Translate.vc / Spanish → Turkish / Heidi
Heidi translate Turkish
1,165 parallel translation
Está bien, no eres Heidi Klum.
Sen Heidi Klum değilsin.
Tú eres Heidi Klum.
Vay canına, sen Heidi Klum'sun.
Es Heidi, idiotas! Heidi!
Heidi gerizekalılar Heidi!
Cariño, eso es tan dulce.
Şimdi Heidi Dauro'yu kaçırdın.
Sé que estás decepcionado por el premio, pero créeme.
Heidi ve Charlie'ye olduğu gibi...
- Fracasado de mierda.
İçerde çürürsün umarım kahrolası zavallı! Heidi!
- ¡ Heidi! Ese fracasado casi era tu esposo.
O zavallı neredeyse senin kocan olmuştu.
- Se trata de Heidi.
Ne hakkında?
Deberías hablar con ella entonces.
- Heidi hakkında. - Gidip onunla konuşsana.
- No lo necesitas, Heidi.
- Ben yerim. - Senin ihtiyacın yok, Heidi.
- Heidi, ¿ dónde están mis llaves?
Heidi, anahtarlarım nerede?
- Tengo electrólisis a las 10 : 00.
- Heidi, ben de bir yere gideceğim.
- ¡ Oye, oye!
- Heidi!
- Heidi estuvo comprometida. - Mamá.
- Heidi nişanlıydı.
Heidi ha estado un poco deprimida últimamente.
- Heidi son zamanlarda biraz depresif.
Déjate llevar y conviértete en Heidi por un momento.
- Bir anlık kendini rahat bırak ve Heidi ol.
¡ Heidi, teléfono!
Heidi, telefon!
¿ Cuándo sería un buen momento, Heidi?
- Ne zaman iyi olur, Heidi?
Heidi, detente. ¡ Detente! Heidi, escucha.
Heidi, dur!
Esto es importante.
Dur! Heidi, bak.
Heidi, última oportunidad.
- Heidi, bu son şansın.
- Heidi y yo estamos conversando.
Heidi ile ben konuşuyoruz.
Si no llevo a cabo la amenaza, Heidi jamás me respetará.
Eğer bu tehdidi sonuna kadar götürmezsem Heidi bana asla saygı duymaz
Mira detenidamente esta cara. Porque no volverás a verla jamás en tu vida.
Heidi... bu yüze iyi bak.
Te corto las velas, Heidi.
Elveda, Heidi!
Y, Heidy, agenda una cena para nosotros, ¿ bien?
Heidi. Haftaya akşam yemeği için bir randevu ayarlamanı istiyorum.
Heidi, iremos a ver a Ángela.
Heidi, Angela'yı görmeye gidiyoruz.
Mamá irá de compras, Heidi.
Annen alışverişe gidiyor, Heidi.
No te preocupes, Heidi.
Merak etme, Heidi.
Heidi y Wolf establecerán laboratorios en distintos apartamentos.
Heidi ve Wolf apartmanlarda laboratuarlar kuracaklar.
Heidi.
Heidi.
Sí, sí, como Heidi en las montañas.
Evet, evet, dağlardaki Heidi gibiydi.
¿ Qué intentas ocultar, Heidi?
Ne... ne saklamaya çalışıyorsun, Heidi?
¿ Heidi?
Heidi?
¿ Sabes lo difícil que es hallar una chica tan liberada como Heidi?
Heidi gibi bir kızla ilişkinin ne zor olduğunu biliyor musun?
¡ Heidi!
Hey.
Heidi, tenemos un salmón en posición uno, y un filete en la dos, mesa22.
Heidi, masa 22'de 1'e somon, 3'e biftek.
- Si. Es Hotty Gloom en persona.
- İşte Heidi Klum karşınızda.
Lo escribió probablemente así y por si acaso Al alguna vez lo leyera. ¿ Quién es Heidi?
Belki de Al'ın okuma ihtimaline karşı öyle yazmış olabilir.
Paige escribió estas notas A su amiga Heidi.
Paige bunları arkadaşı Heidi'ye yazmış.
Hay una fiesta en el piso y si abres la puerta, serás parte de ella, pero no quiere abrir la puerta porque se cree el abuelo de Heidi y si eres una madre real...
Bizim katta bir parti olacak. Kapıyı açarsak partiye katılacağız. Ama o açtırmıyor, çünkü Heidi'nin dedesi rolünü üstlendi.
¿ Heidi Klum?
Heidi Klum mı?
Adelante, Heidi.
Heidi Klum, çık.
- Hola, soy Heidi.
- Tabi ki, nasıl unuturum. - Merhaba, ben de Heidi.
¿ No es adorable, Heidi?
Çok tatlı, değil mi Heidi?
Heidi, me topé con Michael.
- Heidi, Michael'a rastladım.
Heidi, maldita sea.
Heidi!
¿ Cómo estás?
Heidi.
le seguimos la pista.
Heidi kim?
Diablos Heidi.
Kahretsin Heidi.
No es una mascota, es comida. Heidi, Heidi, no.
Heidi, Heidi, yapma.