Translate.vc / Spanish → Turkish / Mango
Mango translate Turkish
1,199 parallel translation
¿ Quieres un poco de mango?
Biraz mango ister misin?
Mango.
Mango.
¿ No te gustaban más los mangos?
En çok mango sevdiğini sanıyordum.
Espero que tu mango esté maduro.
Umarım mango ham değil.
Así que un día Mongo se sale de su Jaula...
Bir gün Mango Kafesi'nden kaçtı. Ne onu kafeste mi tutuyorlar?
No hay huellas en el mango y cualquier otra en la hoja, fue borrada.
Herhangi bir parmak izi yok bıçak sanki orada silinmiş.
Tú tienes la sartén por el mango.
idamı sen yönetiyorsun, değil mi?
Pero también nos ha dicho que raspó la sangre seca del mango del arpón.
Ama bize kanı kancanın sapında bulduğunuzu da söylediniz.
Voy a hacerte un rico e innombrable horror del más allá con salsa de mango.
Morbo, senin için kimselerin bilmediği dehşet acılı baharatlı mango yapacağım.
Cilantro, salsa de mango, vinagreta de frambuesa.
Kişniş, mango salsa, frambuaz salata sosu.
Jorge, pero la obra es un amasijo, y encima no vemos un mango.
Jorge, bu oyun çok yoğun, ama biz bir kuruş bile alamadık.
¨ Pagar un mango a la entrada, quedarte dormido, y con un sue ¤ o te solucionan la vida?
Ucuz bir bilet alıp, uykuya dalıp... tüm dertlerini bir rüyayla çözmeyi mi?
Cuesta más de lo que debes al catálogo de Key.
Senin Mango'ya olan borcundan daha fazla eder o.
Sí. ¿ Un mango negro con una camiseta roja?
- Tutma yeri siyah, üstü de kırmızı mı?
Tiene un mango negro con una camiseta roja.
Tutma yeri siyah, üst tarafı ise kırmızı?
Si la subastara, le darían de veinte a treinta mil dólares pero en el mango alguien talló "Homero es lo máximo".
Açık artırmada 20,000 ila 30,000 dolar arasında para eder diye tahmin ediyorum tutma yerindeki birisinin kazıdığı "Homer harikadır." yazısı dışında.
Whisky. Y un margarita de mango.
Buzlu skoç ve mango margarita.
- "El mango".
- Mızrak.
Consigue 4 cangrejos mefistofélicos el corazón de una alcachofa dos mangos maduros hembras 12 gotas de lluvia de medianoche las plumas de un gallo negro los ojos de dos bacalaos hervidos y finalmente las cenizas de su fotografía quemada.
Dört adet şişman Mephistophelean yengeci bul, bir adet Artichoke bitkisi kalbi, iki taze dişi mango, on iki damla geceyarısı yağmuru... bir siyah horoz tüyü. İki kaynamış kedi balığının gözleri. ıyy! Son olarak da, yaktığın bir fotoğrafının küllerini hepsinin üzerine serp.
Io cerca que tiene que estar a la víctima... la vibración en la mano y en el mango mientras la hoja le da al hueso.
Titreyen ellerin ve kemiğine dayadığın bıçakla kurbanına ne kadar yakın olman gerektiğini düşün.
Tenemos la sartén por el mango.
Hepsi birebir aynı. Çok iyi konumlanmış durumdayız.
Sí, y el tuyo tiene un mango muy chulo.
Evet, hem seninkinin sapı çok güzel.
Los alicates son los del mango rojo.
Kerpeten kırmızı tutacakları olan.
Compramos, vendemos, son 200 lucas de diferencia, como vos decís... el 30 % para mí sin poner un mango.
Alacağız, satacağız ve söylediğin gibi 200 bin dolar kârımız olacak. Yüzde 30 benim payım. Tek sent bile riski olmadan.
¡ Mira eso! Fue golpeada por el mango del cuchillo.
Kıza bıçağın sapıyla vurdu.
Por suerte era el mango.
Allah'tan bıçağın sapıydı.
Es un chutney de mango que hice con mis propias manos.
Kendi ellerimle yaptığım acı mango sosu.
No, en la dirección del mango.
Hayır, tutacağa doğru kaldır.
Le di con el mango.
Bacağımdan savurdum.
¿ De los plátanos?
Muzdan mı? Mango'dan mı?
... que están en nuestras manos, que volvemos a tener la sartén por el mango.
Öyle ki onlar bizim elimizde, Ve de biz yine lideriz!
Se callo de un árbol de mango y se golpeo la cabeza con las raíces.
Sanırım senin öğrettiklerinde de bunları duyuyorum. - Yaşa! ?
¡ De cada rama cuelgan 100 mangos!
Her şube 100'lük mango topladı!
¿ Arrancaste los mangos o los contaste?
mango koparıp veya sayılıyor mu?
Mango Monstruo.
Canavar Mango.
Él te cantaría ŽŽSubmarino AmarilloŽŽ a gritos sólo para hacerte reír. Él apartaba el mango de su cóctel de frutas para dártelo.
Sadece seni güldürmek içim nefesinin sonuna kadar "Yeşil Denizaltı" şarkısını söylerdi veya meyva salatasındaki mangoları senin için ayırırdı.
Él tiene el mango, tú tienes el filo.
O bıçağı tutuyor ve sen bıçağın ucundasın.
"Cereza del Jubileo" "Mango Tango" o "Disparando a las estrellas"... las "Almendras Jamonka" tambien son buenas.
"Vişneli Jübile" "Mango Tango" veya "Göktaşları Mönüsü"? "Bademli Jamonka" da iyi.
El cigarrillo colgándole de la boca, el pelo encima de la cara, sudando, subiendo y bajando por el mango de la guitarra, con ese increíble y estridente tono.
Sigara ağzında sallanıyor, saçları öne dökmüş ; şıpır şıpır terliyor... Perdeler üzerinde bir aşağı bir yukarı gidip geliyor. İnanılmaz tiz bir çığlık sesi çıkartıyor.
Hay un motivo en el mango.
Sapında bir motif var.
El martillo debe tener la forma de martillo un mango largo y liso que conecta con una cabeza roma.
Normalde çekiç kemiği, çekiç şeklindedir. Uzun, düz bir sap, küt bir başlığa bağlıdır.
Para comprobar si el cuero del mango coincide con el cuero del objeto usado para violar a su esposa.
Sopalarınızın derisiyle karınıza tecavüz ederken kullanılan aletteki derinin aynı olup olmadığını görmek için.
Diamond no se sentira mejor hasta que este bebiendo una margarita de mango y nadando desnuda con su dulce.
Diamond margarita içmeden kendini iyi hissedemez, ve yanında da biraz şeker iyi giderdi.
Nosotras tenemos la sartén por el mango.
Kartlar bizim elimizde.
Nunca me doy cuenta. ¿ Cómo se sabe si un mango está maduro o no?
Biliyor musunuz, hiç anlayamam bu mango ekşi mi değil mi?
I'he visto hacer malabares. I'tengo un mango muy bien en lo que no debe hacer.
Bu işleri nasıl halledeceğimi biliyorum.
¿ Las iniciales de algún nombre en el mango?
Belki bir çocuk kabzasına baş harflerini kazımıştır?
También tengo un mosquete auténtico de la Revolución un Colt.45 con mango de nácar y una Luger de la Primera Guerra Mundial.
Ayrıca hakiki bir Revolutionary tüfeğim 45'lik bir Colt'um ve l. Dünya Savaşı'ndan kalma bir Lugar'ım.
Sí, bueno en ese caso, tomaré pez gato al Cajún sobre tallarines tailandeses y la... salsa de papaya y mango a un lado.
Madem öyle ben tai erişteli kedi balığı kızartması ve... Acılı papaya mangosu istiyorum.
Es pequeño, con el mango corto.
Kısa saplı küçük tırmık.
y tu tienes el poder para hacerlo.
Mango ağacından düştü ve kafasını köklere vurdu.