English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Marquis

Marquis translate Turkish

254 parallel translation
Los jardines del Palacio Real que el duque de Orleans, por odio al Rey, su primo, permite que se utilicen como lugar de intrigas rebeldes contra el Rey.
Palais Kraliyet Bahçeleri, Duc D'Orleans'ın kuzeni Kral'a duyduğu kinden dolayı Kral aleyhinde isyan konuşmalarının yapıldığı bir yer olarak kullanıldı. Birleşik Devletler elçisi Thomas Jefferson ve Marquis de Lafayette.
Y me encantaba el cantar de los vaqueros en la finca de su tío el marqués.
Amcan Marquis'in çiftliğinde ki kovboyların şarkılarını seviyorum.
Estamos en eI hotel Marquis.
Marquis Oteli'nde kalıyoruz.
- hotel Marquis.
- Marquis Oteli'nde.
¡ Marqués Capperoni, ¡ qué gusto verlo!
- Marquis Capperoni, Sizi görmek ne güzel!
Firmado, Marqués André de Lage, Barón de Fienna,
İmza, Marquis Andre de Lage, Baron de Fienna,
Soy el Marqués de Lage, gobernador de esta isla paradisíaca, que tiene en usted su más exquisita flor.
Marquis de Lage, bu cennet adanın valisi. - Sizin gelişinizle daha da güzelleşen.
- Soy el Marqués Riccardo...
- Ben Marquis Riccardo...
Mi querido Marqués, estás quebrado.
Sevgili Marquis, meteliksizsin.
- El Marqués lo confirma.
- Marquis bunu doğruladı.
El Marqués me pidió que le dijera... que se quedó en la ciudad por negocios.
Marquis size söylememi istedi ; şehirde işleri yoğunmuş.
Ha sido sustituido por el marqués Guicciardini Guidi, que monta el caballo no. 22.
Onun yerine 22 numaralı atla Marquis Guicciardini Guidi gelecek.
EL MARQUÉS ROSTELLI LE INVITA A UN BAILE
MARQUIS ROSTELLI 27 EYLÜLDE SARAYINDA VERECEĞİ
Una invitación del Marqués Rostelli.
- Marquis Rostelli'den bir davet.
Te veo el alma satisfecha, todo te divierte y nada te inquieta.
" Sevgili Marquis, ne kadar da müteşekkirsin. Her şeyden mutlu oluyorsun, neşenin bozulmasına izin vermezsin
- ¡ No tengo mamá!
" Neler oluyor, Marquis?
¿ Conoces al Marqués de Sade?
Marquis de Sade'ı bilir misin?
Pasional, pero en el sentido de su distinguido Marqués de Sade.
Tutku ama sadece Marquis de Sade'a uyan bir tarzda.
Las obras completas del Marqués de Sade.
Marquis de Sade'ın Toplu Eserleri.
La palabra "sadismo" proviene del Marqués de Sade.
"Sadizm" kelimesi de Marquis de Sade'dan geliyor.
Durante la Segunda Guerra Mundial, luchó con la resistencia alemana actuando como enlace con el Marquis francés.
İkinci Dünya Savaşı sırasında, Fransız Markisi ile işbirliğinde gibi davranarak Hollanda direnişi ile uğraştı.
¿ Qué piensas Marques?
Marquis'ye gitmeye ne dersin?
Al final del período, y después de el asesoramiento del marqués Kido, Hirohito invitó al Ministro de guerra, Tojo, para formar gobierno.
Vakit dolduğunda İmparator Hirohito, Marquis Kido'nun önerisiyle savaş bakanı General Tojo'ya hükümet kurma görevini verdi.
Incluso - preguntó el marqués Kido y él respondió :
Bu konuyu bizzat Marquis Kido'ya sorduğumda bana şöyle cevap verdi :
Está de caza con el Marqués de Villeneuve.
Marquis de Villeneuve ile ava çıktılar.
Podría haber diseñado el libro de colorear del marqués de Sade.
Marquis de Sade boyama kitabı tasarlayabilirmiş.
- Es el Marqués de Sade.
- Sadizmin babası, Marquis de Sade.
Si Como el Marques de Sade.
Marquis De Sade de öyle.
Si pudieras matar diez Marques Nagasaki, El Barón Shinkawa..
On kişiyi öldürebilirsek Marquis Nagasaki, Baron Shinkawa- -
Del Marqués d'Angerville.
Marquis d'Angerville.
Tuve la visión... la certeza, de que ella había matado a Cadignan.
Bir şey gördüm. Marquis De Cadignan'ı öldürmüş olduğuna dair bir şey.
Saben, niños después de pasar la noche deslizándome en el cieno de mi espeluznante cripta sigo un consejo del Marqués de Sade.
Biliyorsunuz, çocuklar. Tüyler ürpertici mahzenimin iğrenç çamurlarında sürünmekle geçirdiğim bir gecenin sonrasında... Marquis de Sade'dan bir tüyo aldım.
¿ Recuerdas al marqués de Andervilliers?
Marquis d'Andervilliers'yi hatırlıyor musun?
En aquel tiempo, ella deseaba... que el marqués diera otro gran baile.
Vakti gelince, Marquis d'Andervillies'nin bir balo daha vereceğini ümit ediyordu.
El extraño Marqués de Sade, amigo.
Nadir bulunan Marquis de Sade dostum.
Extraño Marqués de Sade.
Nadir bulunan Marquis de Sade.
Igualmente, Monsieur le Marquis.
Ben de öyle Mösyö Marki.
Ya ha oído la respuesta, Monsieur le Marquis.
- Cevabı duydunuz Mösyö Marki. - Efendim,
- ¿ En serio? ¿ Has oído hablar alguna vez del Marqués de Sade?
- Marquis de Sade'ı duydunuz mu?
- Ya sabes. Marqués de Sade, juegos de cuero, fines de semana de diversión... las correas bajo tu ropa.
Marquis de Sade, deri oyunları, eğlenceli hafta sonları kıyafetinin altındaki iç çamaşırı.
Tienes una suite en el Marquis bajo el nombre de Renquist.
Renquist adına Marquis Hotel'de bir süitin var.
En exactamente una hora, ve al Hotel Marquis.
Tam bir saat sonra Marquis Oteline git.
Y ni hablar de usar la suite del Marquis.
Marquis'deki süiti kullanacak kadar çılgın olabileceğine inanamıyorum.
El viejo carruaje bloquea el camino a un gran noble, el marqués de Praille.
Eski at arabası büyük bir asilzadenin Marquis de Praille'in yolunu kapatır.
Sabiendo que no son más que plebeyas, el Marqués conspira.
Sıradan insanlar olduklarını öğrenince, Marquis'in aklına bir oyun gelir.
Inflamado por la belleza virginal de Henriette, el marqués ordena a La Fieur que la rapte a la primera ocasión.
Henriette'in eşsiz güzelliğinden kavrulan Marquis, La Fleur'a her ne pahasına olursa olsun kızı kaçırmasını emreder.
El crepúsculo.
Marquis de Praille'in sarayında şölen.
El Marqués no temía que criticasen sus disolutas orgías, seguro de sus privilegios aristocráticos.
Marquis uçarı partilerine ilişkin eleştirilerden korkmaz. Aristokratik ayrıcalıklarından emindir.
Marquis, Jefe de Gendarmería.
Marqui, jandarma yüzbaşısı.
¡ Marquis!
Marquis!
¿ No sabes nada sobre el Marqués de Sade en absoluto?
Marquis de Sade hakkında hiçbir şey bilmiyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]