Translate.vc / Spanish → Turkish / Importaria
Importaria translate Turkish
232 parallel translation
¿ Te importaria dejar de pasearte?
Başımızda dönüp durmayı keser misin lütfen?
- Te importaria abrir el maletero?
- Bagajı açar mısın?
Le importaria si lo examinamos juntos?
Onu birlikte muayene etmemizin sakıncası var mı?
Por que me importaria?
Neden olsun ki?
- No me importaria con un Vanderbilt.
- Bir Vanderbilt'le evlenmek hoş olur.
No me importaria.
- Peki, bence mahsuru yok, sence yoksa.
Te importaria si yo...
Sakıncası yoksa...
Ambas tenemos dos Oscares, y sabe que al ganas otro a mi no me importaria asi que supongo que no resulté una competencia para ella
İkimizin de iki Oscar'ı vardı. Bir ödül daha kazanmanın, benim için pek önemi olmadığını biliyordu. Yani onun rakibi değildim.
Si estas escuchando, Señor te importaria poner un poco de carne en la mesa?
Hala beni dinliyorsan Tanrım masaya biraz et koyabilir misin? Lütfen!
Por supuesto, no me importaria que dejara aqui su maleta.
Tabii çantanı burada bırakmanın benim için bir sakıncası yok.
No me importaria.
Hiçbir sakıncası yok.
¿ Le importaria quitarse el sombrero?
Sakıncası yoksa şapkanı çıkarır mısın?
Para dar una paseo : "Disculpe, señorita, ¿ le importaria que diéramos un paseo?"
- Patates bile mi? - Patates bile. Fransızca ne söyleyebilirsiniz?
¿ Te importaria cenar con nosotros hoy?
Bu akşam akşam yemeğinde bize katılır mıydın acaba?
¿ Te importaria probar algun "hors d'oeuvre", entonces?
Biraz ordövr alırsın o halde.
Señor, le importaria que asistiera a su espectaculo esta noche?
Efendim, bu geceki gösterinizi izlemeye gelmemin bir sakıncası var mı?
Le importaria bailar con un pervertido apaciblemente amanerado?
"Kibar bir sapıkla dans eder misiniz?"
Pense quizas, ya que la Srta. Brown no puede comer frutillas, no le importaria un dulce
Düşündüm ki, Bayan Brown çilek yemediğine göre belki tatlı ister.
¿ Le importa... le importaria si hechamos una mirada a algo en su vagon de equipaje?
Bagaj vagonundaki bir şeye bakmamızda bir sakınca var mı?
Si alguien me hubiera dicho que me importaria tanto un niño como me importa Cedric No lo hubiera creido
Birisi bana Cedric için üzüldüğüm kadar bir çocuğa üzüleceğimi söylese inanmazdım
- Crees que a Ira le importaria?
- Ira bozulur mu?
Escuche, ¿ le importaria hacerme un gran favor?
Dinle, bana büyük bir iyilik yapar mısın?
¿ Le importaria sujetar esto mientras intento colocarlo bien?
Ben bunu sıkıştırmaya çalışırken senin de bunu tutmanın bir sakıncası var mı?
Si os parece bien, no me importaria vivir aqui siempre.
Eğer sizin için de sorun yoksa, sürekli sizinle yaşamak istiyorum.
Pensé que no te importaria, ya que siempre trabajas con las manos.
Bütün gün ellerinle nasıl çalıştığını gördüğümden aldırmayacağını düşündüm.
- ¿ Le importaria bajarse del coche? .
- Arabadan inmenizin bir sakıncası var mı?
- No le importaria su vida, ni la mía o aún su propia vida...
O ne sizin hayatınızı ne de benim hayatımı önemser. Hatta kendi hayatını bile...
Te importaria?
N'oluyor ya?
¿ Te importaria prestarmela?
Almamın bir sakıncası var mı?
¿ No le importaria usted llegado el momento decir una palabra en mi favor?
- Silver, çok tehlikeli... - Hayır, yeter!
¿ Le importaria dejarnos solos solo por un momento?
Bizi biraz yalnız bırakabilir misin?
¿ Por qué me importaria ahora?
Sanırım şimdi de baş edebilirim.
Harry dijo que no te importaria si te pasaba a ver.
Harry, uğramamda bir sakınca olmadığını söyledi.
- ¿ Te importaria decirme para que eran?
- Ne yani, listelememi mi istiyorsun?
¿ Te importaria?
Yani bu senin için sorun olur mu?
Te importaria?
Sakıncası yoksa?
Quizá tenga razón, señor, pero no me importaria probarlo.
Haklı olabilirsiniz Efendim, ama bir kez olsun başıma gelmesini isterdim
¿ Te importaria explicármelo?
Bu konuda konuşmak ister misiniz?
Si no tuviera que ver otro partido en mi vida, me importaria un bledo.
Bir daha hayatımda başka maç göremezsem, bu bana uyar.
oye Platon, te importaria detenerte?
Hey Plato, durdurmanda sakınca var mı?
No me importaria lo que los klingons o los cardassianos pensaran.
Kardasyalılar'ın veya Klingonlar'ın ne düşündüğüne zerre değer vermezdim.
¿ Le importaria explicarme eso?
Bunu açıklar mısın?
Gordy Johnson me pidio que lo acompañara al mall. Pense que no te importaria.
Gordy Johnson alışveriş merkezine gelmek ister misin diye sordu ve bende önemsemeyeceğini düşündüm.
A mi no me importaria cargarmelos ahora mismo.
Yöntem çok önemli. Bak.
Le importaria?
Şunu çeker misin?
Le importaria tirar el contenido antes de meterlo?
İçine koymadan önce onu boşaltabilir misin?
Te importaria lavarte ese perfume antes de que vuelvas a nuestra mesa?
Bizim masaya bir dahaki gelişinde üstündeki parfüm kokusu çıkmış olsun?
te importaria decirme que estas haciendo?
Bana orda ne olduğunu söyleyecek misin acaba?
Te importaria decirme que hacias en al azotea?
Bana çatıda ne yaptığını söyleyebilir misin?
Te importaria decirme que esta pasando?
- Kameranı getir.
Le importaria llamarme cuando oiga el mensaje
Mesajımı alır almaz, en kısa zamanda beni bir arayabilir misiniz?