Translate.vc / Spanish → Turkish / Henry
Henry translate Turkish
21,202 parallel translation
¿ Henry?
Henry?
Henry Joseph Church pudo haber sido todo lo que quiso ser.
Henry Joseph Church istediği her şey olabilirdi.
Es que parece una idea que surgió de la cabeza de Henry Ford.
Söylüyorum sana sanki Henry Ford'un aklından çıkmış bir şey gibiydi.
Sí, eso es todo cierto, pero hay una especie de giro inesperado.
Evet, doğru. Bir de O. Henry hikâye sonları gibi bir şey var.
Henry. Gracias.
Henry... teşekkürler.
Comprueba el manifiesto. Alguien se subió a bordo en San Juan con el nombre Henry Coles.
San Juan'da birisi binmiş adı Henry Coles.
El cruce de la calle Henry con Coles, es la esquina de tu viejo taller clandestino de Brooklyn.
Henry Caddesi ve Coles caddesi, Brooklyn'deki çalıntı parçaların satıldığı eski dükkân.
Y un mozo amigo mío ha comprobado el camarote de Henry Cole. No ha estado en él todavía.
Hizmetçi arkadaşım da Henry Coles'un odasına baktı henüz girmemiş daha odasına.
Henry Coles viene a matarme.
Henry Coles beni öldürmeye geliyor.
Soy Henry Coles.
- Ben Henry Coles.
¿ Usted es Henry Coles?
- Sen misin Henry Coles?
Este es Henry Coles.
Henry Coles bu.
Vale, me está chafando el sarcasmo, Henry.
Pekâlâ, şu anda burada yaptığım kapağı mahvediyorsun, Henry.
Lo sabía. Sabía que Henry Coles era un nonagenario con diabetes tipo I y enfisema.
Biliyordum. 90 yaşında diyabet ve amfizem hastası biri olduğunu biliyordum.
Así que Henry Coles no era el tipo.
Henry Coles değilmiş yani.
El fundador, Henry Titus, habría sido héroe de la Guerra Civil si ganaba la derecha.
Kırucumuz Albay Henry Titus gibi sağ taraf kazanmış olsaydı, bir iç savaş kahramanı olurdu.
Um, ¿ Henry estaba allí?
- Henry orada mıydı?
Y ahora, Henry está filmando un comercial en Singapur, Y él me deja quedarme en la casa hasta que vuelva,
Henry, Singapur'da bir reklam çekiyor ve geri dönene kadar evinde kalmama izin veriyor.
El pensamiento de Henry era como, la carrera es importante, Pero si usted está en una relación, Entonces usted tiene que poner eso primero, ¿ verdad?
Henry'nin kafası şey gibiydi, kariyer önemlidir ama eğer bir ilişkideysen o zaman önceliğin o olmalı, değil mi?
¿ Recuerdas cuando tratabas de alejarme de Henry Goodwin?
Beni Henry Goodwin'in yanından almaya.. çalıştığın zamanı hatırlıyor musun?
* Nunca aprendí nada * * hasta que cumplí los 16 * * cuando Jon Henry salió del río aquel *
Hiç öğrenmedim. 16 olana kadar. Joe Henry şuradaki nehirden gelip Tanrım, benden kadın yapana kadar.
Este es mi hijo, Henry.
- Bu, oğlum Henry.
Henry, no comas con los dedos.
Henry, ellerinle yeme.
¡ Henry!
Henry!
Gracias, Henry.
Var ol Henry.
Porque Henry Avery estableció aquí su campamento y dijo, "Este es un lugar para los hombres libres".
Çünkü Henry Avery buraya kampını kurup "Özgür adamların diyarı" olduğunu söyledi.
Porque Henry Jennings y Benjamin Hornigold y Sam Bellamy dotaron de vida a Nassau.
Çünkü Henry Jennings, Benjamin Hornigold ve Sam Bellamy Nassau'ya hayat verdi.
Navegué con San Bellamy. Navegué con Henry Avery.
Sam Bellamy'le, Henry Avery'le denize açıldım.
Oí el nombre de Henry Avery cuando era un crío.
Henry Avery'nin adını daha çocukken işitmiştim.
Lou Ferrigno, Henry Kissinger,
Lou Ferrigno, Henry Kissinger...
- Cuando Henry caiga, tendremos...
- Henry'yi kaybedersek...
Fuimos a ver a Henry Fonda, que estaba actuando en Darrow.
Darrow'da oynayan Henry Fonda'yı izlemeye gitmiştik.
En algún momento de la cena, Henry dijo :
Konuşma sırasında Henry dedi ki,
"¿ Qué carteles, Henry?".
"Hangi reklam panoları Henry?"
¿ Cuándo le has comprado a Henry esa colonia?
Henry'ye o tıraş kolonyasını sen mi aldın?
Henry, yo y...
Ben, Henry ve...
Dijo que Dale y Henry salieron ayer a cazar y no volvieron a su casa.
Dale ile Henry dün ava çıkmışlar ama hâlâ dönmemişler.
No. ¿ Adónde fueron a cazar Henry y Dale?
Yok. Henry ile Dale nerede avlanıyormuş?
Henry...
Henry...
" Nuestros nombres de adultos son Henry y Sarah.
" yetişkin isimlerimiz Henry ve Sarah.
"Saludos, los padres adultos " Henry y Sarah Gardner. Adultos.
" Saygılarımızla, yetişkin anne baba Henry ve Sarah Gardner virgül yetişkinler.
Henry, todos pensarán que estamos locos.
Henry, insanlar bizi deli sanacak.
Detective Andrew Henry, homicidios.
- Dedektif Andrew Henry, cinayet masası.
Detective Andrew Henry, policía de los Ángeles, Homicidios, esta es la agente Peggy Carter, de la REC, Nueva York.
Dedektif Andrew Henry. Los Angeles Polis Birimi cinayet masası. New York, SSR'dan Ajan Peggy Carter ile tanıştırayım seni.
¿ Dónde está el detective Henry?
- Dedektif Henry nerede?
El sospechoso es el detective Andrew Henry, de la Policía de L.A..
Şüpheli Dedektif Andrew Henry, Los Angeles Polis Birimi'nden.
¡ Andrew Henry!
Andrew Henry!
Tenemos muchas preguntas para el detective Henry.
Dedektif Henry'ye sorularımız olacak.
¿ No conseguiste a Youngman?
Henry Youngman'i tutamadın mı?
Henry.
Henry.
Quiero decir, terminaste con Henry, ¿ qué?
Yani, Henry ile...