English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Hot

Hot translate Turkish

1,635 parallel translation
- ¿ Quién pone rábano en los hot dogs?
Sosisli sandviçe yabanturpu koymak isteyen var mıdır ki?
Si hubiera un hot dog arriba, correrías, ¿ no?
Orada acı soslu sosisli sandviç olsa koşardın, değil mi?
Comenzó el "Hot Teens".
Oh, Hot Tunes başlamış.
... es la presidente del canal Hot Tunes.
- Ne? Hot Tunes TV " nin sahibi.
Quiero decir, yo se que ella es la presidente de Hot Tunes en China. Pero cuéntanos lo importante que ella es.
Yani, onun Hot Tunes TV Çin " in sahibi olduğunu biliyorum, ama ne kadar önemli biri olduğunu tekrar söyler misin?
y... Ella no es... presidente de Hot Tunes en China.
O Hot Tunes TV " nin sahibi değil.
De Hot Tunes en China? !
Hot Tunes " da.
No has comido en 24 horas, que tal un hot dog?
24 saattir birşey yemiyorsun, Sosisliye ne dersin?
Te gustan los hot dogs?
Sosisli severmisin?
¿ tienes nuestra cinta de éxitos?
Hot jams kasedimiz sende varmı?
Tengo nuestra cinta de éxitos.
Hot jams kasedimiz bende var.
Oiga, Sr. Hot...
Merhaba, Bay Hot...
- Oiga, Sr. Hot.
Hey, Bay Hot.
Sr. Hot, hablo en serio.
Bay Hot, çok ciddiyim.
Gracias, Sr. Hot, gracias.
Teşekkürler Bay Hot, teşekkürler.
Y los niños comerán hot dogs.
Çocuklar sosis yiyebilir.
Hay un vendedor de hot dogs estacionado en Coolangatta.
Orada sosisçinin kamyonu var.
Si te mudas aquí estarás usando hot pants en este clima.
Buraya geri taşın, bu havada şortla gezersin.
El me preguntaba sobre mí qué pasaba conmigo y empecé a contarle de los Red Hot Chili Peppers.
Sonra benim hakkimda sorular sormaya basladi. Dünyamda neler olduguyla ilgili. Ben de ona
Sobreviviente de una crisis de rehenes de un banco y sigues pareciéndote a... Poitier en "A Hot Day".
Banka rehine krizinden sonra hala hayattasın ve sıcak bir günde Poitier gibi görünüyorsun.
Entonces te subes a tu súper hot rod, y ¡ BAM!
.. sonra tekrar birilerini yok edip, yine içeri gireceksin
No come hot dog, y hace rato sólo olió la patata frita.
Sosis yiyemiyor, daha önce de patates çipsine burnunu kıvırmıştı.
- ¿ Quieres un perrito caliente?
- Hot dog ister misin? - Tabii ki.
¿ Cómo está el perrito caliente?
Hot dog nasıl?
Un chico me apostó que yo no podía atrapar un hot dog detrás de mi espalda.
Bir çocuk, arkamdaki sosisliyi yakalayamayacağıma bahse girdi.
Creo que el comer competitivamente cambió cuando los japoneses empezaron a mojar el pan de los hot dogs.
Bence rekabete dayalı yemek yemek Japonların sosisli sandviçleri ıslatmalarıyla gerçekten değişti.
En mi opinión, los comedores de hot dog son aficionados.
Bana göre, sosisli sanviç yeme yarışmasındakiler çok amatör.
¿ El casillero de hot dogs secretos de Babe Ruth?
Babe Ruth'un gizli hot gog çekmecesi mi?
Perro caliente, mostaza extra.
hot-dog, bol hardallı.
Sí, tal vez Charlie pueda ayudarnos con uno de esos... asuntos algorítmicos, geo-perfiladores, de zonas calientes, bolsillos calientes.
Belki Charlie bir algoritmada bunu yapabilir jeo-profil çıkarım, sıcak-bölge, Hot Pocket anlaşmaları.
ya esta. te vendi un vintage hot rod de los 50 a mediados de los 90
Doğru. Sana, 90'ların ortasında 1950 modelli bir yarış arabası satmıştım.
Pero tu conduces un hot rod, Hodgins?
Bir yarış arabası mı sürdün, Hodgins?
¡ Oh! Heather es ardiente, Heather es ardiente,
Ateşli Heather, ateşli hot...
Y eso incluye a nuestra receptora, la dulce y caliente Denise.
Ve bunlara top tutucumuz, Sweet Hot Denise'de eklemelisin.
Voy a llamarla Hot Flash.
Adı da "Hot Flash" olacak.
La gran cartelera le pertenece a Hot Flash.
Devasa tabelalar "Hot Flash" a ait.
Hot flash no lo tiene.
"Hot Flash" ın yok.
- Háblanos de la nueva revista Hot flash.
Bize şu yeni derginiz "Hot Flash" ı anlatın.
Hot Flash, acabo de entenderlo.
"Hot Flash". Şimdi anladım.
Hot Flash atiende un creciente y diverso grupo demográfico.
"Hot Flash" büyüyen ve çeşitli bir demografi sergiliyor.
La verdad, mamá, hay algo sobre Hot Flash... que debemos discutir.
Aslında anne, seninle "Hot Flash" hakkında, konuşmam gereken bir şey var.
- Terminaste Hot Flash.
- "Hot Flash" ı öldürdün.
Mira, tiene sentido económico... convertir a Hot Flash en un folleto o un encarte.
Bak, "Hot Flash" ı küçük bir ek haline ya da başka bir şeye dönüştürmek, ekonomik açıdan daha sağlıklı.
Lo sabía, pero la chica que conocí en Hot Lips tenía mejores planes para su vida.
Evet, biliyordum. Ama'Seksi Dudaklar'da tanıştığım kızın kendisi için daha büyük plânları vardı, değil mi?
Desde luego, guapo.
Tabii ki, Hot Shot.
Esa historia fue verdadera... el hot dog, la harina de avena, todo.
Hikâye gerçekti... sosisli, yulaf ezmesi, her şey.
¿ Hot Topic?
Hot Topic?
Ella es dueña de Hot Tunes.
Annen yüzünden, Hot Tunes " daki işi yüzünden.
Recién comí un Hot Dog.
Sadece bir sosisli.
Dios, me gustaban tanto.
Red Hot Chili Peppers'tan bahsetmeye basladim. Tanrim, ona vurulmustum.
Hola, "Hot Lips".
"Sıcak Dudaklar"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]