Translate.vc / Spanish → Turkish / Pussycat
Pussycat translate Turkish
80 parallel translation
Great big darling pussycat.
Heybetli koca kedicik.
- Hola, pussycat.
- Merhaba, pisipisi.
Pussycat, te amo.
Pisipisi, seni seviyorum.
- ¡ Pero, pussycat, tú vives aquí arriba!
- Sorun değil ki. Dairen, üst...
Bien, escuchame, pussycat.
Zaman çok değerli...
- Ah, pussycat. Somos niños, tú y yo.
Pisipisim, sen ve ben henüz çocuğuz.
¿ Pussycat?
Merhaba, pisipisi.
Pussycat.
Pisipisi.
Pero has estado tan afectuosa, pussycat.
Ama... -... öyle çekicisin ki, pisipisi.
- ¡ Te amo, pussycat!
Kendini mecbur hissetme. - Seni seviyorum, pisipisi.
¿ Pussycat?
Pisipisi!
Te quiero más que a todo en el mundo, pussycat.
Seni, dünyadaki her şeyden daha çok istiyorum, pisipisi.
Hola, pussycat.
Merhaba, pisipisi.
Adiós, pussycat.
Hoşça kal, pisipisi.
Pussycat del cielo. No me puedo resistir.
Gökyüzünden düşen pisipisi, sana karşı koyamıyorum.
- ¡ Cómo te atreves! Escucha, pussycat.
Bu ne cesaret.
Michael Voltaire James, pussycat.
- Michael Voltaire James... -... pisipisi.
- ¿ Por qué la llamó pussycat?
- Ona niçin "pisipisi" dedin?
La veía en el Pussycat.
Onu genellikle Pussycat'de görürüm.
"No duermas en el metro" Barton Mannering... - Smith. - Muy simple.
Pussycat Barton-Mannering Smith...
Pussycat, perderás tu trabajo.
Seni amcık! İşini kaybedeceksin.
Gracias al dinero de las clases de bolos tengo un bono vitalicio para el cine X y no tengo ni idea de bolos.
Bowling dersi için aldığım para vardı ya Pussycat salonuna ömür boyu girişim var. Bowlingi oynayamıyorum bile.
len cuántos líos se puede meter atada a una cabina telefónica enfrente del cine Pussycat?
Striptiz klübünün önündeki telefon kulübesine iki kere bağlanmışken başına ne kadar kötü bir şey gelebilir ki?
Cuando Josie y las Melódicas estaban en el espacio exterior... ¿ cómo se llamaba el tipo hinchado que voló?
Josie ve Pussycat'ler... uzay boşluğundayken uçan dombiş adamın ismi neydi?
Acabamos de recibir noticias que el Dr. Malo... te prepara una trampa esta noche... en el Club Eléctrico Psicodélico de las Gatitas Parranderas... aquí en nuestro querido Londres.
Dr. Evil'dan elimize yeni bir mesaj gecti.. Planı bu gece seni tuzaga düşürmek. Yer olarak Electric Psychedelic Pussycat Swinger's Club...
Tal vez me detenga en el Club Pussycat.
Pussycat Klubünde durabilirim.
¡ Más rápido, gatita!
Faster Pussycat!
Es muy amigable. Es amoroso.
Dostçadır, he's a pussycat.
Quizás Miss Gatita quiera dar un paseo. El sol queda muy bonito reflejándose en el agua del lago ahora.
Belki bayan Pussycat ( Kedicik ) gölün üzerinde muhteşem bir şekilde yansıyan... güneşe bir göz atmayı arzu eder.
Miss Gatita lo está deseando.
Bayan Pussycat arzu etmekten fazlasını istiyor. Pekala...
No, esto es Georgia, Miss Gatita.
Burası Georgia, bayan Pussycat.
En realidad, Rita lo dijo en el sentido británico de la palabra, que significa dulce o gentil, como un "gatito"
Aslında, Rita İngiliz tabiriyle tatlı veya kibar anlamında "Pussycat" olarak kullanmıştı.
Y Steve no dijo gatito.
Steve "pussycat" i kastetmiyordu. Steve.
¿ A qué hora cantan las Pussycat Dolls?
Pussycat Dolls ne zaman çıkacak?
- Sí. - Me gustan las Pussycat Dolls.
Ben Pussycat Dolls'u severim.
Que hay de nuevo pussycat...
# Ne var ne yok pisicik Vooooooooov #
Creo que "vestida para impresionar" se refiere a vestir como tu muñeca ramera favorita.
"Şık giyim", Pussycat Doll grubundakiler gibi giyinmekmiş.
O las Pussycat Dolls.
- Ya da Pussycat Dolls.
No creo que esté preparada para "The Pussycat Dolls." Volveré.
Pussycat Dolls'a hazır olduğunu sanmıyorum.
Necesitaba a alguien para pasar el tiempo antes de las Pussycat Dolls salgan.
Pussycat Dolls başlamadan önce zaman geçirecek bişeyler lazımdı.
- Amigos hasta que muramos - Otra vez
Hz.İsa ve Pussycat Dolls.
Tuve que lavarlo por el Pussycat Lounge. Como dijiste, ¿ recuerdas?
Parayı aklamak için salona aktarmamı istemiştin, hatırladın mı?
Entró en la refriega como una gatita en celo.
Orada durmuş, herifi bir Pussycat Doll gibi pataklıyordu.
Supuestamente también invitó a Keith Richards, una de las Pussycat Dolls y
Sanırım amcası Keith Richards'ı da davet etmiş, aa, ve Pussycat Dolls'dan birini...
Tengo que cambiar mi imagen, así que o me hago un piercing en el labio, teñirme el pelo de rosa, o... vestirme como una Pussycat Doll.
Benim imajımı değiştirmem lazım. Dudağımın altına piercing takıp saçımı pembeye boyatırım ya da "Pussycat Doll" lar gibi giyinebilirim.
Nada de piercing en la cara, nada de color de pelo alternativo, nada de vestirse como- - ¿ Qué es una Pussycat Doll?
Suratına piercing yaptırmak yasak, alternatif saç renkleri yasak.
Son artistas multifacéticas :
Pussycat Doll şeyleri gibi şey yapmak da... O ne ki bu arada?
¿ Pussycat?
Pisipisi.
- Te amo, pussycat.
- Seni seviyorum, pisipisi.
Ve abajo, pussycat, y yo voy después y tendremos una linda pelea.
- Michael! Bak, dinle. Şimdi aşağı in, pisipisi.
- Escucha, pussycat. - No lo creo.
- Dinle, pisipisi.