Translate.vc / Spanish → Turkish / Karenin
Karenin translate Turkish
110 parallel translation
Es mujer del gran gobernante Alexei Alexandrovitch Karenin.
Kocası büyük devlet adamı Alexei Alexandrovitch Karenin.
- ¿ Karenin vendrá?
- Karenin buraya geliyor mu?
- Pensé que adorabas a Karenin.
- Ama Karenin'i çok sevdiğini sanırdım.
Querido Karenin. ¿ Cómo estás?
Sevgili Karenin. Nasılsın?
- ¿ Quieres quedarte?
- Sen de kalmaz mısın Karenin?
Ana con gusto dejaría todo si te divorciaras de Karenin.
Anna. Karenin'den boşanıp benimle evlenirsen her şeyden seve seve vazgeçerim.
¿ Apuestas por Vronsky, Karenin?
Vronsky'i mi tutuyorsun Karenin?
A. Karenin
A. Karenin
Karenin se niega a darte el divorcio.
Karenin seni boşamayı reddediyor.
¿ Pensaste en algo para cambiar la actitud de Karenin?
Karenin'in tavrını değiştirmek için adım attın mı?
Entiendo a Karenin :
Karenin'i anlıyorum.
Karenin no me deja verlo.
Karenin onu görmeme izin vermiyor.
Quédate en esta casilla en mi lugar. y pisa fuerte sobre ella, no pares hasta que te lo diga.
Benim için bu karenin üzerinde dur ve ayağını vur ona, vurmaya devam et.
Debo encontrar el punto exacto bajo la baldosa que marqué en el vestíbulo.
Salonda işaretlediğim karenin tam olarak altını bulmalıyım.
Joey sabe que falta una foto.
Joey bir karenin eksik olduğunu anladı.
Al principio el cuadrado no sabe qué sucede.
Başta karenin olan biten konusunda hiç bir fikri yoktur.
¿ Qué dijimos sobre la relación... entre dos cuadrados bisecados por líneas... horizontales y verticales?
Bir yatay ve bir dikey çizginin böldüğü iki karenin arasında kalan bölgeye ne ad veriyoruz?
Como ve, las esquinas de un cuadrado perfecto.
Görebileceğin gibi, tam bir karenin köşeleri.
- Yo llegué y me bañé y comencé a trabajar intentando obtener los valores del vector tangencial de alfa C al cuadrado, eso, manteniendo a T, como infinito.
Buraya geldim duş aldıktan sonra çalışmaya başladım. Aslında, Alfa C karenin teğetsel vektör değerlerini türetmeye çalışıyordum. Oysa T'yi sonsuz alıyormuşum.
Llamémosle Karenin.
Ona Karenin diyelim.
- Karenin.
- Karenin.
- Venga, Karenin.
- Hadi Karenin.
Tereza, quédate ahí. ¡ Karenin!
Tereza, orada kal. Karenin!
Karenin.
Karenin.
Lo siento, pero me he llevado a Karenin.
Özür dilerim, ama Karenin'i aldım.
¿ Y Karenin?
Ya Karenin?
Mira, Karenin.
Bak Karenin.
A Karenin le gusta más Mephisto que los perros.
Karenin, Mefisto'yu köpeklere tercih ediyor.
Mira a Karenin.
Karenin'e bak.
Karenin, vamos.
Karenin, buraya gel.
- Vamos, Karenin.
- Hadi Karenin.
Karenin, da gusto volver a verte comer.
Yeniden yediğini görmek çok güzel Karenin.
No tengas miedo, Karenin.
Korkma Karenin.
En un triángulo rectángulo, el cuadrado de la hipotenusa es igual...
Bir üçgene dik olan herhangi bir açı karşı açının tanımladığı karenin fiziksel olarak...
Me gusta ver cosas o imaginarme cosas, y ponerlas en fotogramas.
Bir şeyler görmeyi severim, ya da hayal etmeyi ve onları karenin içine yerleştirmeyi.
La esposa de Karenin?
-... karşılayacağım.
Sí, bueno, debes conocerla.
- Karenin'in eşi olan mı? - Evet, onu tanırsın.
Conozco a Karenin de vista y por su reputación.
Belki Karenin'i görmüş olabilirim.
Karenin, esa horrible Lydia lvanovna.
- Şuraya bak. Karenin. Öbür yanında ise Lydia Rivanof.
No, no la tienes Vronsky.
Karenin öğleden sonra döndü.
Karenin llegó esta tarde. Lo vio en las carreras.
Onu yarışlarda gördüm.
Señor, Madame Karenin tuvo un aborto anoche.
Madam dün gece ağır bir kanama geçirdi. - Aman Tanrım.
Volvamos a Rusia. Karenin te concederá el divorcio.
Karenin boşanmayı kabul eder.
Estoy aquí para decirle que considero la unión en matrimorio con Madame Karenina.
Madam Karenin boşanır boşanmaz onunla evlenmeyi düşündüğümü bilmenizi istiyorum.
se encuentran... en las plazas de arriba... y cómo algunas cosas...
Bak, birbirinden uzak ne kadar çok eşya... yukarıdaki karenin içine sığmış... ve ne kadar azı aşağıdakilerin içinde.
- ¿ Sabes lo que es un Cuadrado Mágico?
- Sihirli Karenin ne olduğunu biliyor musun? Evet.
Los alienígenas estarán fuera de cámara.
Ölü uzaylılar karenin altında kalacak.
Ya que estamos diles que el cuadrado seis no funciona a menos que agregues a una tercera persona.
Hazır yazmışken altıncı karenin işe yaramadığını da belirtir misin?
- Dime que hacer con estos vasos.
- Yere koy... hayali bir karenin her köşesine bir bardak koy.
- Madame Karenina está por allá, creo.
- Madam Karenin şu tarafta.
- Sólo estoy esperando a Karenin.
Karenin'le görüşmeyi bekliyorum.