Translate.vc / Spanish → Turkish / Hertz
Hertz translate Turkish
153 parallel translation
Piense en lo que ha dicho el doctor.
Doktor Hertz'in söylediklerini bir düşün.
Va a 20.000 ciclos.
20 bin Hertz'e kadar çıkıyor.
Antes teníamos autos de Hertz pero ahora, desde que los ponen a conducir ya no nos toca la acción.
Eskiden Hertz vardı ama şimdi sürücü koltuğunda onlar var, heyecanlı değil. Çok acı.
Consigue un auto de Hertz.
O zaman Hertz'den araç kiralarsın sende.
ALQUILER DE COCHES HERTZ
HERTZ ARABA KİRALAMA
Conseguidnos un coche de alquiler.
Biriniz Hertz'i ya da Avis'i arayın. Hangisi olursa.
Algunas emiten sonidos muy altos, a una frecuencia de 20 Hz.
Bazı balinalar 20 hertz'lik yüksek frekanslı seslere ulaştılar.
Un hercio o hertz, es una unidad de frecuencia sonora y representa una onda sonora que entra en mi oído a cada segundo.
bir hertz, H-E-R-T-Z olarak yazılır, ses frekans birimidir ve bir saniyede kulağıma giren ses dalgasını anlatır.
Una frecuencia de 2000 Hz se oye y se ve así.
2000 hertz ses frekansı böyle duyuluyor.
Quizás vuestra TV no transmita sonidos con frecuencias tan bajas como 20 Hz.
Televizyonunuz 20 hertz frekansını veremeyebilir.
La polución sonora en el mar ha aumentado especialmente en la frecuencia de 20 Hz.
denizlerdeki gürültü kirliliği yükseldi özellikle de 20 hertz frekansındakiler.
Teníamos un acuerdo con Hertz, a través de Amex, lo que significa que teníamos derecho a mejorar de categoría sin pagar el precio extra de diferencia.
American Express aracılığıyla, Hertz ile bir anlaşma yaptık. Böylece fiyat farkı ödemeden bir üst kategoriye yükseltebiliyorduk.
Esta es una de las chicas de Hertz, Tonya, con el coche.
Burada Hertz'deki kızlardan biri, Tonya, arabayla birlikte.
¿ Dónde hay un Hertz? ¿ Un rent a car? ¿ Un alquiler de vehículos?
Araba kiralamak için civarda bir Hertz şubesi var mı?
¿ Hertz?
AVIS mi?
- ¿ Te preocupas por " "Hertz" "? ¡ Muévete!
- Arabanın devri için mi endişeleniyorsun?
Intentaría con una frecuencia de 45 hertz para comenzar.
Başlangıç olarak 45 Hz ile başlardım ben.
Intentaría con una frecuencia de 45 hertz para comenzar.
Baslangiç olarak 45 Hz ile baslardim ben.
Escanea el espectro electromagnético desde 1 Hz hasta 100.000 terahercios. Los convierte en frecuencias usables y pasa la información al cerebro.
Vizor, elektromanyetik tayfı 1 hertz 100,000 terahertz arasında tarıyor, kullanılabilir frekanslara çevirip, beynime iletiyor.
"Automotores" dice que es alquilada, de Hertz.
Kayıtlara göre araba kiralama şirketine ait.
Hertz dice que la alquilaron con una tarjeta Amex... perteneciente a un tal Norman Y. Harris.
Şirket arabanın kredi kartıyla kiralandığını söyledi. Norman Y. Harris isimli kişinin kredi kartı.
Nos indican que fijemos una frecuencia de 12 gigahercios. Hágalo.
Sanırım birileri bize, on iki ciga hertz'e kilitlenmemizi söylüyor.
Hertz nada, Avis nada, Budget nada.
Kiralık araba yok.
Hertz llamó y dijo que nunca te alquilarán un auto de nuevo.
Hertz sana bir daha asla araba kiralamayacaklarını söyledi.
Joanne Hertz.
Joanne Hertz.
Joanne Hertz, ¿ verdad?
Joanne Hertz, değil mi?
Quizá debería contratar a Joanne Hertz para mejorar su audiencia.
Belki de Joanne Hertz'i işe almalı, reytingleri artar.
Sus modulaciones vocales se desviaron por 3.0 decibeles.
Ses modülasyonun 0.30 desi hertz sapmıştı.
Vamos hasta 880 hertz.
880 hertze çıkmasına izin ver.
En 1888, el físico alemán Heinrich Hertz... había demostrado que las corrientes de alta frecuencia... emiten ondas electromagnéticas u ondas de radio a través del espacio.
1888'de Alman fizikçi Heinrich Hertz yüksek frekanslı akımların uzaya, elektromanyetik dalgalar ya da radyo dalgaları yaydığını ispatladı.
Hertz creó el primer transmisor y el primer receptor de radio. Había mostrado que se podía crear una señal eléctrica en un lugar... y detectarla en otro, sin nada entre ambos puntos.
Hertz ilk radyo vericisini ve alıcısını üretmiş ve bir yerde ürettiğiniz elektrik sinyalini, aralarında hiç birşey olmadan başka bir yerde tespit etmenizin mümkün olduğunu göstermişti.
- A Hertz. Trabaja en balística.
- Charlie Hertz, Balistik için çalışıyor.
- Sí es Charlie Hertz.
- Bu Charlie Hertz.
- ¿ Le rentó uno a Charles Hertz?
- Charles Hertz'e bir kamyon kiraladınız mı?
El Sr. Hertz recogió uno esta mañana.
Bay Hertz bu sabah bir tane kiralamış.
Sí, pero la mayoría del discurso humano está alrededor de 300 hertz.
Evet ama insan konuşmalarının çoğu 300 hertzin üstündedir.
El teléfono elimina todas las frecuencias debajo de 400 hercios o arriba de 3.400.
Telefon sistemi 400 hertz altında ya da 3400 hertz üstündeki hiçbir frekansı almaz. Bu sayede görüşmeler yapılabilir.
El sonido tiene energía así que el diapasón que está sintonizado a 1.000 hertz vibra provocado por la onda sonora. Los demás no responden porque tienen otra frecuencia.
Şimdi, ses bir enerji, bildiğiniz gibi, yani... diapozon 1,000hertzlik bir frekansa kadar titreşir, çünkü ses dalgaları bunun olmasına sebep olur, fakat, bakın, diğer diapozonlar, onlar karşılık vermiyor, çünkü başka bir frekans için ayarlanmışlar.
El infrasonido sucede a menos de 20 Hz, pero no se escucha.
Düşük frekanslı ses 20 hertz ve aşağısında başlar, fakat siz bunu duyamazsınız.
El hombre al que Hertz y Avis le temen.
Herkesin korktuğu adam.
Donde renten camionetas.
Fan satan bir yerden. Hertz miyim ben?
Nuestras radios telescópicas inspeccionan el cosmos para detectar señales generadas artificialmente básicamente, cualquiera por debajo de 300 hertzios.
Daha doğrusu, 300 hertz'in altındaki her türlü sesi.
Por ejemplo, la tecla 44, E4 tiene 329,63 hercios.
44 numaralı anahtar, E4. 329.63 hertz demek.
Eso es 3.136 hercios.
3136 hertz.
Kertz.
- Hertz.
Llamaré a Hertz y te alquilaré un hermano.
Ben de bir erkek kardeş sahibi olurum.
200 Hz, de esta forma.
200 hertz
Y 20 Hz, así.
Ve 20 hertz, böyledir.
¿ Quieres un donut Hertz?
Acıtıyor mu ister misin?
¿ Te gustó eso, Dick Hertz?
Hoşuna gitti mi, Fenasi Kerim?
¿ 125 hertz?
- 125 hertz.