English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Herb

Herb translate Turkish

1,085 parallel translation
Herb, ¿ me estás invitando a salir? .
Herb, bana çıkma mı teklif ediyorsun?
¿ Qué me dices, Herb?
Ne dersin Herb?
Herb, ¿ estás bien?
Herb, iyi misin?
Estás haciendo lo que puedes, Herb.
Elinden geleni yapıyorsun Herb.
Llame a Herb.
Herb'ü verin bana.
Llame a Herb Geller.
Herb Geller'ı verin.
Herb Slaughter.
Herb Slaughter.
¿ Herb?
Herb?
¡ Herb, despierta!
Herb, uyan!
Herb Gorson, por favor.
Herb Gorson, lütfen.
Adiós.
- Sonra konuşuruz Herb.
Adiós, Herb.
Hoşça kal Herb.
Joder, ese Mozart paría una mùsica muy enrollada.
Vay canına Herb, şu Mozart gerçekten popüler eserler yazmış.
Yo contrataré a Herb Brenner.
Ben de avukat olarak Herb Brenner'ı tutarım.
Herb, ¿ fuiste adoptado?
Herb, sen evlatlık mısın?
- ¿ Herb?
- Herb?
Herb, permiteme presentarte a mi familia.
Herb, izin ver sana ailemi tanıştırayım.
- Que si no, Tio Herb.
- Gerçekten öyle, Herb amca.
"Tio Herb" suena tan formal. ¿ Creen que podrían decirme "Tiito Herb"?
Bart, "Herb Amca" çok resmi. Beni "Herb Amci" diye çağırmaya ne dersin?
- No problemo, Tiito Herb.
- Sorun yok, Amci Herb.
¡ Bateando en la novena, Tiito Herb!
Dokuzucu vuruş, Amci Herb!
- Tiito Herb, no sé- -
- Amci Herb, Bilmem ki- -
- Adios, Tiito Herb.
- Güle güle, Amci Herb.
- Adios, Herb.
- Hoşçakal, Herb.
- ¿ Herb?
Herb?
¡ Tío Herb!
Herb Amca!
- Herb, te haré la visita guiada.
Gel sana evde tur attırayım.
Tío Herb, ¿ qué consejo le darías a un niño que muy probablemente se convierta en un desamparado como tú?
Herb Amca, senin gibi yersiz yurtsuz biri olmak isteyen bir çocuğa ne tavsiye edersin?
- Es todo lo que tengo. - En la ruina otra vez, ¿ eh, Herb?
Paramın hepsi bu.
Igual que en la vida real.
Gene iflas ettin, eh, Herb? Aynı gerçek hayatta olduğu gibi.
Herb, ¿ de qué hablas?
Neden bahsediyorsun?
Creo que se lo debemos al tío Herb.
Herb Amcaya borçluyuz.
De acuerdo, Herb. Te prestaré los $ 2,000. Pero tienes que perdonarme y tratarme como a un hermano.
2000 doları sana borç vereceğim ama sen de beni affedecek ve bir kardeş gibi davranacaksın.
- No sé, Herb.
Bilmiyorum, Herb.
Le di a Herb todo el dinero que tenía en este mundo y aún me trata como algo que se sacó de la oreja.
Bütün paramı Herb`e verdim..... ama hala bana kulak memesindeki bir pislikmişim gibi davranıyor.
Herb, aprecio tu generosidad, pero no necesito un regalo.
Ve Marge... Herb, hediyeye gerek yok.
Herb, me parece que no hay una silla vibradora en esa bolsa para mí.
Herb, o çantanın içinde benim için masaj koltuğu olmadığını düşünüyorum.
Muy bien, Herb, de vuelta a las minas de sal.
Pekala, Herb, masa başına dön o zaman.
Esta es la tía Jessica el tío Herb, Ia tía Aida Pearl.
Buradaki Jessica hala. Herb amca. Aida Pearl hala.
¡ Herb! "
Herb! "
Soy Herb Stillman.
İsmim Herb Stillman.
- Herb, Nora.
- Herb, Nora.
¿ Cómo estás, Herb?
Nasılsın Herb?
Las preguntas se clasifican según su dificultad.
Bildiğin gibi Herb, sorular Brittanica ansiklopedisindeki... zorluk sıralamasına göre değerlendiriliyor.
Bien. Dos partes correctas ;
- Çok iyi gidiyor Herb... 2. bölümü başarıyla tamamladın.
Bien, Herb, finalmente... menciona quién le prestó el caballo a Paul Revere.
Doğru, pekala Herb şimdi de o gece Paul Revere'e... atını veren adamın adını söyle.
Necesito que me des una respuesta, Herb.
Sorunun yanıtını almalıyım.
Respira profundamente y relájate, Herb.
Pekala Herb, sakinleş lütfen.
Herb, hola. Soy Julie Hastings.
Herb, merhaba.
- Herb.
- Herb.
¡ Herb!
Herb!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]