English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Lise

Lise translate Turkish

4,703 parallel translation
Y entiendo porqué no apoyamos a Chris Brown. Pero, quiero decir, eso realmente importa. ¿ Lo que una pareja de instituto piensa?
Ve şimdi neden Chris Brown'ı desteklemediğimizi anlıyorum ama bir grup lise öğrencisinin düşüncesi gerçekten önemli mi?
Increíble. ¿ Tienen intención de tener niños o solo continuará teniendo esa extraña relación íntima con los alumnos?
- Harika. Çocuk sahibi olmayı düşünüyor musunuz yoksa çocuk yerine lise öğrencileriyle garip derecede yakın ilişkinizi sürdürecek misiniz?
Siempre lo he sido, desde que hice la audición para el instituto.
Her zaman öyle oldum. Şu lise oyunu için denemelere gittiğimden beri.
Es que aquí me he sentido como en el instituto.
Aklıma lise anılarım geldi.
Estudiante de 17 años en su último año de instituto, cuadro de honor, club de coro.
17 yaşında lise öğrencisi, onur listesinde, koroda.
Ella y yo somos amigos desde el primer año de escuela.
Lise 3'ten beri arkadaşız... Biz buraya taşındığımızdan beri.
Es como mi relación fue desde la escuela a una noche en una minivan
İlişkim yaşadığım lise aşkından apayrı birşeye döndü.
Era totalmente asqueroso y necesitaba ser cerrado, pero... toda la diversión que tuve en la escuela fue en ese estúpido almacén.
Tamamiyle iğrençti ve onarılması gerekiyordu. Ama lise yıllarımda eğlenebildiğim tek yer o pis ahırdı.
Tal vez la muerte de Jessica fue una broma de escuela que salió mal.
Belki de ölümü, lise fantezilerinin aşırıya kaçmasındandır.
Un profesor de secundaria llamado Glenn Martin.
Glenn Martin adında bir lise hocası.
Glenn Martin, un profesor de secundaria local, fue hallado asesinado en su casa.
... lise öğretmeni Glenn Martin evinde ölü olarak bulundu.
La preparatoria es como un lugar lleno de minas.
Lise, tam bir mayın arazisi.
Hablando del instituto...
Lise demişken...
Es una profesora de liceo
- O bir lise öğretmeni.
Conoce a Ollie Osnick, el preparatoriano más brillante de Boston y experto en súper héroes.
Ollie Osnick ile tanış, Boston'ın en zeki lise öğrencisi ve tüm bu süper kahraman şeylerinde uzman.
No, es el señor popular mariscal de campo del instituto.
- Hayır, Bay Popüler Lise Oyun Kurucusu.
Chica de 16 años de la secundaria se lanza a una piscina vacía.
16 yaşında lise birinci sınıf öğrencisi boş havuza balıklama atlamış.
¿ La mayoría de los estudiantes de instituto son tan limpios?
Lise son sınıf öğrencilerinin çoğu böyle düzenli midir?
Si hago bien las cuentas terminaste la secundaria a los 20 años.
Eğer doğru hesaplıyorsam, lise sondayken 20 yaşındaymışsın.
Ava está armando un libro de recuerdos del grupo de animadoras de la escuela.
Ava, lise amigo takımı için bir resim albümü hazırlıyormuş.
No secundaria.
Burası lise değil.
Se crió en Lynchburg, Virginia, fue a la Secundaria Lorimer pero abandonó en segundo año luego de eso, no hay nada registrado.
Lynchburg, Virginia'da büyümüş, Lorimer Lisesi'ne gitmiş, lise ikide okulu bırakmış, sonrasıyla ilgili bir kayıt yok.
Esto es como estar en en laboratorio de ciencias otra vez.
Bu lise fen laboratuvarı gibi.
¿ Una obra en la universidad cuenta?
Lise gösterisi sayılır mı?
O sea, por fin he tenido la voluntad de perdonar a Annie por arruinarme mi época del instituto.
Sonunda, lise yıllarımı mahvettiği için Annie'yi affetmek istiyorum.
Espera, ¿ arruiné tu época del instituto?
Senin lise yıllarını mı mahvettim?
Maldición, te perderás probablemente hasta el baile y graduación en el instituto.
Kahretsin, muhtemelen baloyu kaçıracaksın. Ve lise mezuniyetini.
Escucha, no pretendo intimidarte, pero jugaba un poco al básquetbol en el instituto.
Gözünüzü korkutmak istemem ama lise takımında oynamışlığım var.
- Sí, ¿ cómo cuales? - Como la vez que te emborrachaste y... y luego... mataste aquellos chicos que iban al baile de graduación.
- Aynı yolda sarhoş olup lise balosuna giden çocukları öldürdüğün zamanki gibi.
Pequeña, el instituto es el instituto.
Bebeğim, lise lisedir.
Hombre, no me habían hecho sangrar la nariz desde.... Cada día de instituto.
Lise günlerimden beri burnum kanamamıştı.
Este es de mi baile de segundo.
Bu da lise balosundan.
Anillo de preparatoria.
Lise dönem yüzüğü.
Es una manera un poco solitaria de pasar tus días de secundaria.
Bu lise günlerini geçirmenin kasvetli bir yolu.
Deberías enmarcar el título y ponerlo al lado de tu diploma de la univer... Al lado de tu diploma del inst...
Bu anın fotoğrafını çekmeli ve üniversite diplomanın yanı- -... lise diplomanın yanı- -
Tenemos varios temas para asesorar a estudiantes secundarios.
Aslında lise öğrencilerinin ihtiyaç duyduğu dersler hakkında geniş bir yelpazemiz var. Listeye bir göz atın.
Los estudiantes de secundaria suelen encontrarse en su primera relación.
Lise öğrencileri ilk ilişkilerini genellikle son sınıfta yaşar.
Después de todo, habían pasado varios años desde que los dos colegiales tuvieron algo íntimo.
Sonuçta iki lise son öğrencisinin yakınlaşmasının üzerinden çok sene geçmişti. - Bizimle kan bağın bile olmayabilir.
Porque no tienes un diploma de secundaria.
Çünkü lise mezunu değilmişsin.
Tenemos la política estricta de exigir que todos tengan ese diploma, más allá de que Ron nunca se haya graduado.
Ve Ron lise mezunu olmadığından burada çalışacak herkesin lise mezunu olmasına dair çok sıkı bir politika izliyoruz.
Ahí fue cuando Maeby cursó el último año de secundaria por tercera vez, y luego una cuarta.
... Maeby lise son sınıfı üç defa okudu. Sonra da dördüncü defa.
Esta estudiante de secundaria tenía tres trabajos.
Bu lise son öğrencisi üç farklı işte çalışıyordu.
Solo soy un estudiante sénior.
Sıradan bir lise son öğrencisiyim.
¿ Un señor?
- Lise son mu?
Uno de la escuela se masturbó en tu pierna, no es amor, Chanel.
Bir lise arkadaşımızın bacağına boşalmış olması aşk sayılmaz Chanel.
Después de todo, ¿ cuántos estudiantes pueden presumir de ser nombrados... Vice Presidente de detalles prismáticos... en un cristal de tazas de cristal?
Hem kaç tane lise öğrencisi kristal bir dünyadaki kristallerin prizmatik ilişkilerinden sorumlu başkan yardımcısı olduğunu söyleyebilir ki?
Disfruta la gira de la reunión del instituto.
Lise buluşma turunun tadını çıkar.
Mi hermana me vio besar a un tipo y lo rastreó por Google hasta el anuario de la secundaria.
Kız kardeşim birini öptüğümü görürse, lise yıllığına varıncaya kadar Google'da adını araştırır.
Otro intento fallido de ir a un baile de preparatoria.
Yine başka bir başarısız lise dansına katılma girişimi daha.
¿ Por qué te importa tanto un baile de preparatoria?
Lise dansına neden bu kadar önem veriyorsun?
- Lise...
- Lisa

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]