Translate.vc / Spanish → Turkish / Olsen
Olsen translate Turkish
819 parallel translation
"Pensé que podría hallar a mi padre. ¿ El Dr. Olsen está aquí?"
Babam, Doktor Olsen burada mı?
La Sra. Olsen de Búfalo.
Buffalo'lu Bayan Olsen.
Un momento, Olsen.
Patlama Olsen.
- Olsen...
- Olsen.
- ¿ Lo viste? - No, Olsen.
Hayır ama Olsen görmüş.
- ¿ Te envió Olsen a buscarnos?
- Seni Olsen mi gönderdi?
- Buenas noches, Sr. Olsen.
- İyi akşamlar, Bay Olsen.
Cuando anclamos esta mañana, envió a tierra a Olsen con una tarea especial... conseguir una nueva palmera.
Bu sabah demir alırken, Olsen'ı özel bir göreve gönderdi. Yeni palmiye almaya.
- ¿ Si, Srta. Olsen?
- Bayan Sheldrake, çağrınıza dönüş yaptı. 2. hatta. - Evet, Bayan Olsen?
- Ah, si. ¿ Es la afortunada que?
Sekreterim Bayan Olsen'i tanıyorsun. - Evet.
- Soy la Srta. Olsen.
- Anlayamadım?
La secretaria del Sr. Sheldrake.
- Ben Bayan Olsen. Bay Sheldrake'in sekreteriyim.
Me encontré a tu secretaria, la Srta. Olsen.
Sekreterin Bayan Olsen'le karşılaştım.
¿ Es eso lo que te preocupa, Fran?
Sorun bu mu, Fran? Bayan Olsen mi?
¿ La Srta. Olsen?
O hikaye tarihte kaldı.
Veamos. La Srta. Olsen, y luego la Srta. Rossi.
Bir bakalım Bayan Olsen vardı.
La Srta. Koch fue después de la Srta. Olsen.
O daha önceydi. Bayan Olsen'den sonra Bayan Koch geliyordu.
- La Srta. Olsen.
Bayan Olsen. Doğru.
La Srta. Olsen es la chica que estaba conmigo antes.
Bayan Olsen. Hani az önce burada olan kız.
Exactamente, Srta. Olsen.
Doğru anladınız Bayan Olsen. Sizi kovuyorum.
Soy la Srta. Olsen.
Ben Bayan Olsen.
Pero tenemos la goleta del capitán Olsen.
Ama Kaptan Olsen'in ıskunası var.
señor Olsen.
Girin, Bay Olsen.
puedo dar cuanto quiera.
Sevgili dostum Olsen! Eğer kendin için olsaydı, istemen yeterdi.
Olsen..
Bu tartışmayı keselim.
es mi amigo Olsen.
Korkma. Bu benim dostum, Olsen.
ljtiandro se fue a la ciudad.
Olsen, Ichthyander şehre gitmek için kaçmış.
Olsen.
Lütfen başlama şuna, Olsen.
Olsen.
- Dinle, Olsen.
a Olsen. ¡ Corre!
Al şunu gazetedeki Olsen'e götür.
Este es el reportero Olsen.
Bu adam muhabir, Olsen.
¡ Abre! Te traigo una carta de Olsen.
Aç şunu!
Olsen.
Olsen. "
Corre rápido a la casa de Olsen.
Olsen'in yanına gitmelisin.
a las nueve en punto.
Evet, Bay Olsen, saat tam 9'da olacak.
Olsen...
Olsen...
El nombre de la señorita es Gabriela Olsen. 24 años, una modelo profesional.
Hanımın adı Gabriella Olsi. Yaşı yirmi dört. Mankenlik yapıyor
- Gabriela Olsen. - Sí.
Gabriella Olsi.
¿ La señorita Gabriela Olsen?
Bayan Gabriella Olsi?
¿ Qué pasaría si enamoraras a una persona sólo para morir luego?
Kalbini henüz çaldığın kişiden önce ölsen, o kişiye ne olurdu?
Si mueres, volverás de inmediato a la vida, ¿ entonces a qué le tienes miedo?
Ölsen bile tekrar canlanırsın! Neden korkuyorsun?
Si la palmaras mañana, ¿ qué sería de mí?
Yarın öbür gün ölsen benim halim ne olur?
'Ntoni, una vez me dijiste... que preferías morir de hambre antes que trabajar para nosotros.
Açlıktan ölsen bile bizim için çalışmayacağını söyleyen sen değil miydin?
¡ Estarías mejor muerto!
Ölsen daha iyi.
- ¿ Conoce a mi secretaria, la Srta. Olsen?
- Sanırım yeter.
Gracias, Srta. Olsen.
- Teşekkürler, Bayan Olsen.
- Srta. Olsen, a mi despacho, por favor.
- Bayan Olsen, ofisime gelir misiniz?
- ¡ Vaya con la pueblerina!
- Napoli'yi gör, sonra ölsen de olur.
V. DAVIDOV comenzaron con la aparición de un ser misterioso y extraño. A. SMIRANIN Olsen :
V. DAVYDOV as Olsen
Olsen!
Ah, Olsen!
Prefiero pasar hambre, pero hay que pagar los impuestos.
Sen açlıktan ölsen de, vergilerin ödenmesi gerekir!