Translate.vc / Spanish → Turkish / Kettle
Kettle translate Turkish
102 parallel translation
Sr. Blake, le presento a Homer Kettle, mi ayudante.
Bay Blake, size asistanım Homer Kettle'ı tanıştırayım
Monahseetah era hjja de "Caballo Negro", la mas pequena.
Monahseetah Black Kettle'ın en küçük kızıydı Annesi ve babasını vurulurken gördü,..
Al principio sólo parecía una confusión.
Şey, en başta bay Kettle, basit bir karışıklık gibi göründü.
- ¿ Le apetece una, Sr. Kettel?
Size de sunabilir miyim bay Kettle?
El inspector de la aseguradora... cree que tengo una amiguita.
Anlayacağın, Kettle, sigorta müfettişi bir sevgilim olduğunu sanıyor.
Se ha engañado a si mismo.
Siz kendinizi kandırdınız bay Kettle.
¿ Lo haría usted, el Tío Rick? ¿ Por qué no? Vindique cerca del hotel en Kauai
Otelin yakınında lron Kettle denen bir yer var.
Es un lugar Designado el Iron Kettle Donde tienen La playa más bella
Harika bir sahili var ve kumdan büyük kaleler yapıyorlar.
Erik, hijo de Frothgar, se fue a buscar a Hangar... que estaba en la casa de Thorvald... hijo de Gudlief y hermanastro de Thorgier, sacerdote de Ljosa... que fue esposo de Thurunn, madre de Thorkel... que mató a Gudmund, que conocía a Howal... que nació de Geermon, que nació de Erik... que nació de Arval, que nació de Harkem... que mató a Bjortguaard a manos de Gudreed... que nació de Thorkel, hermanastro de Capdetrol... padre de Ingbar que con Isenbert, hija de Hangbard...
Frothgar oğlu Erik Njorl evinden ayrılır Thorvald Nlodvisson'un evinde Yaşlı Hangar'ı aramak için. Gudleif'in oğlu, Thorgier'in üvey kardeşi Ljosa Water rahibi, Thurunn'u eş alan Thorkel Braggart'ın annesi, Güçlü Gudmund'un katili Howal'ı tanıyan, Geernon oğlu, Valdalescli Erikoğlu Arval Gristlebeard oğlu, Harken oğlu Bjortguaard'ı Norveç Sochnadale'de Cudreed'de öldüren Thorkel Long kızı, Kettle-Trout oğlu Harviyoun Half-troll'un üvey oğlu, Cesur Ingbare'in babası Kızgın Hangbard'ın kızı Gottenbergli Isenbert ile...
Veamos si podemos hallar a los granjeros.
Hadi anne ve baba Kettle'ı bulalım.
El Jefe Cheyene, Black Kettle pensó que no se había resistido lo suficiente.
Cheyenne Şefi, Kara Kap yeteri kadar direnmediği için izi koymuş.
Oh, sí. Khaki, kettle, Kipling, Khomeini, Kellog's Born Flakes.
Kedi, kral, Kipling, Kuveyt, Kellogg's, büzel kız.
El agua ya debe estar hirviendo, ¿ no?
Kettle suyu kaynamış olmalı.
El día que tome lecciones de policía con Ma Kettle- -
Ma Kettle'dan polislik dersleri aldığım gün...
No puedo devolverles a su perro, pero el laboratorio está en la calle KettIe, 1113.
"Köpeğinizi ben getiremem, ancak labaratuarı 11-13 Kettle Caddesi, N1.'de."
Les prometo que su camino nos guiará al nido de los comunistas....... y hará parecer a Rosenbergs como mamá y papá Kettle.
O bizi öyle bir komünist yuvasına götürecek ki Rosenberg'ler yanında masum görünecekler.
Terry... mientras haces eso, pega la olla.
Terry... Bunları yaparken, kettle'ı açık tut, biz de kahve içelim.
- Kettle no está.
- Çaydanlığı yeni ısıttım.
Ese es el hervidor.
- Kettle burada.
Llévalos con Black Kettle.
Onları Kara Kazan'a götürün.
Campamento de Black Kettle, Sand Creek, Colorado
Kara Kazan'ın Kampı Sand Creek, Colorado
Black Kettle pide un consejo.
Kara Kazan, görüşmek istiyor.
Black Kettle, tengo el honor de presentarle
Kara Kazan, size Birleşik Devletlerin bayrağını takdim etmek...
Black Kettle visitó a los jóvenes que quedaron buscando los búfalos.
Artık Kara Kazan, geride kalan genç savaşçılara bizon aramaları çağrısını yaptı.
Dog Star había oído que los Long Knives habían devuelto la promesa de paz de Black Kettle.
Köpek Yıldızı, Uzun Bıçakların Kara Kazan'ın barış sözüne nasıl karşılık verdiğini duymuştu.
Margaret Light Shines había seguido al pueblo de Black Kettle en su deambular.
Margaret Işık Parlar, Kara Kazan'ın göçebe hayatı süren halkını izledi.
Campamento de Black Kettle Río Washita
Kara Kazan'ın Kampı Washita Nehri
Ma y Pa Kettle.
Ma ve Pa Kettle.
- ¿ Tienes Kettle One?
- Kettle One var mı?
¿ Quiere bailar, Sr. Kettle?
Dans etmek ister misiniz, Mr. Kettle?
En alusión a mi Kettle, una figura popular de películas del verano de los 40's.
Katıcı Anne'ye bir gönderme. 40'lı yıllardan bir çizgi karakteri.
Me siento como Pa Kettle.
Pa Kettle gibi oldum.
BIENVENIDOS A LA SIMA DEL DIABLO VENGAN A VER QUÉ SE TRAMA
DEVIL'S KETTLE'A HOŞGELDİNİZ GELİN KONUĞUMUZ OLUN
- ¡ Sima del Diablo!
- Devil's Kettle!
Yeso fue Arcén Bajo, el grupo local cuyos integrantes se volvieron héroes en la tragedia de anoche.
Low Shoulder'ı dinledik. Grubun üyeleri dün gece Devil's Kettle'da yaşanan faciada kahraman oldular.
Aumentó el número de muertos en el incendio horroroso que destruyó un club nocturno popular en la Sima del Diablo.
Dün gece Devil's Kettle'da çıkan korkunç yangın bir gece kulübünün yıkılmasına ve birçok insanın ölümüne sebep oldu. - Evet?
"Venimos esta noche para sacrificar el cuerpo de"...
"Bu gece Devil's Kettle'lı..."
"Venimos esta noche a sacrificar el cuerpo de Jennifer, de la Sima".
"Bu gece Devil's Kettle'lı Jennifer'ı kurban etmek için toplandık."
¿ Quién es el hipócrita, ahora?
Kettle Pot denen zenci şimdi kim bakalım?
Calle Kettle.
Kettle Caddesi'nde.
Cada año hay nuevas tendencias en ejercicios, pero no se compran con las Kettle Bells.
Her sene yeni bir yüksek teknoloji ürünü egzersiz aletinin çıktığını biliyorum ama hiçbiri giryalarla kıyaslanamaz.
Kettle aún está caliente.
Su sıcak.
Preparé un poco de té.
Çay istersen, kettle sıcak.
Hay que esperar que la tetera hierva.
Kettle'ın kaynamasını bekleyelim.
Si, enchufes electricos Dogby.
- Evet, bozuk bir priz.. - Kettle...
Me entreno con campanas y mis películas favoritas son'Notorius'y'Blow', por tanto soy, como...
"Kettle Bell" çalışıyorum. En sevdiğim filmler "Kötü Şöhret" ve "Beyaz Şeytan".
llegaron al poblado una manana, temprano, y se djvjrtjeron.
Chivington ve gönüllüleri Bir sabah erkenden Black Kettle'ın köyüne saldırıp,..
¿ Qué tal una vodka con hielo? - ¿ Tienes Kettle One? - Sí.
Votka'ya ne dersin? Çalışıyor.
Calentemos un poco de agua.
Hadi şu kettle'ı açalım.
Edgar Kettle.
İşte Edgar Kettle.
Creo que voy a encender la tetera.
Sanırım şimdi gideceğim ve kettle a su koyacağım.