English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Harold

Harold translate Turkish

4,409 parallel translation
Harold está listo para ir, y ya no tengo excusas.
Harold çoktan hazır, bahanelerim tükeniyor.
Madre, Harold sólo tiene que caminar hasta la sala de interrogación.
Anne tek ihtiyacımız olay şey, Harold'ın karakola girip sorgu odasına geçmesi.
- Harold, deberíamos...
- Harold, biz gitsek- - - Aman Tanrım.
Harold, ¿ qué dices si tomamos tu testimonio?
Harold, ifade vermeye gidelim mi artık?
lleven a Harold al interrogatorio.
Snookie, Ray, Harold'ı sorgu odasına götürün.
¡ Harold se dará cuenta que todo esto es falso!
Harold bütün bunların sahte olduğunu anlayacak!
Sí, bueno, eso es... excelente, Harold... Pero, ¿ qué tal si hablamos de Vince y sobre quién lo mató?
Evet, bu çok karışık bir hikaye, Harold onun yerine neden Vince'den ve onu kimin öldürdüğünden bahsetmiyoruz?
De acuerdo, Harold. Así fueron las cosas, hermano.
Pekâlâ, Harold, işin aslı şöyle, kardeşim.
- Harold, nos hablabas de Glitterati.
Evet Harold, Glitterati hakkında konuşuyordun.
- ¿ Qué quieres decir, Harold?
- Ne demek istiyorsun, Harold?
- Señor, por su fijación con los 70... pensamos que sería una oportunidad... para que Harold Leone hablara sobre el asesinato de Vincent Bianchi.
Efendim, onun 70'lere takılı kalmasını fırsat bilip, böyle bir dümenin yaparak Harold Leone'un bilincini açığa çıkarıp Vincent Bianchi cinayeti ile ilgili... -... bildiklerini öğrenmek istedik.
- Llevaron a Harold a una disco.
Harold'ı diskoya götürdüler.
- ¿ Recuerdas algo, Harold?
- Tanıdık gelen bir şey var mı, Harold?
- Aquí está usted, disfrazado... luego de intentar matar a Harold Leone en la morgue.
- Al işte bu da senin kostümün morgda Harold Leone'u öldürmeye çalıştıktan sonra giydiğin.
- Disculpen un segundo. Beckett. - ¿ Dónde está Harold?
- Affedersiniz bir saniye, Beckett.
- ¿ Qué...? Harold... ¿ Harold?
- Sen de kimsin?
- Admite que mataste a Vince.
Harold? - Vince'i öldürdüğünü itiraf et.
- ¡ Harold!
- Harold!
¡ Suelta el arma, Harold!
At silahını, Harold!
Tienes problemas más grandes que tus cosas, Harold... como cargos por agresión, por mentir a la policía.
Kişisel eşyalarından daha önemli sorunlar var, Harold saldırı suçu ve polise yalan söylemek gibi.
- Deja de actuar, Harold.
- Sakın- - - Rol kesmeyi bırak, Harold.
- ¿ En qué año estamos, Harold?
- Hangi yıldayız, Harold?
Harold, ¿ qué te hace pensar que Frank Russo mató a Vince?
Harold, Frank Russo'nun Vince'i öldürdüğü kanısına nereden vardın?
ni a Vince, ni a Harold.
Ne Vince'i ne de Harold'ı.
Pero si Harold dice que maté a Vince, está totalmente equivocado.
Ama Harold, Vince'i benim öldürdüğümü düşünüyorsa, çok fena yanılıyor.
Revisé los efectos personales de Harold.
Harold'ın kişisel eşyalarını aldım.
¿ Esto era lo que tanto te preocupaba, Harold?
En çok endişelendiğin eşyan bu muydu, Harold?
¿ Harold? Si Vince iba a casarse, ¿ por qué nadie más lo sabía?
Harold, eğer Vince evlenecektiyse, nasıl oldu da bundan kimsenin haberi olmadı?
Dijo que lo contrató para matar a Harold por colaborar con la policía.
Harold'ın polislerle konuştuğunu öğrendiğin an, onu öldürmesi için tuttuğunu söyledi.
Nadie, incluido Harold, sabía que usted había matado a Vince.
Hiç kimse, Harold bile Vince'i senin öldürdüğünü bilmiyordu.
Si hubiera dejado en paz a Harold, no habría pasado nada.
Eğer Harold'ın peşine düşmeseydin, bu böyle sır olarak kalacaktı.
Castle, mira... Mira a Harold.
Castle, Harold'a baksana.
¿ Y qué hay de Harold Finch y sus colegas?
Peki Harold Finch ve arkadaşları?
Volvimos a recibir un número, Harold.
- Tekrar numaralar alıyoruz Harold.
Se parece a ti, Harold.
Sana benziyor Harold.
No necesitamos trabajos, Harold.
- İşe ihtiyacımız yok Harold.
Ahora no es el momento de ser puntilloso, Harold. Tienes que participar en esto.
Şimdi kıymetli olma sırası değil Harold.
Tienes un dios en esta lucha, Harold, y está luchando por su vida. No sé cómo iba a saberlo.
Bu savaşta bir Tanrın var Harold ve o canı için savaşıyor.
Tiene un plan, Harold, pero necesita que te pongas en guardia y prestes atención.
Onun bir planı var Harold. Ama doğrulmana ve dikkatini vermene ihtiyacı var.
No se trata solo de los números, Harold.
Mesele sadece numaralar değil Harold.
Él conspiró con Harold Gunderson para presentar una demanda en contra de su propio cliente por lo que podrías sobornar a testigos para que no declaren.
Harold Gunderson ile birlikte komplo kurup kendi müvekkilinize dava açmasını sağladı böylece tanıklara ifade vermemeleri için rüşvet verebildiniz.
Quelling sabe de tu maldito juicio con Harold Gunderson.
Quelling, Harold Gunderson ile yaptığın dava olayını biliyor.
¿ Por eso nos pediste que nos arreglásemos, Harold?
Bu yüzden mi bizi böyle giydirdin Harold?
Veamos a quién me asignó Harold.
Bakalım Harold bana kimi seçmiş.
¿ De verdad crees que me parezco a esto, Harold?
Beni benzete benzete bu kadına mı benzettin Harold?
Harold, para, ahora mismo.
- Harold, sus, hemen.
Harold está a punto de meterse en problemas.
Harold'un başı derde girmek üzere.
Buenas noticias, Harold.
- Haberler iyi, Harold.
Me temo que no eso no es exacto, Harold.
Korkarım bu tam olarak doğru değil, Harold.
Harold va a recibir una llamada de Washington, necesita tu ayuda.
Harold birazdan Başkent'ten arayacak. Yardımına ihtiyacı var.
- Fue al baño un momento.
- Harold nerede?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]