English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Hard

Hard translate Turkish

993 parallel translation
Es duro de complacer
He's hard to please.
¡ Es duro de complacer!
He's hard to please!
En resumidas cuentas, es usted un fugitivo.
So the fact is you were just another hard case on the dodge?
¿ Ham... Hard... es Ud... es...?
Siz Bayan Ham...
Butch Stone es conocido por A Good Man is Hard to Find.
Butch Stone'A Good Man is Hard to Find'ile tanındı.
Hard este motivo, ¿ no?
Zemin sert değil mi?
Seremos vecinos, porque yo voy a quedarme aquí.
Ben burada kalıyorum, Hard Times'de.
Le llamaremos como siempre lo hemos llamado, Malos Tiempos.
Biz ona, Hard Times, adını koyacağız.
Eso no va a pasar en Malos Tiempos, aquí tenemos el espíritu de la vida, ¿ no es verdad, chicas?
Bunlar Hard Times'da olmaz. Burada yaşam sevinci var.
- Malos Tiempos.
- Hard Times.
♪ Making it hard for me to cry ♪
# Ağlamayı da zorlaştırdı
"It's a long, hard road..."
"It's a long, hard road..."
"You make it hard."
"You make it hard."
"You make it hard, hard..."
"You make it hard, hard..."
"... and you make it hard, you make it hard. "
"... and you make it hard, you make it hard. "
¡ "Hard-Core art"!
Hardcore sanat eserleri.
# Of a hard-drivin'cowboy man
* Zorlu bir kovboyu sevmenin *
# Of a hard-drivin'cowboy man
* Zorlu bir kovboyun kaslı kollarının *
# I find it hard to keep my head
* Güçlük çekiyorum kafamı toplamakta *
- " Hard Luck.
- Şansına küs.
Hola, Ferretero.
Selam, Hard.
It's gonna be hard for me to do
Benim için güç olacak yapması
~ Sometimes it's hard to be a woman
Sometimes it's hard to be a woman
Qué suerte que una jodida simple sigue estando de estilo.
- Tanrı'ya şükür, normal sevişmelerin... - Bu Nancy Hard.
Peritxa, ¿ te costará inflar esto?
bunu patlatmak senin için zor değil mi? Perica, is not hard for you to blow this up?
Sabías que Robbie te estaba mintiendo... y sólo estás enojado contigo mismo... por tratar de ignorar sus mentiras.
Now you knew Robbie was giving you a line... and now you're just mad at yourself... for trying so hard not to hear it.
"Sin importar cuánto lo intenten nunca serán tan buenos como yo."
No matter how hard you try, You'll never be as good as me.
- It's raining so hard - Drip drop, drip drop
Dışarıda yağmur çok şiddetli...
Podrías hacer deconstrucción analítica, neo-geo, hard edge.
Analitik dekonstrüksiyonla, bilgisayar oyunlarıyla, soyut resimle uğraşabilirdin.
Y te gustaba Hard Day's Night, pero crecí.
Hard Day's Night'ı da severdin tatlım ama ben büyüdüm.
* I get a fever That's so hard to bear *
* Ateşim yükseldi Bu bir ayı için çok zor *
Apuesto a que Phil y Nick pusieron a una docena tras las rejas.
- Dalga mı geçiyorsun? Bahse varım, Phil ve Nick hapishaneye bir düzine Hard Harry's koymuştur.
- Cuando conseguí uno un gañán tan feo que podría romper un espejo... -... se pasó de listo... - ¡ Basta!
- Sonunda bunu bulduğumda biriyle öpüşen Hard Harry, yan apartmandaki aynayı kırıp papatya kırıcılarıma bastı...
Pelear con los puños contra los malhechores en una noche tan silenciosa como la morgue en un día lento.
Şehir morgu kadar sakin bir günün gecesinde Hard Harry'le rekabet etmek için bir şans...
y quiero mencionar que aquí los Indians defendieron su titulo de campeones la última vez
Bara en påminnelse till er fans om en "Die Hard" kväll som kommer här på stadion. Gratis inträde till den som faktiskt levde när Indians senast vann en buckla.
Tony Pope, en directo para Hard Core, la accion delante de tus narices.
Ben Tony Pope, olay yerinden canlı olarak bildiriyorum.
Hola, Créalo o no, éste es el tieso Harry... y me gustaría tener el placer de hablar con el Sr. Deaver.
Merhaba, İster inanın ister, inanmayın, ben Hard Harry... ve Bay Deaver'la konuşma şerefini duymak istiyorum.
I've looked at the ocean Tried hard to imagine
# Şöyle denize bakıp # hayal etmeye çalıştım
Cos, mama, I'm sure hard to handle now
# Çünkü, anne, artık benimle uğraşmak kolay değil
Cos, mama, I'm sure hard to handle now
# Çünkü, anne, artık benimle uğraşmak zor
Just as hard as you can
# Yapabildiğin kadar harfi harfine
El buen doctor reverendo fue jefe de su propia congregación, la Iglesia Baprisra de Hard Rock.
Evet. Rahip Doktor da cemaatin lideriydi. Hard Rock Babtist Kilisesi.
Estuvimos en el Hard Rock Café.
- Ne? - Hard Rock Cafe'ye gittik.
"Hard to Handle".
"Hard to Handle"?
Aquí, Die Hard salta por la ventana.
İşte, Zor Ölüm pencereden aşağıya atlıyor
¿ Eso es "Hard Qigung"?
Bu "sağlam vücut" dersi mi?
Chambersburg, un penoso día de marcha, señor.
Chambersburg, a hard day's march, sir.
Nuestras tropas marcharon duramente y lucharon penosamente hoy.
Our troops have marched hard and fought hard today.
La edad de los niños oscila entre los 3 y 6 años.
6 yaşındaki çocukları hard-core porno filmler çekmeye zorluyorlarmış.
Drip drop, drip drop Drip drop, drip drop It's raining so hard
Dışarıda yağmur çok şiddetli...
She won't love you tonight now If you practise my method Just as hard as you can
# Sana bu gece vermeyecek # bu benim yöntemi uygularsan # harfi harfine yani # ünün dört tarafa yayılır # karşı konulmaz erkek olarak yani # ve her gece mutlu olursun # ona iyi davranırsan tabi

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]