English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Merle

Merle translate Turkish

295 parallel translation
Merle, tú y Harry por ahí, Junior, por el otro lado.
Merle, sen ve Harry şu taraftan, Junior sen de diğer taraftan git.
Dave, busca a Merle.
Dave. Dave, Merle'yi bul.
Los tenemos, Merle.
Onları ele geçirmeliyiz, Merle.
Merle, refuerza la cinta entre esos vagones.
Merle, bandoyu şu vagon koltuklarının arasına bir yere yerleştir.
¿ Conoció bien a Merle en la universidad?
Merle'yi okuldan iyi tanır mıydınız?
Merle y yo nos casamos mañana.
Merle ve ben yarın evleniyoruz.
Si fuera otra persona y no Merle, estaría muerto de miedo.
Merle'den başkası olsa... korkudan kaskatı kesilirdim.
Merle, he estado recapacitando.
Merle, muhasebe yapıyordum da.
- No es buena idea, Merle.
- Boşuna Merle.
Así es exactamente como me siento, Merle, como otra persona.
Ben de öyle hissediyorum Merle, bambaşka biri gibi.
Eso es muy fuerte, Merle.
Bu çok ağır bir söz Merle.
Lo siento, Merle.
Üzgünüm Merle.
Podrías... decorar este piso. Lo necesita, Merle.
Bu daireyi... yeniden dekore edebilirsin.
Adiós, Merle.
Hoşçakal Merle.
Así que me senté y hablé de Merle.
Ben de oturdum ve Merle hakkında konuştum.
¿ Quiere decir que Gil fue a por mí para fastidiar a Merle?
Yani Gil, Merle'ye nispet olsun diye mi benim peşime düştü?
No me contaste lo de Merle Kittredge y tú en la universidad.
Merle Kittredge'le üniversite günlerinizden söz etmedin.
- Supongo que volverás con Merle.
- Herhalde Merle'ye döneceksin.
Vuelves con Merle Kittredge, ¿ verdad?
Merle Kittredge'e dön, olur mu?
¡ No estoy loco, Merle!
Ben deli değilim Merle!
- Srta. Chivata, Merle Kittredge.
- Bayan İftiracı, Merle Kittredge.
- Bien. ¿ Cómo está Merle?
- Güzel. Merle nasıl?
- Recuerdas a Merle, ¿ verdad? - Hola, mama.
- Merle'i hatırladın mı?
Conoces a Merle. Estaba conmigo en Las Vegas.
Merle'i tanıyorsun, birlikte Vegas'daydık.
No conozco a Merle, no sé qué hace, ni de qué vive.
Bu Merle denen adamı tanımıyorum. Ne iş yapar, neyle geçinir bilmiyorum.
Merle, te presento a mi cuñada Diana.
Merle, görümcem, Deanna ile tanışmış mıydın?
Por supuesto que sí, Merle pero no olvide que se acercan las elecciones.
Tabi ki var, Merle, ama sizin seçimlerin de yaklaştığını unutma.
- Recuerdas a Merle, ¿ verdad?
- Merle'i hatırladın mı?
Vamos, Merle, ella nos espera
Hadi, Merle, Bizi bekliyor.
Hemos estado muy excitadas toda la semana yo y Merle.
Bütün bir haftadır bunun için çok heyecanlıyız... ben ve Merle.
Oh, Merle, soy tan feliz
Oh, Merle, çok mutluyum.
¿ Te acuerdas de lo que pasó con ese tal Merle?
Merle denen adamla olanları anımsıyor musun?
- Merle...
- Merle...
Es un policía del condado.
Merle bir ilçe polisi.
- No es verdad.
- Merle, yapma.
- Merle.
- Merle.
Merle, eres tan buena en este tipo de cosas, que haces que enfurezca.
Merle, bu tarz konularda o kadar iyisin ki asabım bozuluyor.
- Muchas gracias, Merle.
- Teşekkürler Merle.
Hasta pronto, Merle.
Görüşürüz Merle.
Hola, Merle.
- Kalk üstümden.
Mira, Jackie, Merle dice que tú simulas que no te importa, pero sí te importa y Debbie puede recibir ayuda.
Ama hayır derdin. Bak Jackie, Merle bir şey yokmuş gibi davrandığını söylüyor ama bir şeyler var ve Debbie'ye yardım edilebilir.
Estamos esperándote. Lo siento, Merle.
Üzgünüm Merle, Konsantre olamıyorum.
- Yo soy Merle Johnson.
- Ben Merle Johnson'ım.
- ¿ Te acuerdas de Merle?
- Merle'i hatırladın mı?
Ya conoces a Merle, estaba conmigo en Las Vegas.
Merle'i tanıyorsun, birlikte Vegas'daydık.
No conozco a ese Merle.
Bu Merle denen adamı tanımıyorum.
Merle, ya conoces a mi cuñada, Deanna.
Merle, görümcem, Deanna ile tanışmış mıydın?
¡ Vamos allá, Merle!
Çal, Merle!
El padre Carmelo, nuestro capellán.
- Ben Merle Johnson'ım.
Todo me deprime, Merle.
Her şey moralimi bozuyor Merle.
Hola, Graham.
- Merhaba Merle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]