Janna translate Turkish

¡ Janna!

Janna!

En cuarto lugar de Finlandia, ¡ James y Janna Kunitz!

Ve dördüncü sırada... Finlandiya.

No somos magos, Jana.

Biz büyücü değiliz, Janna.

Entonces tú eres Janna.

Sen Janna'sın o zaman.

Aún eres Janna, de la gente de Kalderash.

Hâlâ Kalderash halkından Janna'sın.

Soy Jana, la asistente de producción.

Ben, prodüksiyon asistanı Janna'yım.

Janna, mira, soy un yoga!

Janna bak, ben bir yogiyim!

Janna, tengo hambre.

Janna, ben acıktım.

Janna, nunca he sido buena regalando cosas pero no creo que este eche a perder las cosas, lejos de eso, de hecho.

Janna, hediye verme konusunda hiçbir zaman iyi değilimdir ama bunun seni hayal kırıklığına uğratacağını sanmıyorum. Hem de hiç.

Janna, ven aquí.

Janna, buraya gel.

Janna, no pienses así.

Janna, böyle düşünme.

Pequeño ven aquí, Janna regresó!

Shorty, buraya gel! Janna geri döndü!

Director artístico Janna Pakhomova

Sanat Direktörü Janna Pakhomova

Jenna es mi novia. Me casaré con ella.

Janna benim sevgilim, onunla evleneceğim.

- ¡ Janna!

- Janna.

Una cazadora de agujeros negros es Janna Levin.

Kara Delik avcılarından birisi de Janna Levin.

Janna ¿ te casarías conmigo?

Janna benimle evlenir misin?

Es lo que Janna me dijo.

Janna söyledi.

Si, sólo que se me olvidó lo quejosa que era Janna.

Evet, ama Janna'nın ne mızmız olduğunu unutmuşum.

Científicos como Janna Levin creen que el descubrimiento del baile de los agujeros negros abre todo un camino nuevo para aprender qué hay en su interior, porque su danza no es sólo visible.

Bilim adamı Janna Levin keşfederek inandığı kara deliklerin kendi içlerinde dönerek yeni bir yol açtığıdır bu dönüşler görülenden daha farklı olabilir.

Desde hace muchos años, Janna y sus colegas han estado intentando predecir los sonidos que hacen los agujeros negros al girar unos alrededor de otros. Los cálculos no son aptos para cardíacos.

Son birkaç yıIdır Janna ve çalışma arkadaşları kara deliklerin birbirleri etrafındaki dönmeleri sonucu çıkan sesleri bulabilmek için çalışıyorlar.

Janna quedó impactada porque esta imagen de cómo dos de los cuerpos más pesados del universo se mueven uno en torno al otro tiene un extraño parecido con el modo en que dos de los objetos más ligeros se mueven uno en torno al otro... los diminutos protones y electrones dentro de un átomo.

Janna bu resim üzerine şok oldu evrendeki iki ağır ışıklı nesnelerin nasıI olurda diğerleri gibi çevresinde dönerek hareketleri bu şekilde benzerlik taşıyabilir... küçük atomun proton ve elektronların içinde.

Janna Levin es una física teórica que utiliza complejas simulaciones numéricas para resolver algunos de los problemas más desafiantes de la ciencia.

Janna Levin bilimin en zorlu sorularını cevaplamak için karmaşık simülasyonlar kullanan bir kuramcı.

Mientras el padre de Janna Hunsinger la llevaba a clases de ballet, mi padre me llevaba al desierto a disparar a latas.

Janna Hunsinger'in babası onu bale sınıfına götürken benim babam beni çöle konserve kutusu vurmaya götürürdü.

La hermana de Phoebe, Janna, me invitó.

Phoebe'nin kardeşi Janna beni davet etti.

Janna lo hizo por mí.

Janna bütün işi benim yerime yaptı.

Parece que Janna y el tío de Will, Ralph, tienen mucho en común.

Janna ve Will'in amcası Ralph'in oldukça fazla ortak özellikleri var.

Janna también me contó que Kent Turner tenía su favorita.

Janna ayrıca Kent Turner'ın taraf tuttuğunu söyledi.

- Janna.

- Janna.

También conocido como la cita de Janna Turner.

Diğer adımla Janna Turner'ın kavalyesi.

Y si Pickman traficaba con drogas, tal vez Jana y Raj lo descubrieron, le amenazaron con delatarle, así que los silenció permanentemente.

Ya Pickman uyuşturucu kaçırıyorsa ve belki Janna ve Raj bunu öğrenip onu ele vermekle tehdit ettiler ve o da sonsuza dek onların çenesini kapadı.