Translate.vc / Spanish → Turkish / Hipster
Hipster translate Turkish
153 parallel translation
- ¡ El Hipster!
- Shazzammeter! - The Hipster!
Pase lo que pase ahora, debo aferrarme al empleo. Debo probarle a la jefa fascista que soy una madre soltera dispuesta a codearse con los hípsters de barbas irónicas.
Ne olursa olsun, işime sımsıkı tutunmam ve faşist patronuma bekâr bir anne olsam da tuhaf bıyıklı hipster'lara katlanacağımı göstermem lazım.
¡ Vaya! Está pesado. Sí.
Aptal tişörtü ve hipster gözlüğü falan var.
Es C-Dog Lo siento, pero no hablo hipster farfullado ( Hipster : subcultura 1940s )
- Affedersin. Sizin gibi konuşamıyorum ben.
hipsters con cabezas de ángel ardiendo por la antigua conexión celestial con el estrellado dínamo de la maquinaria nocturna, que pobres y harapientos... y ojerosos y drogados... pasaron la noche fumando en la oscuridad... sobrenatural de apartamentos de agua fría... flotando sobre las cimas de las ciudades contemplando jazz!
Gecenin makinesinde yıldızlı dinamo ile eski cennetsel bağ için yanıp tutuşan melek kafalı hipster'lar. Yoksulluk ve paçavralar ve sahte gözlerle şehirlerin üstünde yüzen sıcak suyu olmayan ucuz odaların doğaüstü karanlığında yükseğe doğrulup sigara içerken cazı düşünenler!
hipsters con cabeza de ángel... ardiendo por la antigua conexión celestial... con el estrellado dínamo de la maquinaria nocturna,
Gecenin makinesinde yıldızlı dinamo ile eski cennetsel bağ için yanıp tutuşan melek kafalı hipster'lar.
"Hipster con cabezas de ángel" "ardiendo por la antigua conexión celestial" "con el estrellado dínamo de la maquinaria nocturna"?
"Gecenin makinesinde" yıldızlı dinamo ile eski cennetsel bağ için "yanıp tutuşan melek kafalı hipster'lar."
Pero ¿ qué significa : "Hipsters con cabezas de ángel"?
"Melek kafalı hipster'lar" ne oluyor?
¡ Santas las bandas de jazz marihuana hipsters paz peyote pipas y baterías!
Cazcılar, ot çeken hipster'lar barış ve esrar ve davul kutsal!
* Hipster amargado y superficial * * con el sweater y las medias combinadas * * la Navidad necesita más carácter * * que el de un peinado en una caja *
Kötü kalpli sığ özenti Kazağı ile uyumlu çoraplar Noel'in kutudaki saç traşından
2, LA FOTO DE FACEBOOK CON HIPSTER ME VOLVIÓ LOCA.
2 - FACEBOOK İÇİN DÜZ BENİ SURATLI HİPPİ RESMİ ÇEK.
No es culpa mía que especializarse en literatura esquimal y rock hipster...
İnuit Edebiyatı okumak benim suçum değil ve Hippi Rock...
- Es un hipster.
- Hippi. - Hayır.
Este chico es un hipster, Penny.
Bu adam bir hippi Penny.
Regla hipster número dos, sólo te gustan las cosas irónicamente...
Sadece ironik şeyler sev. Kitaplar, filmler, televizyon programları, doğa.
En los locales, pasamos de ver a modernos y gente alternativa a que vinieran también los típicos deportistas del instituto.
Havalı, hipster, yeraltı insanların geldiği konserlerden okul takımındaki çocukların ortamına dönüşmüştü.
Tenemos hipster a la moda, skater punk, el nuevo de la secundaria...
Şu an elimizdekiler hippi, patenci punk, yeni çömez...
hipster badass
Belalı hippi.
Con su camiseta ñoña y sus anteojos.
Aptal tişörtü ve hipster gözlüğü falan var.
Cuestionario rápido de hipster o vagabundo, ¿ listo?
Hippi mi yoksa evsiz mi testi başlıyor, hazır mısın?
- ¿ Los hipster usan...?
- Hippiler ne giyer?
- ¿ Los hipster escuchan...?
- Hippiler ne dinler?
¿ Me pongo mis gafas de empollón hoy, o no?
Hipster gözlüğümü bugün taksam mı takmasam mı?
Hipster con carácter, sonido electrónico.
Tamam, tavırları olan hipsterlar. Elektro müzik. - Snow Patrol değil.
Dwight me hizo pasar por una moderna para crear publicidad, y está funcionando.
Benim, Erin. Hipster numarası yapmam için Dwight beni buraya yerleştirdi... ve işe yarıyor.
No me puedo creer que estés poniendo tu futuro financiero en las manos de un hipster impuesto de lugar llamado "El Impuesto de la Vida".
Ekonomik geleceğini Hayatın Vergisi denen vergi ofisindeki hippinin ellerine vereceğine inanamıyorum.
Es demasiado hipster para mi gusto.
Orası bana fazla modern kaçar.
Eres hipster.
Gayet modernsin sen.
Te apuesto las gafas de concha de Eric a que esa chica era una Hipster.
Eric'in kemik çerçeveli gözlüğüne iddiaya girerim ki o kız bir hippiydi.
Sí, Jess, eso es exactamente lo que unos veinteañeros modernos quieren comer : guisos.
Evet, Jess, bu tam da yeni, hipster, trend gençlerin yemek isteyebileceği bir şey : güveç.
¿ Dando saltitos por ahí?
Hipster kankilerinle mi takılıyordun?
Resulta que no era un poco enano para su edad y con un bigote hipster.
Biraz kısaca, hipster bıyıklı biri değilmiş.
¿ Por qué hay tantos hipsters aquí?
Neden bu kadar fazla hipster var?
El mismo se promociona como estilo hipster que ha traicionado a todos y cada uno de sus amigos, y no voy a quedarme esperando a que te haga lo mismo a ti también.
O, her gün arkadaşlarından birini otobüsün altına atan, kendi reklamını yapan sinsi bir evsiz, oturup seni de atmasını bekleyemem.
Mira, la nueva moda hipster Ironía Amish.
Şuna bak, yeni hippi taklidi. İronik çiftçiler.
Fuera, ustedes aspirantes a hipster Amish.
Hadi gidin sizi çiftçi hippi özentileri.
Todo lo que dice suena a broma modernilla.
Söylediği her şey, hipster şakası gibi geliyor.
¿ El temible jefe de la mafia asiática es un hipster adolescente?
Korkunç Tong Patronu ergen bir hipster mıymış?
- Estoy probando el look gafapasta.
Hipster * imajını deniyorum.
¿ No llegas un poco tarde a la moda del gafapastismo?
Hipster partisine biraz geç kalmadın mı?
Uh, siento que solias ser hipster o una hippie o quizas un poco de ambas.
Senin bir yenilikçi veya bir hippi olduğunu seziyorum. Veya her ikisinden de birazcık.
Ya sabes, estoy sintiendo lo que solias ser una hipster o una hippie, o quizas un poco de ambas.
Senin bir yenilikçi veya bir hippi olduğunu seziyorum veya her ikisinden de birazcık.
Porque, ¿ sinceramente? Escuchar tu vanidosa... aburrida, elitista diatriba... acerca del libre comercio me dan ganas de ir... a comprar un arma y sacarnos a los dos de esta miseria.
Çünkü aslında, senin serbest piyasa kapitalizmi ile ilgili ahmakça, sıkıcı, hipster-elitist eleştirilerini dinlemek bende bir silah alıp ikimizin de acısına son verme isteği uyandırdı.
Será bueno tenerte en casa. Está muy vacía sin música hipster saliendo de tu habitación.
Odandan o müzik sesi gelmeyince ev bomboş kaldı.
Soy una puta aguja en un pajar y tú eres solo una jodida hipster idiota que está masticando mi heno.
Ben bulunmaz hint kumaşıyım sen ise benden yararlarlanan geri zekalı bir entelsin!
Podemos dejar de buscar, hemos encontrado al hipster más fastidioso del mundo.
Aramayı bırakabiliriz. Dünyanın en gıcık hipsterını bulduk.
Es una hipster.
Silverlake kızlarından hayır gelmez.
- Los "hipster" rojos.
- Kırmızı özenti.
Regla hipster número uno.
Bir numaralı hippi kuralı :
Regla hipster número tres...
Üç numaralı hippi kuralı :
Porque es una Hipster. Era una Emo.
O bir emo'ydu.