Translate.vc / Spanish → Turkish / Querias
Querias translate Turkish
742 parallel translation
Siempre dijiste que nos querias.
Sen her zaman bizi istediğini söyledin.
Tu querias una buena vida para tus hijos.
Çocukların için iyi bir yaşam istiyorsun.
- Hace un mes querias ser diseñadora.
- Geçen ay tasarımcı olmak istiyordun.
¿ Querias enfrentarme hijito?
Adil bir kavga istiyordun, evlat.
? No querias decirles algo a las chicas?
Kızlara söylemek istediğin bir şey yok muydu?
Chico, lo que he pasado por ti, pero por fin he conseguido lo que querias.
- Merhaba. Ufaklık senin için yapmadığım kalmadı, ama en sonunda istediğini yaptım.
Estuve profundamente herida cuando me entere de que querias casarte con ella... pero ahora, no creo que tenga que preocuparme.
Onunla evlenmek istediğini duyunca çok üzüldüm. Artık üzülmem gerekmiyor.
Sabia que querias llevarlo todo tan lejos, solo.
Buraya kadar kendin geleceğini biliyordum.
El corte que querias.
Payını alacaksın.
Podrian matarte y decir que querias huir.
Seni vurup kacmaya calistigini soeyleyebilir.
¿ De qué querias hablar, ince?
Konuşmak istediğin şey neydi Vince?
Tú no ibas a seguir hablando de lo de Washington, y yo no te iba a volver a preguntar por qué no querias que viniera.
Hatırlarsan bu Washington işi hakkında konuşmayacaktık. Ve ben de sana bu geziye neden katılmamı istemediğini sormayacaktım.
¿ Por eso no querias que viniera?
- O yüzden mi bu geziye gelmemi istemedin?
Dinos, el microfilm no era suficiente... sinó que también querias el contrabando de oro?
Önce söyle bakalım bu işi neden mikrofilm hadisesiyle kapatmadın niçin altın işine de burnunu soktun? Biri sana yetmez miydi?
¿ Para eso querias verme?
Beni bu yüzden mi görmek istedin?
¡ Lograste lo que querias!
Ne istediğini biliyordun ve onu alıyordun.
Me querias fea, ¿ verdad?
Çirkin olmamı istedin, değil mi?
¿ Esto era lo que querias?
İstediğin böyle bir hayat mı?
Claro que no los afrontamos de manera adulta, si es que a eso querias llegar.
Ciddi ciddi sorunu çözmeye koyulduğumuz falan yok, eğer demek istediğin buysa.
Pense que querias un hombre
Bir erkek istediğini sanmıştım.
Pero no! Tu querias convertirte en un heroe.
Bir kahraman olarak şansını denemek istedin?
- ¿ Querias perder la pelea? - Si.
Az daha maçı veriyordun.
¿ Querias unirte a nosotros?
- Bize katılmayı düşünür müydün?
- No querias hablar acerca de él.
- Ondan bahsetmek istemedin.
Dijiste que querias venir, carino.
Ama hani geImek istedigini soyIemistin hayatim.
Ocho horas espere a Jerry y deje que te pusieras al lado de el... porque estabas llorando que querias estar al lado de el.
Sen onun yakınındayken ben sekiz saat boyunca bekledim. Ağlıyordun çünkü Jerry'nin yakınında olmak istiyordun. Onun yakınına sokuldun!
Da vuelta la tarjeta. - Tony querias verme?
Tony, beni mi görmek istedin?
Querias silenciarme. Eres despiadado.
Beni susturmak istedin, seni hain!
Querias jugar conmigo, conejito?
Oyun oynamak ister misin, tuhaf şey?
Siempre querias un 10.
Sürekli A alman gerekirdi.
Podriamos hacer ese crucero que siempre deseamos, mirar esa tienda de antigüedades que querias tener.
Hep bahsettiğimiz o deniz yolculuğuna çıkabiliriz. Hep açmak istediğin o antikacı dükkânı işini gözden geçirebiliriz.
Pero, princesa, creí que querias ganar el concurso de modelaje de la revista.
ama, prenses, 17.magazşn modeli yarışmasına hazırlanıyordunya.
Se que no querias.
Ciddi olmadığını biliyordum.
- un Cadilac, Como lo querias.
Bir cadillac, aynen senin istediğin gibi.
Lo querias más que a cualquier juguete, parece que fue ayer.
"Bunu diğer her oyuncaktan daha çok sevdin. Daha dün gibi."
¿ Querias verme?
Beni görmek mi istedin?
Nunca sere el hombre que querias que fuera.
Asla olmamı istediğin gibi bir adam olamam.
Que fue exactamente lo que dijiste que querias hermano?
Tam olarak ne istiyorum demiştin, kardeşim?
¿ Querias unirte a nosotros?
Bize katılmak istedin mi?
is, um, eso lo que querias?
İstediğin bu muydu?
¿ Recuerdas que querias hacer el amor en un lugar raro?
Benimle garip bir yerde seks yapmak istediğini hatırlıyor musun?
¿ O no tuviste las agallas para decirme que no querias casarte conmigo?
Yoksa benimle evlenmek istemediğini söyleyecek kadar korkak mıydın?
- Crei que no querias discutirlo.
- Bunu tartışmak istemediğini düşünmüştüm.
Sólo querias la libertad para largarte cuando te diera la gana.
Kafana estediğinde öylece çekip gidebilmek istiyorsun.
Querias meternos tu pinga por el culo?
Bu çükle mi bize göt verecektin?
Necesitaba saber si querias verme.
Beni fark edecek misin diye merak ediyordum.
Vas a despedirme? Habia pensado que querias marcharte
Kendiliğinden ayrılacağını düşünmüştüm.
¿ Eso era lo que querias saber, no?
Bilmek istediğin buydu, değil mi?
Que querias?
- Buna şüphe yok.
Una vez me dijiste que querias ir al campo, ¿ no?
Taşraya gitmek istiyorum demiştin, değil mi?
Querias ser conocido Pat.
Sen meşhur adamlarla at bindin.