English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Holloway

Holloway translate Turkish

460 parallel translation
- ¿ Me pone a Holloway al teléfono?
- Holloway'i bağlar mısın?
- Sr. Holloway, el Sr. Ziegfeld.
- Bay Ziegfeld altı numarada.
¿ Podría hablar con la Srta. Holloway?
Bayan Holloway ile görüşebilir miyim?
Es una llamada interurbana, Srta. Holloway.
Şehirlerarası bir arama Bayan Holloway.
Quiero consultarle a cerca de Stella, Srta. Holloway.
Stella konusunda size danışmak istiyorum Bayan Holloway.
¿ Quiere entrar, Srta. Holloway?
İçeri buyurmaz mısınız Bayan Holloway?
- La Srta. Holloway.
- Bayan Holloway.
Les anunciaré a la Srta. Holloway.
Bayan Holloway'ye geldiğinizi haber vereyim.
¿ Por casualidad están esperando para ver a la Srta. Holloway?
Bayan Holloway'i bekliyor olabilir misiniz acaba?
Srta. Holloway, disculpe nuestra ignorancia, pero sabemos tan poco de su trabajo.
Cahilliğimizi bağışlayın ama, yaptığınız işle ilgili çok az şey biliyoruz.
Quiero ver a mi abuelo, Srta. Holloway.
- Büyükbabamı görmek istiyorum.
¿ Por qué me odia Srta. Holloway?
Benden niçin nefret ediyorsunuz Bayan Holloway?
Tendrías una agradable charla con la Srta. Holloway una vez a la semana.
Haftada bir Bayan Holloway ile hoş bir sohbet edersin.
¿ Por qué quiere la Srta. Holloway convertirla en una santa?
Bayan Holloway niye Mary'i alçıdan bir azize gibi göstermek istiyor?
- ¿ Qué? ¿ Holy, Holloway... de "Curarse a través de la Armonía"?
Ne, "uyum içinde zenginliğin" Bayan Holloway'i mi?
La niñera Holloway me amenaza con una acción legal... cuando uso las palabras, "negligencia criminal".
Cezai ihmal sözlerini kullanınca Hemşire Holloway beni dava açmakla tehdit etti. "
¿ La Srta. Holloway asesinó a Carmel?
- Bayan Holloway Carmel'i öldürmüş.
- ¿ Qué le pasa? - Está con la Srta. Holloway.
- Bayan Holloway'in merkezinde.
Después de todo, la Srta. Holloway era la mejor amiga de su madre.
Sonuçta, Bayan Holloway annesinin en yakın arkadaşıydı.
Me siento así, Srta. Holloway.
Öyle hissediyorum Bayan Holloway.
Srta. Holloway, soy la persona más feliz del mundo.
Bayan Holloway, dünyanın en mutlu insanıyım!
¿ Qué le ocurre, Srta. Holloway?
Neyiniz var?
Alguien telefoneó... de casa de la Srta. Holloway.
Biri, Bayan Holloway'in merkezinden telefon etti.
A menos que... a menos que quizá la Srta. Holloway tuviera razón.
Tabi... Tabi, o zaman belki de Bayan Holloway haklıdır.
Dejemos que mi amigo, el profesor Holloway, nos lo cuente. - Desde el principio hasta... - El fin.
Ama bunu Profesör Holloway'in anlatması gerekiyor.
- A Ia prisión HoIIoway.
- Holloway Hapishanesi.
una estranguladora, esta mañana en Holloway. ¡ Criminales vulgares!
Bu sabah Holloway'de bir kreşteydim. Sıradan suçlar, ikisi de.
Se habían hecho planes secretos para celebrar la última... liberación de Lady Agatha de Holloway... haciendo llover octavillas sobre Whitehall y el West End.
Lady Agatha'nın Holloway'den son salıverilişini... kutlamak amacıyla Whitehall ve West End üzerinde bildiri yağdırılması için gizli planlar yapılmıştı..
Bueno, si tienes suerte quizás salgas bien parada con, veamos un par de años, los cuales pasarás en la prisión Holloway meditando sobre la locura de transmutar el melodrama en realidad.
Şansın varsa iki yıl ile paçayı kurtarır Holloway hapishanesinde yatarken tiyatroyu gerçek hayata uygulamanın aptallığını düşünürsün.
Probablemente tras el Teniente Holloway.
Muhtemelen Teğmen Holloway'la kovalamaca oynuyor.
¿ Dónde está Holloway?
Holloway nerede?
Quiero que despierte al adjunto y le diga que ponga al Teniente Holloway a cargo del grupo que llevará a los Tucsos.
Emir subayımı uyandırmanı ve söylemeni istiyorum, teğmen Holloway'ın... gözetiminde müfrezeyle, Tucsos geri götürülecek.
¿ Holloway?
Holloway?
Bill Holloway.
Bill Holloway.
Lamento lo del Teniente Holloway, señor.
Teğmen Holloway için üzgünüm efendim.
Si no fuera por Lance, Holloway todavía viviría, y él estaría muerto.
Lance'nin yerine geçmeseydi, Holloway hala hayatta olacaktı... ve o ölmüş olurdu.
Sí, voy a extrañar al Teniente Holloway.
Evet, seni özliyeceğim Teğmen Holloway.
Si la verdad se supiera, probablemente estarías feliz de que mataran a Holloway.
Eğer gerçekleri konuşursak... Holloway'in öldürülmesine memnun olman gerekir.
Formación para el funeral del Teniente Holloway en 40 minutos.
40 dakika içinde Teğmen Holloway'ın defin düzeni hazır olsun.
Siento lo de Holloway.
Holloway için üzgünüm.
¿ Igual que Holloway, quizá?
Holloway gibi mi?
Debido al asesinato del Teniente Holloway.
Teğmen Holloway'ın öldürülmesinden dolayı.
El Teniente Holloway salió y convenientemente lo mataron en su lugar.
Teğmen Holloway gitti... ve böylece sizin yerinize öldürüldü.
Lamento que no supieras cómo fue que enviaron a Holloway en mi lugar, Joe.
Öğrenemediğin için, üzgünüm... Holloway'in nasıl benim yerime gönderildiğini, Joe.
Sería tan marshal como usted lo es juez, Sr. Holloway.
Sen nekadar yargıçsan, gelen marshal da okadar olur, bay Hollaway.
Blaisdell, soy el Juez Holloway.
Blaisdell, Benim, yargıç Holloway.
- Cállate, Holloway.
- Sus artık, yargıç.
- Inspector Holloway.
- Müfettiş Holloway.
Srta. Holloway.
Bayan Holloway.
- Viendo a la Srta. Holloway.
- Bayan Holloway diye birini görmeye.
- ¡ Srta. Holloway!
Bayan Holloway!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]