Translate.vc / Spanish → Turkish / Hailey
Hailey translate Turkish
598 parallel translation
Su misión : para interceptar y estudiar el cometa que lleva el nombre del Dr. Hailey.
Görevleri : Adını Dr. Halley'den alan kuyruklu yıldızı yakalamak ve araştırma yapmak.
El cometa Hailey está ahora dominando el cielo del norte... se extiende más de 100 millones de kilómetros a través de los cielos... que ocupa una sexta parte del horizonte visible.
Halley Kuyruklu yıldızı kuzey semalarında belirdi 100 milyon mil öteden geçecek olan yıldız birle-altıncı ufuk çizgileri arasını tamamen işgal edecek.
En esta noche excepcionalmente clara... un grupo de entusiastas se conmemora gran predicción del Dr. Edmundo Hailey... mediante la celebración de una observación al aire libre desde su observatorio original, en Greenwich.
Bu gece hava son derece açık Dr. Edmund Halley'in bir grup hayranı onun sıradışı keşiflerini yaptığı Greenwich gözlemevinde adına bir anma merasimi düzenleyecekler.
Nos acercamos a 9.000 millas del cometa Hailey... cuando se detecta un objeto en estado de coma del cometa.
Halley Kuyruklı yıldızına 9.000 mil yaklaştığımızda yıldızın merkezinde bir nesne tespit ettik.
NASA seguimiento y la nuestra... han acaba de informar de una estructura inusual dejando el cometa Hailey.
NASA bir şey görmüş Halley Kuyruklu yıldızından olağan dışı bir yapının ayrıldığını rapor etmişler.
- Lo del cometa Hailey.
- Halley Kuyruklu yıldızındaki nesne.
Cuando el Dr. Hadley la vio, dijo que el cáncer estaba tan avanzado... que sólo le quedaban un par de semanas.
Doktor Hailey ona baktığı zaman, kanserin çok ilerlediğini ve ancak bir kaç haftasının kaldığını söyledi.
¿ Conoces a Carl Lee Hailey?
Carl Lee Hailey'i tanıyor musunuz?
El papá de Tonya Carl Lee Hailey vino hoy a mi oficina.
Tonya'nın babası... Carl Lee Hailey... ofise geldi bugün.
¿ Es el abogado de Hailey?
Hailey'in avukatı mısınız?
¿ Es Ud. el abogado del Sr. Hailey?
Bay Hailey'in avukatı mısınız?
Hailey contrató a un abogado.
Hailey bir avukat tuttu.
Quiere decir que sin negros en el jurado, Hailey seguro pierde.
Jüride siyahlar olmazsa Hailey'in hiç şansı yok demek istiyor.
Ten en cuenta que el Sr. Hailey es culpable según nuestras leyes.
Şunu aklından çıkarma, yasalarımıza göre Bay Hailey % 100 suçlu.
Sí, pediré la pena de muerte para el Sr. Hailey.
Evet, Bay Hailey'in ölüm cezasına çarptırılmasını talep edeceğim.
Y usted, señor ¿ es Carl Lee Hailey?
ve siz, bayım... siz, Carl Lee Hailey misiniz?
Tengo aquí una copia de la acusación que me fue entregada por el gran jurado presentando que "Carl Lee Hailey sí asesinó a Billy Ray Cobb, un ser humano y a James Willard, un ser humano y sí trató de matar a Dwayne Looney un policía violando la paz y la dignidad de Misisipi".
Tahkikat jürisinin gönderdiği... iddianamenin bir kopyası var elimde. Burada, "Carl Lee Hailey... " Billy Ray Cobb adında bir insanı öldürmüştür...
Está muy claro que Carl Lee no puede recibir un juicio justo aquí.
Carl Lee Hailey'in Canton'da adil bir şekilde yargılanamayacağı açık.
Sr. Hailey se le ordena que permanezca en custodia del alguacil hasta su juicio.
Bay Hailey... mahkeme gününe kadar... Madison Şerifi'nin nezareti altında kalmanız kararlaştırıldı.
Tráelo para que entreviste a Hailey.
Hailey'le görüştürün onu.
Carl Lee Hailey.
Carl Lee Hailey.
Carl Lee Hailey será enjuiciado por ser negro.
Carl Lee Hailey siyah olduğu için yargılanıyor.
A la comunidad negra le preocupa que el abogado del Sr. Hailey no tome en cuenta las necesidades del movimiento.
Siyahi cemaat, Bay Hailey'nin avukatının... hareketimize karşı duyarsız olmasından endişeleniyor.
Necesitamos reunir fondos para apoyar a Carl Lee Hailey.
Carl Lee Hailey'i desteklemek için para toplamalıyız.
El caso del Sr. Hailey tiene ramificaciones extensas.
Bay Hailey'in davasının çok ciddi boyutları var.
Esperamos el cheque para la familia Hailey hoy.
Hailey ailesi için olan çeki bugün bekliyoruz.
Hailey, ellas son Carrie y Charlotte.
Patates topları ve omlet istiyorum.
- Ésta es mi media naranja, Hailey.
- Ve bu benim diğer yarım, Hailey.
Hailey, ellas son Carrie y Charlotte.
Hailey, bunlar Carrie ve Charlotte.
Jennifer Hailey.
Jennifer Hailey.
Tuve un encuentro muy interesante con una de sus cadetes... Jennifer Haley.
Öğrencilerinizden biri oldukça ilgimi çekti, Jennifer Hailey.
La cadete Haley es una joven muy lista.
Hailey, çok zeki bir genç hanım.
Quería hablarle del trabajo de la cadete Haley.
Sizinle Hailey'nin ödevi hakkında konuşmak istedim.
Ahí es donde entra este trabajo Pienso, incluso sin darse cuenta la cadete Haley ha dado intuitivamente con una nueva manera de entender la cosmología.
Bu ödevin geldiği nokta da bu işte. Sanırım Hailey farkına bile.. .. varmadan sezgileriyle kozmolojiye yeni bir bakış açısı getirdi.
Jennifer Haley ya... no es problema nuestro.
Jennifer Hailey artık bize sorun olmayacak.
La cadete Haley estaba ayudando a una compañera llamada Chloe Brown que tenía dificultades con las pruebas de aptitud física.
Hailey fiziksel testlerde sorun yaşayan.. .. Chloe Brown adında bir öğrenciye eğitiminde yardım ediyormuş.
- La cadete Haley le dijo que lo dejara. - ¿ Y cuando no lo hizo?
- Hailey ona vuracağını söylemiş.
Créame cuando le digo que la cadete Haley es la clase de persona que precisamos.
İnanın Hailey ihtiyaç duyduğumuz.. .. niteliklere tam olarak sahip bir eleman.
Señor, la cadete Haley a sus órdenes.
Efendim. Hailey emredildiği gibi rapor veriyor.
Cadete Haley, por lo que a mi respecta a demostrado una gran incapacidad para ser miembro apto de las Fuerzas Aéreas de los Estados Unidos.
Hailey, Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri'nin.. .. bir üyesi olamayacağını gösteren.. ... birşey gerçekleştirdin.
- Señor, le presento a la cadete Haley.
- Efendim, sizinle Hailey'i tanıştırmak isterim.
- Hailey... conmigo.
- Evet, efendim. - Hailey. Sen benimle geliyorsun.
¿ Hailey?
- Hailey?
- Vuelve a contárnoslo, Hailey.
- Pekala. Tekrar anlat bize Hailey.
- Y queda Hailey. - Sí.
- O zaman bir tek Hailey kalıyor.
Hailey, Satterfield, cúbrannos. ¡ Ahora!
Hailey, Satterfield! Bizi koruyun! Şimdi!
- Hailey, ciérrela, no nos queda tiempo.
- Paketleyin onu. Çok fazla zamanımız yok.
Hailey, ¿ podría verlo más de cerca?
Hailey. Bana bu şeyi yakın plandan görüntüsünü verebilir misin?
Hailey, intente desconectar la puerta.
Hailey. Sen ve ben Geçidi kapatacağız.
- Hailey,... saquémoslo de aquí.
- Hailey! Saklayalım onu.
- Ésta es mi media naranja, Hailey.
Patates kızartması alacağım.