English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Og

Og translate Turkish

129 parallel translation
Ese debe ser Og.
Og olmalı.
Og, Me gustaría presentarte a mi padre.
Og, babamla tanıştırayım.
Padre, este es Og Oggilby.
Baba, bu Og Oggilby.
Og Oggilby.
Og Oggilby.
Cuentanos, Og.
Bizden bahsedelim, Og.
Escuche, Og, esto es más que un trabajo de detective que usa sus ojos.
Bak Og, dedektiflik işleri için bakış açısından fazlası lazım.
Seguro que es Og.
Bahse varım ki Og gelmiştir.
El consiguió ahora su apuesta.
Og, şimdiden onu bahse alıştırmış.
Ella nunca jugó antes de conocerle.
Og ile tanışmadan önce hiç kumar oynamamıştı.
- Hola, Og.
- Merhaba Og.
Og, ¿ Que estás diciendo?
Og, neler söylüyorsun?
Og, ¡ No me asustes!
Og, korkutma beni!
- ¡ Og!
- Og!
Og, ¿ Has estado bebiendo?
Og, içki mi içtin sen?
Og, ¿ Que pasá?
Og, neyin var?
¿ Og?
Og?
- ¿ Que le ocurrió?
- Og'a ne oldu?
Le daré la mitad. - Gracias, Og.
Teşekkür ederim, Og.
Ah, ¿ Tu recuerdas al caballero, Og?
Beyefendiyi hatırladın, değil mi Og?
Ah, preocupate, uh, preocupate de tu lenguaje, Og.
Laflarına... laflarına dikkat et, Og.
- Haz lo que el caballero te dice, Og, rapidamente.
- Hemen beyefendinin dediklerini yap, Og.
Haz lo que el caballero te dice, Og.
Beyefendinin dediklerini yap, Og.
- OG 62, señor.
- O.G. 62, komutanım.
Quite el Arethusa del OG 62 y colóquelo en la Flota Local.
Bayan Davis, Arethusa'yı O.G. 62'den alıp filoya ekleyin.
- Vamos a ver, podría ser, eh, O-G.
- OG olabilir. - Öyle mi?
Podría ser "Og".
"OG" olabilir.
Og, Fidgit, revisen la puerta.
Og, Fidgit, kapıyı kontrol edin.
- Og, ¿ estás aquí?
- Og, burada mısın?
¿ Og lo diseñó, no?
Og tasarladı, değil mi?
Og tenía razón.
Og haklıydı.
- No como Og.
Öyle değil Og.
- ¡ Og tiene razón!
- Og haklı!
Eso es, Og.
Bu doğru, Og.
- Bien hecho, Og.
Harikasın, Og.
Og y yo nos quedaremos.
Og ve ben kalacağız.
¡ Og!
Og!
- ¡ Og, acá! ¡ Rápido!
- Og, buraya!
Represento a Knox Oil and Gas, señor "Og-hart".
Ben, Knox Petrol Şirketi'ni temsil ediyorum Bay Urquhart.
¿ Esto es "ver de lejos" o "verde lejos"?
Bu "si far ogıl" mı "si far agıl" mı?
- OG - ¿ Qué sucede?
- OG - Ne var?
" Og..
"Og."
Eres un original, ¿ verdad?
Hadi. Senin ki bir OG, değil mi?
Serás falso, pero eres un original, ¿ eh?
Sahte de olsa, yine de muhtemelen seninki bir OG, ha?
¡ No lo haré!
Öğ! Ben yokum!
Como mi propio hi... hermano menor.
Sanki kendi oğ... kardeşim gibi.
Os diré lo que pienso.
ÔÚËuÃǵ ± ÖĞ ( küfür )
Og-2.
OG-2.
Mi yerno va a enseñarme como mejorar mi Slice
Damadı m bana falsodan kurtulmayı öğ retiyor da.
No pierdes el tiempo.
- Oğ, bebeğim, çok acelecisin.
¿ Y quiere algo más para él?
Ve oğlan için bir şey alıyor muyuz? Oğ...
Me alegra que compartamos este momento como padre e hijo pero no creo que este paseo esté entre tus prioridades.
Baba oğıl bir şeyler yaptığımıza sevinmeme rağmen balık tutmak şu an yapacağın son şey olmalı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]