Translate.vc / Spanish → Turkish / Maryann
Maryann translate Turkish
160 parallel translation
- Gracias, Marianne.
- Bu harika bir şey, teşekkürler, Maryann.
- Marianne, ve tú.
- Şey, Maryann, sen git.
Buenas tardes, MaryAnn. Hola, papá.
İyi günler Marry Ann
- ¿ Besa Maryann tan bien como yo?
- Maryann de benim kadar iyi öpüşüyor mu?
Si quieres hablar de lo que siempre estás hablando Maryann puede quedarse.
Konuşmak istediğin şey, her zaman konuştuğun şey ise Mary Ann kalabilir.
Esa gente de ahí afuera quizás no les crea a ti y a Maryann.
Dışarıdaki o insanlar sana ve Mary Ann'e inanmayabilirler.
¿ Y esos moteles en los que tú y Maryann se registran como padre e hija?
Ya o otellere ne diyeceksin? Mary Ann'le birlikte baba-kız olarak kaydolduğunuz otellere?
Y uno de esos empleados podría reconocer a Maryann y a ti también si ella te acusara.
Ve resepsiyonistlerden biri Mary Ann'i tanıyabilir... Ve seni de... Gözler üzerine çevrilecek olursa.
La Sra. Edna Brown y la Srta. Maryann Cobb.
Bayan Edna Brown ve Mary Ann Cobb.
Maryann era soprano. Tina es contralto.
Mary Ann bir sopranoymuş, Tina ise kontralto.
- Y se pregunta cómo sabía que iba a necesitar un nuevo arreglo una semana antes de que Maryann muriera, ¿ verdad?
Ve siz de Mary Ann ölmeden bir hafta önce yeni bir aranjmana ihtiyaç duyacağımı... nasıl bildiğimi merak ettiniz, değil mi?
Lo sabía porque sabía que iba a cambiar a Maryann por Tina.
Biliyordum, çünkü Mary Ann'in yerine Tina'yı getireceğimi biliyordum.
John y Marianne nunca la cuidan, su padre y su nueva esposa.
Çünkü John ve Maryann hiç almıyorlar. - Onlar da kim? - Babası ve yeni karısı.
- Soy Maryann.
- Adım Mary Anne.
Creen que Jimmy estará amando a MaryAnn en su última noche juntos?
Sizce birlikte son gecelerinde Jimmy, MaryAnn'i seviyor mudur?
Podrías aprender mucho de él, Maryann.
Bart'tan çok şey öğrenebilirsin, Maryann.
- Maryann es mejor.
- Maryann daha iyi.
¿ Eres la de la hierba?
Sen otçu Maryann misin?
No soy la de la hierba.
Otçu Maryann değilim.
Era excitante de una manera virginal, no seductora.
O bakire MaryAnn'nin canlanmış hali gibiydi.
¿ A quién prefieres, a Maryann o a Ginger?
Hangisini daha çok seversin? Mary Ann'i mi, Ginger'ı mı?
Oh, Maryann.
Oh, Maryann.
Esta Maryann, cantando esa RB musica sexual. Oh, uh, uh, uh, Maryann. Oh.
O seksi RB müziğini seslendiren Maryann.
Maryann!
Maryann. Maryann!
Ahora, Maryann.
Şimdi, Maryann.
Esa es Mary Ann, Linda y Jean.
Maryann, Linda ve Jean.
Maryann Costello, abogado de la Commonwealth.
Maryann Costello, Eyalet dava vekili.
Mi nombre es Maryann. Forrester.
Adım Maryann Forrester.
Buscaba a Maryann.
Maryann'i arıyordum.
Maryann... no me dijo... que tuviera un... Un novio.
Maryann bana bir sevgilisi olduğundan bahsetmemişti.
Cuando Maryann me encontró yo estaba... Digamos, estaba mucho peor que tú.
Maryann beni bulduğu zaman kısaca şöyle diyeyim, seninkinden daha kötü bir durumdaydım.
Maryann, este es mi amigo Sam.
Maryann, bu arkadaşım Sam.
Sam, esta es Maryann.
Sam, bu da Maryann.
Maryann dice que si quieres algo, no esperas que llegue a tí.
Maryann "Eğer bir şeyi istiyorsan, onun sana gelmesini beklememelisin." diyor.
- Hazme un favor, no me cites a Maryann.
- Bana bir iylik yap ve Maryann'den alıntı yapma.
Maryann.
Maryann.
Sra. Thornton, soy Maryann Forrester.
Bayan Thornton. Ben Maryann Forester.
Veré si Maryann está disponible.
Maryann uygun mu, bakayım.
Maryann todavía duerme.
Maryann uyuyor.
¿ Has alguna vez con Maryann?
Hiç Maryann'le...?
Maryann dijo que venía y sólo quería verte.
Maryann geçerken seni görmek istediğini söyledi.
De acuerdo el día que nos conocimos, ¿ recuerdas que te dije que estaba peor que cuando Maryann me encontró?
Tamam. Tanıştığımız gün hatırlarsan Maryann beni bulduğunda hâlimin senden kötü olduğunu söylemiştim.
¿ Sabes que he estado viviendo en la casa de Maryann las últimas dos semanas?
Birkaç haftadır Maryann'de kaldığımı biliyorsun, değil mi?
Sookie, ella es Maryann.
Sookie, Maryann.
Maryann, ella es Sookie.
Maryann, Sookie.
Maldición, Maryann, este es mi bar, esta es mi gente. ¡ Este es mi pueblo!
Kahretsin, Maryann, burası benim barım, bunlar benim insanlarım. Burası benim kasabam.
¿ Maryann te dijo eso?
Maryann mi söyledi bunu?
¿ Qué sucede entre Maryann y tú?
Maryann'le ne alıp veremediğin var senin?
- Maryann, ¿ por qué te odia Sam?
Maryann, Sam senden neden nefret ediyor?
Eso de apuesto está bien, Maryann.
Tatlı olması güzel Marianne ama sana işletmeci bir adam lazım.
Eso de apuesto está bien, Maryann.
Çok tatlı biri.