Translate.vc / Spanish → Turkish / Merry
Merry translate Turkish
292 parallel translation
Pusimos "Merry Oldsmobile" en el cancionero.
İlahi kitabına "Merry Oldsmobile" i nasıl sokmuştuk?
Y encima del bar, sentada en un barco salvavidas... estaba la rubia más bella... llevando un traje de viuda feliz.
Barın tepesindeki filikada da Merry Widow kıyafeti giyen çok güzel, sarışın bir bayan oturuyordu.
Y el hombre del barco sacó un acordeón de su bolsillo... y tocó... "El vals de la viuda feliz."
Gemideki bir adam cebinden akordeon çıkarttı ve Merry Widow valsini çalmaya başladı.
No, ya sé lo que es, es " La Viuda...
Hayır Charlie Dayı. Ne olduğunu biliyorum. O Merry.
George Merry, señor.
George Merry, efendim.
Es hora de que aprendas, George Merry, quién es el capitán en esta empresa comercial.
Bu ticari yolculukta kaptanın kim olduğunu öğrenme vaktin geldi George Merry.
¿ Está claro, George Merry?
Anlaşıldı mı, George Merry?
¿ Está claro, George Merry?
Merak etme az kaldı, George Merry.
Merry, pedazo de idiota, ¿ me oyes?
Merry, seni salak, beni duyuyor musun?
Escuche, Sr. Smollett. Tiene una hora para mandar un barco a tierra con el mapa de Flint y rendirse al Sr. Merry.
Size gelince Bay Smollett, size Flint'in haritasıyla birlikte bir sandalı kıyıya gönderip, Bay Merry'e teslim olmanız için bir saat veriyorum.
Te obedeceré, John, pero hablaré en consejo abierto para que le des a George Merry otra oportunidad.
Emirlerine uyarım John, ama açık olarak istiyorum ki George Merry'e bir şans daha ver.
Y ahora a ver qué dice el Sr. Merry. ¿ Voy a tener que soportar más atrevimientos?
Eğer bana bağlılık yemini ederse, Bay Merry'i serbest bırakırım.
Ya basta, George Merry.
Sakin ol, George Merry.
Coge eso, George Merry, y rómpelo.
Bunu al, George Merry, ve yırt.
O te aseguro que te daré lo que le di a George Merry.
Şimdi sandalı iteceksin yoksa George Merry'nin başına gelenler, senin de başına gelir!
- Alférez Merry.
- Neşeli sancak?
¿ Contento, Merry?
Pekala bay neşeli.
Busque a los Sargentos Merry, Deal y Barrett.
Çavuş Merry, Deal ve Barrett'ı bul.
¡ Sargento Merry, preséntese al Coronel!
Çavuş Merry, albaya rapor vereceksin!
Le dirá al dueño del bar Antler que presente una reclamación al pagador, que hará las deducciones correspondientes de los salarios de los sargentos Merry, Deal y Barrett.
Antler Bar'ın sahibine söyle mutemede taleplerini iletsin, o da, Çavuş Merry, Deal ve Barret'ın maaş hesaplarından ilgili, kesintileri yapsın.
¿ Tiene algo que decir en su defensa, Sargento Merry?
Kendi adına söyleyecek bir şeyin mi var, Çavuş Merry?
- Sargento Merry.
- Çavuş Merry.
Sargento Merry, reunirá un destacamento para actuar como guarnición en Medicine Bend.
Çavuş Merry, Medicine Bend garnizonu olarak görev yapacak yeni bir müfreze oluşturacaksın.
- ¡ Sargento Merry!
- Çavuş Merry!
Esta victoria fue posible por el heroísmo extraordinario y la dedicación al deber de los Sargentos Michael Merry, Charles Deal y Lawrence Barrett de esta unidad, y un civil llamado Jonah Williams, ahora recluta,
Bu zaferi mümkün kılanlar, gösterdikleri olağanüstü kahramanlık ve göreve adanmışlıklarıyla Bu birlikten Çavuşlar Michael Merry, Charles Deal ve Lawrence Barrett ile Jonah Williams adındaki sivildir. Jonah Williams, bundan böyle erdir
Merry Christmas, mister Barran.
Mutlu Noeller Mr. Barran.
Los amigos de Robin Hood Una vara usan
# # And the merry men of Robin Hood they used a quarterstaff
Diles a todos que te mudas quizás para vivir en Buckleberry con tus primos Pippin y Merry.
Herkese Buckleberry'ye... kuzenlerin Pippin ve Merry'nin yanına taşınacağını söyle.
Y Merry y Pippin insistieron en ir con nosotros hasta Bree.
Merry ve Pippin de eğlence olsun diye Bree'ye kadar bizimle gelmek için ısrar ettiler.
Pippin y Merry, síganlo.
Sonra da Pippin ve Merry.
¡ Guarda a Pippin y Merry incluso si no encuentras a Frodo!
Frodo'yu bulamasan bile Merry ve Pippin'in peşinden gidip onları koru.
Pippin y Merry pueden estar muertos.
Pippin ve Merry ölmüş olabilirler.
¿ Y dejar a Merry y Pippin?
Ama Merry ve Pippin'i bırakacak mıyız?
A esos Guardianes que ustedes siguieron los guiaba el sobrino de Theoden, Eomer.
İzlediğiniz atlılar, Merry ve Pippin'i kurtaranlar... Theoden'in yeğeni Eomer'in yönetimindeydi.
Más datos y noticias con Bob Merry, a las once. Estás oyendo KNOX, el sonido del sur de Texas, patrocinado por Cubiertas de pared Comerciales.
Sizlere daha birçok haberim var, beni dinlemeye devam edin Saat 11'de spikeriniz ben Bob Merry, Güney Texas'ın sesi Radyo Knox'ta yeniden sizlerle birlikteyim.
Merry christmas, katie.
Mutlu noeller, Katie.
Seguramente no otra interpretación totalmente inesperado de "God Rest Ye Merry Señor Blackadder"?
Elbette ki, "Tanrı sana huzur versin Bay Blackadder" ın tamamıyla beklenmeyen bir yorumuyla değil umarım.
* We wish you A Merry Christmas *
Sizlere iyi Noel'ler dileriz!
* We wish you A merry Christmas *
Sizlere mutlu Noel'ler ve yeni yıl dileriz!
¿ Qué vas a hacer tú, George Merry?
Cevabın bu mu, evlat?
Disculpeme capitán, está olvidando algunas reglas.
Gel bakalım, delikanlı. Sen kim oluyorsun, George Merry?
George Merry, miserable hijo de puta!
Sebebini anlamaya başladım. Bir de bu çocuk var.
Te lo advierto George, una sóla insolente palabra más y me comeré tu hígado como desayuno. Dejo de ser vuestro capitán!
Benim karşımda kaptanlığa soyunma küstahlığını sen gösterdin George Merry, seni sefil, kahpenin evladı.
Demos un repaso a sus pacientes. George Merry, ¿ cómo va?
"Eksik olanlar köpekler ve katillerdir."
Y los Merry están montando una pista de tenis.
Merry'ler de çim bir tenis kortu yaptırıyorlar.
Yo tengo raqueta, claro, y también Kate Merry, pero el mes pasado tuvo una bronquitis aguda.
Benim raketim yanımda tabii, Kate Merry'nin de var. Ama geçen ay çok kötü bir bronşit geçirdi.
Molly : Corre, Merry.
- Koş Tez Canlı.
Merry Christmas, Baby Butter.
Mutlu Noeller. Tereyağıcığım.
Ten cuidado, Merry.
Dikkatli ol Merry.
Meri Kurimasu.
Merry Kurisumasu.
Vamos, muchacho. Bebe!
George Merry, ne var ne yok?