English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Parc

Parc translate Turkish

34 parallel translation
En el estadio de Parc de Prince al comienzo del rally.
Parc de Prince stadyumunda. Rally başlamadan.
Mi direccion es El 17, de la calle Parc.
Evim 17 numara, Park Sokağı.
Suelo ir a un pequeño café cerca del "Parque de los Príncipes",
Her gece Parc de Princes'in köşesinde küçük bir bistroda yemek yiyorum.
Una pieza historica.
Tarihi bir parc _ a!
Tendremos un accidente o pasaremos por encima de ellos.
Ya parc _ aIanacagiz, ya da aradan siyriIacagiz.
La huella es parc ¡ al pero definitivamente es del coronel Fowler y estaba junto al cadáver. Buen trabajo.
Ama kesinlikle Fowler'a alt ve cesedin hemen yanındaydılar.
Una en el Palais Royal, y otra en el emplazamiento del actual Parque Monceau, no lejos de la calle Miromesnil.
Biri, Palais-Royal'de diğeri ise, bugünün Parc Monceau'su olan mevkideydi. Miromesnil Sokağı'ndan da pek uzak değildi.
Fui al Museo de Picasso, a la Sagrada Familia... fui con Pierre al Parc Guell.
Picasso müzesini geziyorum... Sagrada Familia "da takılıyorum... Pierre" le Parc Guell " e gidiyorum.
¿ Viste el Parque Güell? - ¿ Te gusta?
- Parc Guell'e mi gittiniz?
¿ Conoces "Chanson Triste" de Du Parc?
"Du Parc" ın "Chanson Triste" sini bilir misin?
Encontrémonos en el Parc Monceau a las 11.30.
1 1 : 30'da Monceau Parkı'nda buluşalım.
Parc Monceau por ahí.
Monceau Parkı karşıda.
PARC MONCEAU, MAÑANA, 17 : 00.
Parc Monceau, yarın 17.00'de.
la Sociedad de Mont Pelerin se fundó en este "Hotel du Parc".
Mont Pélerin Derneği burada Hotel du Parc'ta kuruldu.
En las afueras del Parque de los Ciervos la Pompadour le hizo al Rey una especie de harén.
Pompadour tarafından oluşturulan, Parc aux Cerfs denilen harem gibi bir yerden yeni çıkmış.
"¡ Personas que encuentran este lugar romántico mientras 45 aviones pueden venir y chocar en el Parc-Ex!"
"Parc-Ex'in üstünden uçakla geçerken, " bu manzarayı romantik bulan "45 yaşındaki insanlar!"
Yo tenía a tres o cuatro personas que siempre me fastidiaban diciendo que debería ir a Xerox PARC y ver lo que estaban haciendo.
Tanıdığım üç, dört kişi bana sürekli olarak " Kaldır bir tarafını da Xerox PARC'a git.
La gente en Xerox PARC solían llamar a los que dirigían Xerox "cabezas de tóner".
Xerox PARC'taki insanlar Xerox'u yöneten insanlara toner kafa derdi.
Esos cabezas de tóner iban a Xerox PARC y no tenían idea de lo que estaban viendo.
Toner kafalar Xerox PARC'a gelirdi ve ne gördükleri konusunda en ufak fikirleri olmazdı.
Entonces vuelves de visitar Xerox PARC con una visión.
Peki, Xerox PARC'tan bir vizyonla döndünüz.
"Oye, habían unos tipos en una cochera, renunciaron de Xerox PARC, deberías ir a verlos".
"Bir garajda Xerox PARC'tan ayrılan insanlar var. Gidip onları görmelisin."
Hemos tomado otra de esas brillantes y originales ideas en Xerox PARC que vi en 1979, pero no vi claramente en ese entonces, llamada tecnología orientada a objetos.
Xerox PARC'ta 1979'da gördüğüm ama o zamanlar çok da iyi anlayamadığım nesneye dayalı programlama adlı çok zekice ve orijinal bir fikri daha aldık.
Nathan Rijckx, 1917, asesinado a tiros por Frantz Baumer Joachim Danker.
Nathan Rijckx 10 Kasım, 1917, Parc de l'Abbaye Franz Baumer Joachim Dünker tarafından vuruldu
Thomas Belcourt, 1918, Muerte natural por vejez.
Thomas Belcourt, 30 Kasım, 1918 Parc de l'Abbaye - Yaşlılık
¿ Este es el Parc de Saint-Cloud en París?
Burası Paris'teki Parc de Saint-Cloud mu?
Parc Monceau está cerca.
Parc Monceau'ya çok yakın.
No en Xerox PARC, no para los tipos que crearon Ethernet.
PARC farklı, Ethernet'i yaratan elemanlar öyle değil.
Bueno, si no fuera por ellos, todavía estaríamos varados en Parc du Centenaire.
Onlar olmasaydı, hâlâ Parc du Centenaire'de yolda kalmış olurduk.
La interfaz gráfica fue robada por Xerox PARC.
Grafik arayüzü Xerox PARC'dan çalıntı.
La interfaz gráfica fue robada de Xerox PARC.
Grafik ara yüzü Xerox PARC'dan çalıntı.
Bateador, bateador, bateador, bateador, bateador, bateador.
Hey, parçala, parçala, parçala, parçala, parçala, parçala, parçala,. Hey, parçala, parç...
La mayoría de ellos andan por el Parc de la Villette.
Çoğu Parc de la Villette'te takılır.
Un humilde pedazo de tela, una que todavía muestra una ideología.
Mütevazı bir bez parçı, ama ideolojiyi belirginleştiriyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]