Translate.vc / Spanish → Turkish / Reina
Reina translate Turkish
16,742 parallel translation
Ella es una reina de hielo insensible llamado Killer Frost,
Killer Frost isimli soğuk kalpli bir buz kraliçesi.
¿ Tienes alguna reina?
Sen de kraliçe var mı?
Tienes toda la maldita razón que lo quiero, pero si vas a dispararle al rey, no puedes fallar, y ahora mismo, con la evidencia circunstancial, contra una reina como esta...
Elbette isterim, ama eğer krala ateş edeceksen ıskalayamazsın, ve şuanda, bu dolaylı delillerle, böyle bir krala karşı durmak...
La Reina Madre siempre creyó que dos años separados bastarían para que la princesa Margarita perdiese interés en el coronel y el problema desapareciese.
Ana Kraliçe iki yıllık bir ayrılığın Prenses Margaret'ın Albay'a olan ilgisini kaybetmesi için yeterli olacağını ve tüm olayın kapanacağını düşünüyordu.
Al contrario, el dilema de la Reina, el centro de todo este asunto, es aún peor, o se pone firme y prohíbe el matrimonio, lo cual enfrentará a las hermanas y partirá la Casa Real por la mitad,
Ayrıca Kraliçe de oldukça ağır bir ikilemde. Ya ağırlığını koyup bu evliliği yasaklar ve iki kardeş birbirine düşünce Kraliyet ailesi ikiye bölünür ya da evliliğe izin verip başında olduğu kiliseyle bir çarpışmaya girer.
Mientras tanto, el nuevo primer ministro acaba de aterrizar del viaje a El Cairo y viaja a Escocia a informar a la Reina de los avances con el coronel Nasser.
Bu sırada, Kahire'den dönen yeni Başbakan Kraliçe'ye Albay Nasır ile ilgili son gelişmeleri iletmek için İskoçya'ya gitti.
Sea cual sea la respuesta a la pregunta de millones de personas, es innegable la simpatía y el apoyo del público en general hacia la hermana de la Reina y el antiguo caballerizo de Su Majestad.
Milyonlarca insanın merak ettiği sorunun cevabı ne olursa olsun Kraliçe'nin kardeşi ile eski emir subayına sıradan halkın duyduğu sempati yadsınamaz.
Como Reina, es mi deber negarme a que Margarita se case con un hombre divorciado, todo el mundo me lo dice.
Kraliçe olarak, Margaret'ın dul biriyle evlenmesini kabul etmemek görevim. Zaten herkes böyle yapmamı tavsiye ediyor.
Su Majestad, como Reina, usted es Fidei defensor,
Majesteleri, siz Kraliçe olarak Fidei defensor unvanına sahipsiniz.
Una mitad es la hermana. La otra es la Reina.
Bir yarın kardeş, diğer yarın Kraliçe.
Pero me di cuenta de que como Reina no tengo opción.
Ama sonra fark ettim ki Kraliçe olarak başka şansım yok.
Olvídese de Isabel de Windsor, ahora solo es la reina Isabel.
Artık Elizabeth Windsor yok, sadece Kraliçe Elizabeth var.
Una especie de guardianes del buen rollo que reina por aquí.
Kendi hallerinde takılıyorlar işte.
Hay unos bollitos en un una lata con la reina.
Üzerinde kraliçe olan tenekenin için biraz çörek var.
¿ Una reina?
Bir kraliçe mi?
Gracias, mi reina confederado.
Teşekkürler, benim hempa Kraliçem
- ¿ Informaron a la Princesa? - ¿ A la nueva Reina, quiere decir?
- Yeni Kraliçe'den mi bahsediyorsunuz?
La BBC ofrece su más sentido pésame a Su Majestad la Reina y a la familia real.
BBC, Majesteleri Kraliçe'ye ve Kraliyet ailesine en içten baş sağlığı dileklerini iletir.
El nombre que adoptará como reina.
Kraliçe olarak alacağınız isim.
Larga vida a la reina Isabel, entonces.
O zaman, Kraliçe Elizabeth çok yaşa!
- El vuelo de la Reina...
- Kraliçe'nin uçağı...
Como decía, el avión de la Reina sobrevuela Italia en estos momentos, salió del aeródromo de El Adem, en Libia, a las cinco de la mañana.
Kraliçe'nin uçağı şu anda İtalya'nın üstünde. Libya'daki El Adem Havaalanı'ndan bu sabah 05 : 00'te havalandı.
Se lo mencioné a la Reina a la Reina Madre esta mañana, y entonces me pidió que le preguntase si le gustaría reconsiderar su partida,
Bundan Kraliçe'ye bahsettim. Yani Ana Kraliçe'ye. O da bana garip bir şekilde oradan ayrılmayı isteyip istemediğini
A la luz de este hecho, se preguntaba si le gustaría valorar la posibilidad de quedarse en un nuevo puesto, como interventor de la casa de la Reina Madre.
- Bu yüzden yeni bir görev almayı isteyip istemediğini merak ediyor. Ana Kraliçe'nin evinin denetçisi olarak.
¿ Puede dar las gracias a la Reina Madre por su generosa oferta?
Ana Kraliçe'ye nazik teklifi için teşekkür eder misiniz?
Y esto, señora, de su majestad la reina María.
Ve bunu efendim. Majesteleri Kraliçe Mary'den.
Porque hoy la sustituye otra mujer, la reina Isabel.
Çünkü artık onun yerine başka biri geçti. Kraliçe Elizabeth.
"Dios salve a la Reina".
Tanrı Kraliçe'yi Korusun.
Dios salve a la Reina.
Tanrı Kraliçe'yi Korusun!
Con la reina de Inglaterra. - Los viernes después de los bolos.
İngiltere Kraliçesi'yle birlikte, Cuma geceleri, bowlingden sonra.
Llamativas exhibiciones de opulencia más propias de una concubina que de una reina.
Servetini böyle cafcaflı sergilemek. Bir kraliçe yerine bir cariyeye yakışır.
María, la reina de Escocia, pronto buscará una alianza matrimonial.
İskoçların Kraliçesi Mary yakında bir ittifak evlilik arayışına girecek.
Volveremos porque ella es nuestra reina.
Kraliçemiz olduğu için geri döndük.
Bueno, el pueblo deseaba conocer a su reina.
Halk kraliçelesini tanımalı.
Si no fuera por ti es posible que nunca hubiéramos sabido que capturamos a esos escoceses de linaje en la escaramuza fronteriza. ¡ Larga vida a la reina!
Sen olmasaydın sınır çatışmasından soylu bir İskoç esir aldığımızı bilemeyecektik. Kraliçemiz çok yaşa!
Supongo que cuando erais reina de Francia, teníais un balcón para vos sola.
Fransa'nın Kraliçesi olduğunuz zamanı düşünüyorum da kendinize ait özel bir balkonunuz vardı.
La reina Isabel ha reconsiderado a don Carlos como esposo.
Kraliçe Elizabeth Don Carlos'u kocası olması için tekrar düşünüyor.
La reina Isabel rechazó personalmente a don Carlos meses atrás.
Kraliçe Elizabeth Don Carlos'u aylar önce kendisi reddetti.
Por respeto a nuestros vecinos ingleses, retrasaremos el matrimonio entre don Carlos y la reina María hasta que llegue la oferta de la reina Isabel.
İngiliz komşularımıza olan saygımızdan dolayı Don Carlos ve Kraliçe Mary arasındaki evliliği Kraliçe Elizabeth'in teklifi gelinceye kadar erteliyoruz.
Eres una reina soltera.
Evlenmemiş bir Kraliçesin.
Soy una reina soberana.
Ben yüce bir Kraliçeyim.
Como muchos me consideran a mí y aun así soy reina.
Durumumu düşünmeliyiz ve ben daha Kraliçe değilim.
¿ Se preocupa él de vuestro futuro como reina?
Bir Kraliçe olarak geleceğini umursuyor mu?
Si quieres a tu reina, William, me apoyarás.
Kraliçeni seviyorsan William beni desteklersin.
Debería traer al galeno y decírselo a la reina de Escocia.
Hekimlere ve İskoç Kraliçesine söylemeliyim.
España está dispuesta a rechazar la oferta de la reina Isabel de matrimonio si la reina María se compromete a conceder a su esposo la corona matrimonial.
İspanya, Kraliçe Elizabeth'in evlilik teklifini reddetmek için istekli. Kraliçe Mary kocasının Taht Evliliği yapmayı kabul ederse.
- Aun así es un riesgo, para cualquier reina... nombrar a un hombre como mi sucesor.
Tüm Kraliçeler için... Varisim olarak bir adama unvan vermek hâlâ bir risk.
Reina María, aceptamos vuestra oferta en nombre del príncipe.
Kraliçe Mary, Prens adına teklifinizi kabul ediyoruz.
¿ Estoy dudando en aceptar el puesto de nuestra reina como cuidadora de cisnes?
Kraliçemizin önünde Kuğu muhafızı gibi bir engel miyim ben?
♪ Soy la reina del mundo ♪ Carl, oye.
Carl, selam.
La reina Isabel II, igual que su homónima, la reina Isabel I,
Kraliçe II.