Translate.vc / Spanish → Turkish / Málaga
Málaga translate Turkish
86 parallel translation
¡ Oh... de Málaga!
Malaga'dan bir şarap!
Las provincias vascas, Málaga, Barcelona, Madrid, resisten victoriosamente y desarman el modelo.
Bask bölgesi, Malaga, Barcelona ve Madrid'de başarıyla karşı koyuldu ve isyancıların ellerinden silahlarını alındı.
Recuerda mi terrible experiencia en Málaga en la Guerra Civil Española.
İspanya Sivil Savaşında, Malaga'daki korkunç tecrübeyi hatırlarsan...
Recuerdo tu experiencia en Málaga.
Malaga'daki tecrübeni hatırlıyorum
Málaga
Malaga.
Llegó por mar desde los puertos sirios a Tulón y a Málaga y después a Palermo y a Nápoles.
Ama tersine, deniz yoluyla Suriye limanlarından... Toulon ve Malaga'ya... sonra da Palermo ve Napoli'ye taşındı.
Todos saben que paro la mejor mesa entre Madrid y Málaga.
Gayet iyi bilinir ki, Madrid'le Malaga arasındaki en iyi masayı ben hazırlardım.
Me voy a Fuji a entrevistar a los Fugees, a Maui a por Bowie, y a Málaga a por los Gallagher.
Fuji'ye Fugee'lerle, Maui'ye Bowie için, Malaga'ya Gallagher'larla röportaj yapmaya gideceğim.
- Estaba en Málaga.
- Malagada idi.
Y luego te sientas en la pista de aterrizaje cuatro horas debido a dificultades no previstas, ej. la huelga permanente de los controladores aéreos de París.
Pistte oturursunuz, çünkü beklenmedik sorunlar çıkmıştır. Paris'te sürekli bir hava trafik kontrol grevi gibi. Nihayet Málaga havaalanına indiğinizde herkes tuvalet kuyruğuna girer.
Cuando finálmente llegas al aeropuerto de Málaga, todos están haciendo cola en el maldito baño, y haciendo cola por los guías turísticos, y esperando por el maldito bus que no está ahí, esperando llegar al hotel que todavía no se ha construído.
Hep kuyruğa girilir. Silahlı gümrük memurları için daha inşa edilmeyen otele sizi götürmek için bekleyen ama gelmemiş otobüs için.
Se suponía que estaría trayendo un embarque de turquesas de la Compañía Turquoise Mining, en Málaga.
Malaga'daki turkuaz madeninden aldığı turkuazları taşıyor olması gerekiyordu.
- En Málaga.
- Málaga'da.
Saca jamón y un málaga.
Bir parça domuz buduyla bir şişe Malaga şarabı ver.
No podía ir a Málaga con este asunto.
Ailemin yüzüne bakamam.
- Málaga.
Malaga şarabı.
Lo sé y perdimos Toledo, Málaga...
ve Toledo'yu, Malaga'yı ve diğerlerini kaybettik.
Traducción del inglés : JMTM Málaga, 3-6 de noviembre 2001
Altyazı Saygun Mehmet Cebeci tarafından hazırlanmıştır.
Jacinto, 1925. Málaga. "
Jacinto, 1925, Malaga'da. "
Envía la parienta a Málaga.
Kadını Malaga'ya götür.
En vez de mandar al equipo a Atenas debimos mandarlo a Málaga, España.
Yani Atina'ya bir ekip göndermek yerine, Malaga İspanya'ya göndermeliydik.
- El sol dorado que robé en Málaga.
Malaga'daki kiliseden aldığım altın güneş.
Según Vartann, el Doctor Málaga compró el spa hace dos años e incorporó su práctica.
Vartann'a göre, bu kaplıcaları 2 yıl önce satın almış, ve işini burda yapmaya başlamış.
En Málaga tenías el helado más grande del mundo.
Malaga'da dünyanın en büyük dondurma külâhıyla dondurma yemiştin.
PEro la verdad es... LAs esposas de los dos se fueron a Málaga, y se establecieron en la costa.
Ama karıları Shirley ve Nora, İngiliz polisinden daha azimliydi.
Además de los listados de pasajeros de los vuelos, de y desde Málaga, nada.
Malaga'ya inip kalkan uçaklardaki yolcu listelerini inceliyorum.
A una hora de Málaga. Un par de cientos de acres.
... birkaç yüz dönümlük bir yer.
- Tienen un equipo esperando en Málaga.
- Malaga'da bir ekip bekliyor.
Málaga, España
Malaga, İspanya
Estaremos en Málaga en tres horas.
Üç saat içinde Malaga'da oluruz.
El Caballero Velásquez. Desea convidarle a su mesa... y festejar su gran tiro con vaso de vino de Málaga...
Caballero Velasquez sizi yemeğini paylaşmaya ve başarılı atışınızı kutlamak için bir şarap açmaya davet ediyor.
Nascida en 1799 en Málaga, de modo que... de modo que...
1799'da Malaga'da doğmuş.
¡ Que lo arregle ahora mismo! Un Málaga.
Malaga şarabı var mı?
No tengo.
Malaga şarabı yok.
Málaga es sitiada.
Malaga, kuşatma altındaydı.
Málaga
Malaga'ya.
DUROS COMBATES EN ESPAÑA FRANCO TOMA MALAGA
FRANCO MALAGA'YI ELE GEÇİRDİ MADRİD'DE PEK ÇOK ÖLÜ VAR
- "Tamango"... - "Malaga".
Malaga.
- "Malaga".
Malaga.
- Malaga.
- Malaga.
- Malaga?
- Malaga?
- No lo se, no estuve en Malaga.
- Bilmiyorum, o zaman Malaga'da değildim.
¿ Cuándo la vio por última vez, doctor Malaga?
Ve onu enson ne zaman gördünüz, Dr. Malaga?
"Para las recargas, contactar al Dr. Malaga".
"Doldurmak için Dr. Malaga ile iletişim kurun."
Somos del Laboratorio Criminalístico. Estamos aquí para ver al Dr. Malaga.
Kriminal bürodan geliyoruz ve Dr. Malaga'yla görüşmek için burdayız.
Dr. Malaga.
Dr. Malaga.
Entonces, el Dr. Malaga estaba diciendo la verdad.
Yani, Dr. Malaga doğruyu söylüyordu :
Pero ambas bebían su orina y eran pacientes del Dr. Malaga.
Ama her ikisi de kendi idrarlarını içiyorlardı ve Dr. Malaga'nın hastasıydı.
El Dr. Malaga no ha cometido un crimen.
Dr. Malaga bir suç işlemedi.
Y el servidor está en su propiedad.
- Sunucu da adamın evinde. - Malaga'ya bir saat uzaklıkta,..
¡ Vamos!
MALAGA, İSPANYA.