Translate.vc / Spanish → Turkish / Morte
Morte translate Turkish
64 parallel translation
Para Lord Penrose, le llaman de la Morte Rouge.
Evet efendim. Lord Penrose'a.
Hace muchos años, 150 para ser exacto una noche hubo una aparición en una aldea llamada'La Morte Rouge'.
Uzun yıllar önce, tam olarak yüz yıl, şimdilerde La Morte Rougean olarak anılan köyde bir gece hayalet ortaya çıktı.
La Morte Rouge es otra vez escenario de esos extraños sucesos inexplicables nada más para usted.
La Morte Rouge yine bu tuhaf ve açıklanamayan olaylara sahne oluyor. Sizin bakış açınızdan açıklanamaz.
Le llaman de la Morte Rouge, señor.
La Morte Rouge'dan telefon var efendim.
A usted no le interesan los sucesos de la Morte Rouge.
Korkarım ki La Morte Rouge'da olanlar sizi ilgilendirmez Bay Holmes.
¿ Conoce una aldea llamada la Morte Rouge?
La Morte Rouge adında bir kasaba biliyor musun?
Si me permitiera ver a Lady Penrose me ayudaría a desvelar el misterio que rodea a la Morte Rouge.
Eğer Bayan Penrose'u görebilseydim bu, La Morte Rouge'da olan olayların etrefındaki gizemi büyük ölçüde kaldırmakta yardımcı olabilirdi.
¿ Tantas como para que Penrose saliese de la Morte Rouge y llegase a Quebec?
Penrose'un La Morte Rouge'dan ayrılması ve Quebec'e toplantı için zamanında ulaşmasına yetecek kadar uzun mu?
¿ Hay alguien que estuviera en la cárcel y que viva ahora en la Morte Rouge?
Dosyalarınızda La Morte Rouge'da yaşayan hapis kaydı olan herhangi birisi var mı?
No es usual que vengan forasteros a la Morte Rouge. - Y cuando vienen nunca se quedan.
Yabancılar La Morte Rouge'a pek sık gelmezler ve geldiklerinde asla kalmazlar.
Sr. Journet ¿ por qué se va de la Morte Rouge en estos momentos?
Bu sana ağzını kapalı tutmanı öğretir. Ah Bay Journet, neden bu özel zamanda La Morte Rouge'dan ayrılıyorsunuz?
¿ Por qué decidió venir a la Morte Rouge?
Neden La Morte Rouge'a gelmeye karar verdiniz?
Le aconsejo que se vayan de la Morte Rouge.
Size La Morte Rouge'dan gitmenizi öneririm.
Tuvo un infarto hace unos dos años. Se retiró y se vino a vivir a la Morte Rouge.
Yaklaşık iki yıl önce inme indi, bu yüzden buraya, La Morte Rouge'da yaşamaya geldi.
Cuando llegué a la Morte Rouge sufrí un pequeño ataque, me afectó a las piernas.
La Morte Rouge'a ilk geldiğimde hafif bir kriz geçirdim. Bu bacaklarımı etkiledi ama iyileştim.
Juez Brisson ¿ oyó hablar del Sr. Journet antes de venir usted a la Morte Rouge?
Söyleyin bana Yargıç Brisson siz La Morte Rouge'a gelmeden önce Bay Journet'i hiç duymuş muydunuz?
Estoy seguro de que el sargento hubiera notado a un cojo en la Morte Rouge.
Oldukça eminim ki Çavuş Thompson La Morte Rouge büyüklüğünde bir kasabada topallayan bir adamı farketmiş olacaktır.
Estoy seguro de que el sargento hubiera notado a un cojo en la Morte Rouge.
Eminim Çavuş Thompson La Morte Rouge büyüklüğünde bir kasabada topallayan bir adamı farketmiş olacaktır.
Tanner duerme aquí cuando viene a la Morte Rouge.
Tanner, La Morte Rouge'dayken burada uyur.
Dígame. ¿ Hay alguien en la Morte Rouge que haya tenido relación antes con Ramson?
Söyle bana La Morte Rouge'da Alistair Ramson davası ile herhangi bir bağlantısı olabilecek başka biri var mı?
Su recreación del monstruo de la Morte Rouge como medio de asesinar le ha llenado de gran satisfacción.
La Morte Rouge canavarını bir cinayet aracı olarak tekrar yaratman, sana büyük bir memnuniyet vermiş olmalı. Bayan Penrose'u neden öldürdün?
Sólo tuve que deshacerme del verdadero Potts una vez que paso su examen para el servicio y lo destinaron a la Morte Rouge.
Gerçek Bay Potts kamu hizmeti sınavını geçtikten ve La Morte Rouge'a atandıktan sonra onu kolayca ikna ettim.
Morte, Ananka ha sido enterrada en la jungla.
Ananka öldü ve ormanda gömüldü.
¡ Muertos!
- Morte.
Esto lo perfeccionó Mezzo Morte, proveedor del harén del rey de Meknes.
- Şu Bay Mezzo Morte mukemmeldir, Kendisi Kral Meknes'in harem tedarikçisidir.
Su Excelencia Mezzo Morte, comprador del rey de Meknes.
Ekselansları Mezzo Morte, Meknes Krallığından bir alıcı.
El se la vendió a Mezzo Morte.
- Mezzo Morte onu satın aldı.
Si tu esposa sigue aquí y en manos de Mezzo Morte, podrías tratar de arrebatársela.
- Eyer senin karın hala burada ve Mezzo Morte'nin elindeyse, onu kaçırmayı deneyebilirsin.
Pero tu mayor crimen fue tirar todo por lo que yo mataría destruir en un minuto por lo que trabajaré hasta el día de mi muerte sin llegar a conseguir.
Mas seu maior crime foi tirar tudo pelo que eu mataria. Foi destruir em um minuto o que terei que trabalhar até o dia da minha morte sem nunca conseguir.
- Morte.
- Morte.
- "La morte è bella." - ¿ Dónde está el revisor?
"Ölüm güzeldir." - Kondüktör nerede?
Después, la Muerte da risa.
Vien dopo tanta irrision la Morte.
la muerte no es nada! .
La Morte Ë il Nulla.
El Negro Gorgiano se ganó el nombre de muerte La Muerte en el Sur de Italia y más allá...
Kara Gorgiano, O bu ismi Güney İtalya'da La Morte ve ötesindeki ölümlerden kazandı.
Le petit morte.
Le petit morte.
Dejaste morir tus hombres en la "Curva da Morte".
Angola'da adamlarının ölmesine göz yumdun.
- Si. ma dopo la sua morte
Evet. Sonrasında öldü.
Tú... ¿ Desapruebas la pena de morte?
- Prensipte idam cezasını onaylamıyor musun?
No, señor, no tengo problemas con la pena de morte.
- Hayır efendim, idam cezası ile ilgili bir sorunum yok.
Yo creo en la pena de morte.
- Ben idam cezasından yanayım.
"Molti morte"... muchos muertos.
Molti morti... Birçok ölü.
"Desafia o nosso pelto A própria morte"
Kalplerimiz ölüme meydan okurken...
En mi lengua la "muerte" es una mujer
Benim dilimde "La Morte" derler, o bir kadın.
Podrías "morte" a mi con esta cosa porque es "realio"!
Bu şeyler beni öldürebilirsin çünkü bu şey gerçekten yapabilir!
Ella es una strigoi-morte.
O ölmemiş.
Aunque en este caso, es de la película "Le Morte d'Arthur".
Gerçi bu olayda, Le Morte d'Arthur filmindendi.
La espada Excalibur de la película "Le Morte d'Arthur".
Le Morte d'Arthur filminden Excalibur kılıcı.
- Es urgente, en el salón dorado.
La Morte Rouge'dan telefon var.
¡ Muertos!
- Olmaz. - Morte.
¿ A morte?
Ölüm mü?
La morte rossa.
La morte rossa!