Translate.vc / Spanish → Turkish / Olivia
Olivia translate Turkish
5,315 parallel translation
Travis, esta es Olivia.
Travis, bu da Olivia.
Olivia, lo siento si no te dije acerca de esto antes.
Olivia, bunu daha önce sana söylemediğim için özür dilerim.
Bienvenidos a Max y Olivia Crema-Atorium.
Max ve Olivia'nın Krematoryum'una hoşgeldiniz
Me retiro por hoy, Olivia.
Bugünlük işim bitti, çıkıyorum, Olivia.
Olivia...
Olivia...
- Sólo a la madre del paciente, Olivia Dent.
Yalnızca hastanın annesine, Olivia Dent'e.
¿ Olivia?
- Olivia?
Tenemos a Olivia Dent, la madre de la víctima.
- Bir tanesi Olivia Dent, kurbanın annesi.
Sí, Olivia Dent.
- Evet, Olivia Dent.
Sí, estuve, con Olivia.
- Evet, girdim, Olivia'yla birlikte.
- Olivia es bastante frágil.
Olivia epey kırılgan biri.
Olivia Dent es una mujer rica y actualmente tiene mala salud.
Para mı? Pekâlâ, Olivia Dent varlıklı bir kadın ve şu sıralar sağlığı pek iyi durumda değil.
Quiero decir, él podría haber matado a James mucho antes con el cloruro de potasio. OK, entonces, Peter está con Olivia todo el día.
Yani, James'i çok önceden potasyum klorürle öldürebilirdi. Tamam, o zaman Peter her gün Olivia'yla.
Quiero que localices a Olivia Dent y le hagas algunas preguntas acerca de su fiel enfermero.
Olivia Dent'in izini sürmeni istiyorum. Sor bakalım vefalı hemşiresi nasıl biriymiş.
Olivia Dent está en el quirófano.
Olivia Dent ameliyata girdi.
Olivia Dent acaba de entrar al quirófano. ¿ Qué?
- Olivia Dent az önce ameliyata girmiş.
¿ Qué sabemos de la enfermedad de Olivia?
Olivia'nın durumu hakkında ne biliyoruz?
¿ Qué cara de la moneda es Olivia?
- Olivia hangi taraftaymış?
¿ Tiene la misma Olivia?
- Olivia'yla kan grubu aynı mı?
Olivia Dent cumple todos esos requisitos.
- Olivia Dent bütün bunları sağlıyor.
Sí, y, aparentemente, tiene el mismo raro tipo de sangre que James y Olivia.
Evet ve görünüşe göre James ve Olivia ile aynı nadir bulunan kan grubuna sahip.
Olivia acaba de salir de la cirugía.
- Olivia ameliyattan yeni çıktı.
Sabemos que tienes la misma enfermedad que Olivia. PKD.
Olivia'yla aynı durumda olduğunu biliyoruz.
Olivia Dent es tu madre.
Olivia Dent senin annendi.
Lo único que James y yo teníamos en común era Olivia, y él no la quería.
James'le tek ortak yanımız Olivia'ydı ve James onu istemiyordu.
- Buenos días, Olivia.
- Günaydın Olivia.
Olivia... Roman está sufriendo un cambio radical de su estilo de vida.
Olivia Roman radikal bir hayat tarzı değişikliği yoluna girdi.
- Morir, Olivia, en el lapso normal de años de los mortales.
- Ölmek için Olivia. Ölümlü hayatının yıllarını yaşayacak.
¿ De verdad cree que no iba a saber que ha visitado hoy a Olivia?
Bugün Olivia'yı ziyaret etmenin cidden gözümden kaçacağını mı sandın?
Sabía adónde iba antes que ella.
Olivia bile bilmezken senin nereye gittiğini biliyordum.
Olivia, romero, pollo.
Olive, Rosemary, tavuk.
Parece que se preocupa de verdad por tu madre, Olivia.
Annene gerçekten değer veriyormuş gibi görünüyordu, Olivia.
Esta es Remy, Olivia y su hermano Luke.
Bunlar arkadaşlarım Remy, Olivia ve abisi Luke. Selam.
No, quédate con Olivia y Remy, yo volveré lo antes que pueda.
Hayır, sen Remy ve Olivia'nın yanında kal Bende en kısa sürede yanınızda olacağım.
Olivia, no me hagas pasar un mal rato ahora mismo, ¿ de acuerdo?
Burada beklemenin benim için cehennemden farkı yok. Olivia, bana şu anda zorluk çıkarma, tamam mı?
Señora Olivia...
Bayan Olivia...
Buenas tardes, señora Olivia. No, no.
- İyi akşamlar Bayan Olivia.
Es el sitio favorito de Olivia.
Olivia'nın en sevdiği yerdir.
" Querida Olivia,
Sevgili Olivia...
Estoy en la puerta de la escuela recogiendo a Liam y a Olivia pero Olivia no está aquí.
Liam ile Olivia'yı almak için okula geldim ama Olivia okulda değil.
- Se llevaron a Olivia.
- Olivia kaçırılmış.
Olivia te vio.
Olivia sizi görmüş.
¿ Y qué le diré a Olivia?
- Olivia'ya ne diyeceğim peki?
Olivia, de 8 años, y Liam, de 5.
Olivia sekiz, Liam beş yaşında.
Pero entonces una tarde estábamos volviendo a casa de una reunión con uno de los maestros de Olivia cuando fuimos desviados de una escena de crimen.
Ama bir gece Olivia'nın öğretmenleriyle toplantıdan sonra eve doğru giderken yolumuz bir suç mahalli nedeniyle kesildi ve başka yere yönlendirildik.
Olivia te echa de menos.
Olivia seni özlüyor, Liam'ın bir babaya ihtiyacı var.
Le dio un collar a Olivia.
Olivia'ya bir kolye vermiş.
Quiero mostrarte un dibujo, Olivia.
Sana bir resim göstermek istiyorum, Olivia.
¿ En qué momento se convierte Sarah Kay en una víctima potencial y cuándo decides que Olivia no lo es?
Saray Kay senin için potansiyel bir kurban olabiliyorken mesela... Olivia neden olmuyor?
Siéntate ahí, Olivia.
Otursana, Olivia.
¿ Olivia?
Olivia?