Translate.vc / Spanish → Turkish / Nucleus
Nucleus translate Turkish
99 parallel translation
Esperaba intrusión en el área espinal o un ramal óseo en el núcleo pulposo.
Spinal boşlukta olmaması gereken bir şeyler veya nucleus pulposusta kemiksi bir çıkıntı olduğunu düşünmüştüm.
La fisión nuclear significó la primera vez que alguien hubiera liberado artificialmente las enormes fuerzas contenidas dentro del núcleo.
Nuclear fission was the first time anyone had released the enormous forces inside the nucleus artificially.
El uranio le dio a la humanidad el camino para golpear la vasta y bullente energía al interior del núcleo y transformarla para sus propios usos.
Uranium gave mankind the means to tap into the vast, seething energy inside the nucleus and turn it to its own uses.
Por lo que sabemos, es una estimulación de área tegmental ventral del cerebro y el núcleo caudado.
Bu, bildiğimiz kadarıyla beyindeki ventral tegmental ve caudate nucleus alanlarının bir uyarımından ibaret.
Lo llaman Nucleus, lo que cojones signifique eso.
Ona Nükleus diyorlar, manası her ne sikimse.
¿ "Nucleus"?
Nükleus mu?
En los próximos meses, Hooli presentará Nucleus, la plataforma de software de compresión más sofisticada que el hombre haya visto.
Önümüzdeki aylarda Hooli, Nucleus'u çıkaracak. Dünyanın göreceği en sofistike sıkıştırma yazılım platformunu.
En el Flautista de Hamelín ansiamos darle a Gavin Belson y los asnos de Nucleus una buena paliza "'.
"Biz Pied Piper olarak Gavin Belson ve..." "... Nucleus'teki eşeklerini paraya muhtaç yapacağız. "
No vamos a destrozar a "Nucleus" con "Similar".
- Nucleus'un canına Smiler ile okuyacağız.
Parece que Nucleus es óptimo.
Görünüşe göre Nucleus da hazır.
Nucleus va a machacar a Pipí-Piper.
Nucleus Wide Diaper'ı ezip geçecek!
¿ Crees que esos tíos de Nucleus están contratando a delincuentes convictos para pintar un mural en su garaje?
Nucleus'dakiler sence garajlarına mural boyasınlar diye sabıkalı adam mı tutuyor?
Es decir, no hablo sobre Nucleus ni nada...
Evet. Yani Nucleus'la alakalı falan değil...
Sobretodo cuando les dije que utilizaría el evento para presentar Nucleus a lo grande.
Bilhassa Nucleus'un büyük çıkışını gerçekleştireceğimi söylediğimde.
Porque gracias a ti Gavin Belson va a presentar Nucleus allí.
Neden? Senin yüzünden Gavin Belson TCD'de Nücleus'u ilk defa tanıtacak.
Bienvenidos, todos, a un viaje a Nucleus.
Nucleus'e yapacağımız seyahate hoş geldiniz millet.
Nucleus proporcionará las más diversas características... jamás reunidos en un conjunto de compresión basado en la nube.
Nucleus bulut tabanlı sıkıştırma gruplarında birleştirilmiş gelmiş geçmiş en değişik özellikleri sunuyor.
Espero que os haya divertido vuestro viaje a Nucleus.
Umarım Nucleus seyahatimizden keyif aldınız.
Me refiero a que lo mejor que tenemos es una peor versión de Nucleus.
Yani en iyi ihtimalle Nucleus'un daha kötü versiyonu derler.
Ha hecho unas promesas desmesuradas en relación a Nucleus.
- Nucleus hakkında büyük sözler verdiniz.
Nucleus está construída con el mismo motor que el nuestro, exactamente el mismo, y su puntuación Weissman fue 2.89, la misma que la nuestra.
Nucleus'u bizimkiyle tıpatıp aynı bir sisteme kurdular ve Weissman puanları da 2.89'du, bizimkiyle aynı.
Bien, entonces... se me ha indicado que te elimine de la lista de empleados asignados al proyecto Nucleus.
Tamam o zaman aldığım talimata göre seni Nucleus projesine atanan elemanlar listesinden kaldırıyorum.
Ya no recibirás comunicados relativos a Nucleus, no entregarás informes ni asistirás a juntas sobre Nucleus. ¿ Alguna pregunta?
Nucleus'la alakalı hiçbir mesaj ve dosya raporu almayacaksın ya da Nucleus toplantılarına katılmayacaksın.
Eso no es bueno. Lo llamarán "Nucleus", lo que sea que signifique eso.
Ona Nucleus diyorlar, manası her ne sikimse.
¿ "Nucleus"?
Nucleus mu?
Ese es el primer spot de la campaña para el lanzamiento de Nucleus en enero en la CES.
Yeni kampanyamızın ilk reklamı. Nucleus'un Ocak'ta CES'teki açılışını müjdeliyor.
Lo único que me importa es que Nucleus es mejor que el Flautista.
Umurumda olan şey Nucleus'un Pied Piper'dan iyi olduğu.
La compresión de alguien nos salvará del "dato-gedón" y más vale que sea Nucleus y no el maldito Flautista de Hamelín.
Birisinin sıkıştırma programı dünyayı veri-geddon'dan kurtaracak. O da dilerim Nucleus olur, lanet olası Pied Piper değil!
Con los fondos adecuados podremos armar un beta que funcione a tiempo para la CES y dejar a Nucleus fuera del mercado.
Artık uygun bir yatırım ile CES için zamanında işlevsel bir beta oluşturmalı ve Nucleus'u pazardan dışarı sıkıştırıp atmalıyız.
No le ganarás a Nucleus portándote como un maldito idiota.
Mal gibi davranarak Nucleus'a haddini bildiremezsin.
Para los ignorantes o aquellos en industrias convencionales, la falla reciente de Nucleus puede parecer un fracaso... puramente en el sentido negativo.
Cahiller ya da basmakalıp sanayilere göre en son Nucleus arızası doğrudan olumsuz olarak başarısızlık görünebilir.
¿ Nos estás diciendo que los resultados desastrozos de tu transmisión en vivo de Nucleus son una cosa buena?
Nucleus canlı yayınınızın feci sonuçlarının iyiye alamet olduğunu mu söylüyorsunuz?
¿ Estás diciendo que le agregaste algo nuevo a la plataforma Nucleus?
Nucleus platformuna yeni bir şey mi ekledin yani?
Imaginen si tuvieran... una función tan innovadora, que su integración en Nucleus justificaría cualquier fallo en el lanzamiento de la plataforma.
Nucleus'la birleşince platformun yayımında her türlü hatayı düzeltecek kadar yenilikçi bir işlev hayal edin.
Imaginen, si pueden, una función tan innovadora, que su integración en Nucleus justificaría cualquier fallo en el lanzamiento de la plataforma.
Nucleus'la birleşince platformun yayımında her türlü hatayı düzeltecek kadar yenilikçi bir işlev hayal edin.
¿ En cuánto podemos integrar esto a Nucleus?
Bunu Nucleus'a ne kadar sürede ekleyebiliriz?
Anticipándonos a nuestro lanzamiento de Nucleus en el CES en enero, decidimos darle al mundo un avance.
Ocak ayında CES'teki büyük Nucleus çıkışımıza binaen dünyaya gizli bir ön gösterim vermeye karar verdik.
Nucleus, en colaboración con Dana White y el Máximo Campeonato de Lucha, será el proveedor exclusivo de la transmisión en directo del próximo evento del Máximo Campeonato de Lucha,
Dana White ve UFC ortaklığıyla Nucleus gelecek ayki UFC maçında canlı yayın için tek sağlayıcı olacak.
Sé que la plataforma completa no estará lista hasta enero, pero nuestra divisón Nucleus me asegura que están listos para este desafío.
Tam platformun Ocağa kadar hazır olmayacağını fark ettim fakat Nucleus bölümüm bu mücadeleye hazır olduklarını garanti ediyor.
Y no puedo pensar una manera más emocionante de darle una muestra al mundo entero de lo que es Nucleus que poniendo a la latencia de vídeo en una llave estranguladora semi-desnuda.
Ve aklıma tüm dünyaya Nucleus'u ucundan göstermek için millet birbirini boğazlarken henüz gösterilmemiş bir video göstermekten daha heyecanlı bir yöntem gelmiyor.
¡ Noche de peleas UFC, impulsado por Núcleo!
UFC Dövüş Gecesi. Nucleus'un katkılarıyla!
Estamos cortando el cable por siempre con el pase de peleas UFC, impulsado por Núcleo.
UFC Dövüş Kanalı'yla bağlarımızı koparıyoruz. Nucleus sayesinde.
Núcleo pone vídeo 4K UHD en un estrangulamiento de compresión sin pérdidas y obliga a la competencia a rendirse.
Nucleus kalite kaybı yaşamadan sıkıştırılmış, rekabeti sınırlara taşıyan 4K UHD görüntüyü sizlere sunuyor.
Las sacudidas no son un problema de Nucleus, ¿ verdad?
Bu titreme Nucleus kaynaklı değil, değil mi?
Nos están diciendo que la transmisión en vivo del Núcleo...
Duyduğumuza göre Nucleus canlı yayını...
Núcleo simplemente no puede mantener una transmisión en vivo con 4K todavía.
Nucleus henüz 4K canlı yayına ayak uyduramıyor.
Sí, pero superar a Núcleo sí.
Evet ama Nucleus'u yenmek öyle.
Quiero decir, podría hacernos daño al igual que lo hizo con ellos.
Nucleus'a olduğu gibi bize de zarar verebilir.
Sí. Mientras tanto, exigí ver las pruebas internas de todas las facetas de la plataforma de Núcleo.
Bu arada Nucleus platformunun her dalından dahili bir test talep ettim.
Señoras y señores, durante los últimos 90 minutos han tenido la oportunidad de explorar un HooliPhone estándar actualizado con un nuevo sistema operativo llamado Núcleo.
Bayanlar baylar. Geçtiğimiz 90 dakikada Nucleus isimli yeni işletim sistemiyle güncellenmiş.. ... standart bir HooliPhone deneme fırsatına eriştiniz.
Bueno, esta no es la cobertura mediática que nos habíamos imaginado. Pero, eh, Núcleo lo jodió mucho peor.
Düşündüğümüz gibi halka faydamız olmadı ama Nucleus daha kötü sıçmıştı.