Translate.vc / Spanish → Turkish / Purple
Purple translate Turkish
222 parallel translation
" él cumple la promesa hecha en The 69th Crime y Purple Spot.
'Mor Nokta'da 69. Suç'adlı kitabında vaat ettiklerinin hakkını veriyor.
Consiguió la estrella de plata y el corazón púrpura.
Silver Star ve Purple Heart madalyası almış.
¿ Trajiste mi Corazón Púrpura?
Purple Heart Madalyamı getirdin mi?
Purple Shadow está segundo.
Purple Shadow ikinci sırada.
Pasando la cuarta vara están Lucky Arrow y Purple Shadow con Stopwatch por afuera en tercer puesto.
Son çeyreğe girilirken Lucky Arrow ile Purple Shadow çekişiyor... Stopwatch dışarıdan üçüncülüğü zorluyor.
A la cabeza está Purple Shadow liderando por un cuerpo.
En önde Purple Shadow bir boy farkla lider.
Purple Shadow por una cabeza y Stopwatch corre rápido por fuera.
Arkasında Purple Shadow ve dışarıdan Stopwatch geliyor.
Lucky Arrow, Purple Shadow, y Stopwatch están cuello a cuello.
Sıralama Lucky Arrow, Purple Shadow ve Stopwatch şeklinde. Boyun farkı var.
Están Lucky Arrow, Purple Shadow, y Stopwatch.
Lucky Arrow, Purple Shadow ve Stopwatch...
La clase va a celebrar una fiesta en el Purple Pit.
Purple Pit'de sınıfın sömestr partisi var.
El Purple Pit está prohibido a los profesores de la universidad.
Ama Purple Pit bu fakültenin sınırlarının dışında kalır.
Se me habrá olvidado porque el Purple Pit no es lo que se supone que es.
Herhalde aklımdan çıktı, ama Purple Pit hak ettiği üne asla kavuşamadı.
Te parece bien que quedemos en el Purple Pit?
Daha sonra Purple Pit'de buluşmaya ne dersin?
Perdone que lo diga, Dr. Warfield, en el Purple Pit.
Bu mekan... alınmayın Doktor Warfield... Purple Pit.
"Say, can I have some of your purple berries?"
"Say, can I have some of your purple berries?"
"Excuse me while I kiss the sky."
"Purple haze all around."
"Purple Sage Apartments."
"Purple Sage Apartmanları."
¿ Vive en los apartamentos Purple Sage?
Sen, Purple Sage apartmanlarında yaşıyorsun, değil mi?
~ The whole rhythm section was the Purple Gang
The whole rhythm section was the Purple Gang
Bloody fingers on a purple knife
Mor bıçağın üzerinde kanlı parmaklarım...
beverly Hines? No.
- Purple Knee-High?
Prepara el trago Pasión Púrpura.
Purple Passion diye bir içki hazırlar...
- Copia eso, Viola Piola Cola.
- Anlaşıldı, Purple Fluffer Nutter ( Mor tüylü taşak ).
Un bajista condenadamente bueno, podría entrar en Deep Purple también pero murió el otoño pasado, así que -
Herif iyi basçıydı. Deep Purple'da bile çalabilirdi ama geçen sonbahar öldü.
¿ Entonces quieres decir que "Purple Haze" dice algo?
Bu doğru mu? Sence "Purple Haze" birşeyler söylemeye mi çalışıyor?
"Me embrujaste el cerebro con una bruma púrpura..."
- Kafamın içinde mor bir hüzün var. ( Purple Haze - Jimi Hendrix )
¡ Le estoy dando consejo a un tipo con una Purple Heart! ( condecoración militar )
Madalyası olan adama tavsiye veriyorum!
Y mi nombre es Howard Stern en la Experiencia Howard Stern, y si les gusta la música, les gustará Deep Purple en TBU.
Evet benim adım Howard Stern, Howard Stern'in tecrübelerindesiniz. Ve eğer müziği seviyorsanız TBU'da Deep Purple'ı da seveceksiniz.
Y si me sigues este es el muro de las aclamadas por la crítica Tengo la lista de Schindler y el color púrpura.
Ve takip edersen benim en önemsediğim duvarıma geldiğinde "Schindler's List" ve "The Color Purple" ı görürsün.
El purple-collared woodstar del Ecuador Con un anchura de ala a ala de 2 pulgadas.
Mor enseli, iki inçten biraz daha fazla kanat açıklığı olan Ekuator koruyıldızı.
¿ Te digo cómo llegué de Deep Purple a Howlin'Wolf en sólo 25 pasos?
Deep Purple'dan Howlin'Wolf'a geçişimi 25 albümle anlatabilirim.
- Purple Riot han venido de Bombay.
- Çünkü Bombay'dan müzik gurubu geldi.
Me voy a Inglaterra con Deep Purple dentro de una hora.
Bir saat sonra Deep Purple'la İngiltere'ye gidiyorum.
Polexia se ha ido a Inglaterra con Deep Purple.
Polexia, Deep Purple'la İngiltere'ye gitti.
Bruma Púrpura con Per la Tierna cruzada con Ruderalis.
"Ruderalis" e karşı "Purple Haze" ile "Early Pearl".
Te conseguiré otro Corazón Púrpura por eso.
Sana yeni bir Purple Heart madalyası sağlayacağım.
No muchos, si sólo tienen un Corazón Púrpura.
Eğer tek madalyaları Purple Heart ise o kadar çok yok demektir.
Ni Corazón ni heridas.
Purple Heart yok, hiç yaralanmadım.
- "Lluvia Púrpura".
Evet. "Purple Rain."
A mi me gusta Deep Purple un poco.
Ben de birazcık Deep Purple manyağı sayılırım.
No era una reliquia Pidieron que el cabello violeta
There was a relic They called the purple hair
- Te gusta el video de "Lluvia Púrpura".
- Purple Rain filmini gösterdikleri için seviyorsun.
Por Dios, llevas cargandome la cabeza... con los conciertos de Deep Purple... desde hace 3 horas.
Lütfen, Son üç saattir... Deep Purple konserleri hakkında boş konuşup duruyorsun.
¿ Saben cómo iba a llamar a esto? "Purple Haze".
Alınma dostum.Bu gördüğünüze "Mor Gizem" derler...
Tiene algo sobre un cargamento de ácido.
Purple haze nakliyesiyle ilgili bir şeyler vardı elinde.
Purple Shadow segundo.
Purple Shadow burun farkıyla ikinci, Lucky Arrow bir boy geride.
JIMY HENDRIX Star Spangled Banner
[Jimmi Hendrix - Purple Haze]
"Purple haze was in my brain."
"Lately things don't seem the same." "I'm acting funny, but I don't know why."
"Purple haze all around."
"Don't know if I'm coming up or down." "Am I happy or in misery?"
- Miraremos Purple Rain.
"Purple Rain" i izleriz.
Un cargamento de ácido.
Nedir? Purple haze * marijuana çeşidi * nakliyesi, 10,000 adet.