Translate.vc / Spanish → Turkish / Orlando
Orlando translate Turkish
905 parallel translation
Entra, vamos, rápido.
Çok yaşa Orlando!
¡ Justicia y libertad! ¡ Abajo los tiranos!
Ben ki Orlando seninle savaşacağım Arap.
Su Excelencia, Ministro Guido Orlando.
Ekselâns Emekli Vekil, Orlando!
Sin embargo, el emperador quedó un poco sorprendido por la aparición del cochero, que se presentó como Príncipe Guido Orlando.
Ama İmparator en çok Prens Orlando diye tanıtılan arabacının görünüşüne şaşırmıştı.
- Hotel Congress. Vaya y dígale que le veré en el 0rlando.
Ona söyle, yarım saat sonra Orlando'da onunla görüşeceğim.
El Sr. Thomas le espera en el 0rlando en media hora.
Bay Thomas yarım saat sonra sizi Orlando'ya bekliyor.
- ¿ Qué es 0rlando?
- Orlando nedir?
Da igual, Orlando, entra.
Önemli değil Orlando, gel içeri.
Es de Orlando, está muy nuevo.
Bu Orlando'nun. Oldukça yeni.
Don Orlando, ¿ recuerda nuestro compromiso?
Don Orlando, anlaşmamızı unutmayasın.
- ¡ Está don Orlando, doña Amália, Peppino?
- Califanolar evde mi?
La lucha con Orlando es un índice acusador que te señala : Premeditación. 20 años.
Orlando Califano ile dalaşmak taammüden yaptığına delil olur : 20 yıldır.
¡ Que tu hombre de la radio avise a Playa Orlando!
Telsizcini Orlando Beach'e bağla!
- Adios señor Orlando, me voy!
- Hoşça kalın Bay Orlando, ben çıkıyorum.
Orlando. Hazme dos copias de esto.
Orlando, bundan iki nüsha istiyorum.
Orlando di Lasso
Orlando di Lasso.
¿ Orlando di Lasso?
Orlando di Lasso mu?
Y de que uno Orlando Tonino.
Ve bu da Orlando Tonino.
¡ Pónganme en el horario de Tony Orlando and Dawn!
Benim programımı "Tony Orlando ve Dawn" ın karşısına koymuşsunuz.
Presentan el Grammy de este año a la mejor interpretación por una cantante femenina Rita Coolidge y Tony Orlando.
Bu yılın en iyi kadın şarkıcısı Grammy Ödülü'nü vermek için sahnede Rita Coolidge ve Tony Orlando.
Había conseguido un... trabajo por un año para dar clases... en un secundario de Artes muy pequeño al norte de Orlando, Florida.
Florida, Orlando'nun hemen kuzeyinde, küçük bir... özgür sanatlar kolejindeki bir yıllık öğretmenlik işini bıraktım.
Soy Carl Reymond, Sr. Lo llamo desde Orlando, Florida.
Ben Carl Reynolds, efendim. Orlando, Florida'dan arıyorum.
¿ Orlando?
Orlando?
- Me llamo Orlando, ¿ podría hacerle una entrevista?
- Sizinle röportaj yapmak istiyordum.
- Señor Orlando.
- Bay Orlando
- Señor Orlando.
- Bay Orlando.
Señor Orlando, aquí hay algo para sus lectores.
Bay Orlando, burada basına ihtiyacımız var!
¿ Sabe Vd., Sr. Orlando? Yo me paso el sábado entero pintando.
Biliyorsunuz bay Orlando, bütün cumartesiyi resim yaparak geçirdim.
Sr. Orlando, ¿ cómo interpreta lo que ocurre?
Sen, bay Orlando, olayları nasıl yorumlayacaksın?
Eso es correcto.
Doğru. Orlando'da.
En Orlando. Incluso me senté en uno de ellos.
Onlardan birine oturmuştum.
Orlando- - coreógrafo... bailarín.
Orlando- - Kareograf ve dansçı.
Calderone, Orlando.
Calderone, Orlando.
Mi nombre es Orlando Ramírez.
Adım Orlando Ramirez.
"Orlando Ramírez." Parece alguien que persigue ambulancias.
"Orlando Ramirez." Tazminat davalarından para kıran Kübalı bir avukat olmalı.
Es muy importante que sepa que en Orlando Ramírez tiene un amigo.
Orlando Ramirez'in dostunuz olduğunu bilmeniz çok önemli.
Orlando.
Orlando.
Mi padre se llamaba Orlando.
Babamın adı Orlando'ydu.
Orlando, "El Rey", le llamaban.
Ona Orlando "el Rey" derlerdi.
Orlando, "El Rey".
Yani "Kral" Orlando.
! Orlando, fuera!
Orlando, dışarı!
- Soy su abogado, Orlando Ramírez.
- Ben avukatıyım, Orlando Ramirez.
Y se encuentra a Tony Orlando, un marinero que regresa a Dubuque.
Ve Tony Orlando ile tanışıyor, o da Dubuque'deki evine giden bir denizciyi canlandırıyor.
Nos las llevamos al museo de ictiología de Orlando.
Onları Orlando'da Balık Bilimleri Müzesine götüreceğiz.
Maldito Orlando Woolridge...
Lanet olası Orlando Woolridge...
Amenaza de suicidio en Santa Mónica y Orlando.
Bütün birimler, Santa Monica ve Orlando'da bir intihar vakası.
No dormí nada, pero me siento como Orlando el Furioso.
Hiç uyumadım ama kendimi Orlando Furioso gibi hissediyorum.
Yo pensé que habías contraído sífilis... igual que tu tío Orlando.
Amcanız Orlando gibi sizin de Sypnillis ile anlaşacağınız düşünmüştüm. 817 01 : 06 : 22,044 - - 01 : 06 : 23,068 Yolculuğun nasıldı?
Son de Orlando.
Orlando'dalarmış.
No, somos de Orlando.
- Hayır, Orlando'dan geliyoruz.
Te vi cuando ganaste en Orlando.
- Orlando'da kazandığında izlemiştim seni.