı" olarak bilinen hackerın kim olabileceğini bilip bilmediğimi sordular.
- Nuestro hacker misterioso es- -
- Gizemli hacker'ımız- - - FBI.
No. Romeo es un hacker de pesadilla.
Romeo sıkı bir bilgisayar korsanı çıktı.
No es mi fuerte como hacker.
O konuda bilgim pek yok.
¿ Como pirata informático mental?
Ne, zihinsel bir'hacker'mı?
- ¿ Como pirata informático mental?
Ne, zihinsel bir'hacker'mı?
Voy a ver si tu amigo pirata inglés puede ver sus archivos.
Senin şu hacker arkadaşın Rider England belki askeri dosyalara ulaşmamı sağlayabilir.
No, sólo que cuando Beth dijo que... conocía un nuevo hacker llamado Sam, pensé- -
Hayır, ben yalnızca Beth Sam adında bir hacker var deyince sandım ki...
El hacker obtuvo el nombre del asesino.
Bizim hacker suikastçinin ismini buldu.
Así que... el Capitán Reynold era un hacker.
Demek Yüzbaşı Reynolds bilgisayar korsanıymış.
No es de extrañar que te llamen "el hacker brillante".
Sana mükemmel deşifreci demelerine şaşmamak gerek.
Los jugadores no saben quién estaba a la cabeza, así que debe ser alguien dentro de la empresa o un hacker muy cualificado.
Oyuncular kimin önde gittiğini bilmiyor yani ya şirket içinden biri ya da bir hacker.
Saboteamos al saboteador.
Hacker'ı hack'leriz.
Para el hacker de diario.
Basit bir bilgisayar korsanı için bir onur.
Había un hacker llamado Liam Fairfax.
Liam Fairfax adlı bir bilgisayar korsanı vardı.
Sólo un hacker puede descifrar esto.
Yeryüzünde bu kodu kırabilecek tek bir bilgisayar korsanı var.
El mejor hacker de computadoras que conozco.
Tanıdığım en iyi bilgisayar korsanı.
Estoy bajando una aplicacion sin licencia... desde el sitio de un hacker.
Bir hacker'ın sitesinden kaçak bir uygulama indiriyorum.
Maldición, Hacker.
Lanet olsun Hacker.
¿ Es ella hacker de computadoras?
Bilgisayar korsanı mı?
¡ ¿ Qué enorme sistema está usando nuestro hacker?
Bu korsan nasıl bir sistem kullanıyor böyle?
¡ Puedo localizar incluso a un súper hacker... si hacen una llamada durante la dominación!
Sihirbazların üstadı sayılabilecek bir bilgisayar korsanını bile ele geçirme safhası sırasında telefon araması yaparsa bulurum!
Es un pirata informatico.
O bir hacker.
Oh, se dice que tú eres el hacker que ha subido el examen a la red.
Sınavları postalayanın sen olduğun haberi dolaşıyor.
Entonces ¿ cree que eres tú el hacker?
Demek hacker'ın sen olduğunu düşünüyor?
Tú eres realmente inteligente, tienes que ser el hacker
Sense çok zekisin, bu yüzden hacker sen olmalısın.
Era un famoso hacker... o un pequeño ladronzuelo.
Eskiden ufak hırsızlıklar yapan, büyük bir hacker idi.
Y estamos totalmente seguros que el comando viene del computador del Operador. No de un hacker. Estoy trabajando una huella dactilar electrónica.
Komutun sevk memurunun bilgisayarından geldiğine eminsiniz değil mi?
¿ Y, cuánto tiempo tenemos antes de que este hacker atraviese su programa de protección y llegue a su ghost?
Peki, hacker'ın bariyeri geçip hayaletine ulaşması ne kadar sürer?
Ese misterioso hacker, el Titiritero ¿ se ha mostrado por aquí?
Şu ünlü ve gizemli hacker... Kuklacı! Burda mı?
¿ Qué te dice tu instinto? Que es un hacker.
- Ne düşünüyorsun?