Translate.vc / Spanish → Turkish / Reva
Reva translate Turkish
148 parallel translation
Fay, cariño, ¿ por qué quieres hacer una cosa así?
Fay, tatlım, böyle bir şeyi kendine reva görmeyi niçin istersin?
Supongo que se refería a un yate, pero no sé cómo un señor... que me da 10 centavos de propina puede permitirse un yate.
Sanırım kadın yat gibi bir şey dedi, ama onca yol için sadece 10 senti reva gören birinde sanmıyorum ki yat olsun.
Molestias absurdas, diría yo.
Ben buna hayvanlara reva görülen işkence derim.
Vaya forma de tratar la Perla Borgia.
Borgia İncisine reva gördüğün muameleye bak.
- Has vuelto temprano. - Sí, me sentí resfriado... así que renuncié al placer... de cenar con Roger Hinchly y decidí volver a casa.
- Evet, havanın soğuduğunu hissettim o yüzden, şu Roger Hinchley ile yemek yemenin şüpheli mutluluğunu kendime reva görmeyip yatağa dönmeye karar verdim.
Y qué importa, para lo que tenemos que decirnos.
Reva mı bu şimdi Don Pietro?
¿ Que me insulte esa serpiente a la que ha nombrado ama de llaves?
Kahya yaptığınız yılan tarafından kovulmam reva mı?
Soy Reva.
Ben Reva.
Oh, sí, Reva.
Oh, evet, Reva.
Reva.
Reva.
Reva no estaba detrás tuyo sólo para acariciarte el pelo.
Reva sen saçını karıştırırken arkanda durmuyordu.
No puedo salir a cabalgar contigo hoy, Reva.
Bu gün seninle at süremeyeceğim, Reva.
¿ Qué tal, Reva?
Nasılsın, Reva.
Eh, Reva, ¿ qué tal un trago?
Hey, Reva, ufak bir içkiye ne dersin?
Creo que deberías recordar, Reva, que lo único que no quiero de ti es consejos.
Sanırım bir şeyi unutmamalısın, Reva, Senden nasihat istemiyorum.
Gracias, Reva.
- Teşekkürler, Reva.
A veces, Reva, no creo que me apruebes.
- Bazen, Reva, beni onaylamadığını düşünüyorum.
Cállate, Reva.
- Kapa çeneni, Reva.
Por eso me gustas, Reva.
Senden bu nedenle hoşlanıyorum, Reva.
Hola, Reva.
Merhaba, Reva.
¿ Está bien si trata a mi cuerpo como a un juguete?
Vücuduma oyuncakmış gibi davranmanız reva mı?
¡ Eso es lo único que deseas de mí!
Bana bunu mu reva gördün?
¡ Qué muerte más horrible has tenido!
Böyle bir ölüm müydü kendine reva gördüğün?
Además, ¿ Es el miedo razón suficiente para hacer sufrir a Radha en silencio?
Ayrıca, Radha'nın ahali ne der diye sessizlik içinde acı çekmesi reva mı?
Eso es lo que no entiendo, Franz. Que te sigas haciendo eso. La misma historia de siempre.
İşte hiç anlamadığım şeylerden birisi, Franz,... bunu her seferinde kendine reva görüyorsun, eski tas eski hamam.
Reva, si uno roba un auto, lo tiene que disfrutar.
Reva, hakkını vermeyeceksen araba çalmanın mantığı ne?
No funcionó.
Reva, yürümedi işte, tamam mı?
- ¿ Qué quieres de mí?
- Reva, benden ne istiyorsun?
Reva me dijo que vivías en Battery.
Reva eskiden Battery'de yaşadığını söyledi.
¡ Reva, Ellen Aim está de regreso!
Hey Reva, Ellen Aim döndü.
Reva, córtala.
Reva, kes şunu.
¿ Sabes, Reva? Ellen Aim tenía razón en una cosa. Tu hermano es un cretino.
Baksana Reva, Ellen Aim bir konuda haklıymış ; kardeşin pisliğin teki.
- No empieces, Reva.
- Benimle uğraşma, Reva.
Gracias, Reva.
Sağ ol, Reva.
Qué estupidez.
Dinle, Reva. Reva, bu saçmalık.
Tre ya es grande y puede tomar sus propias decisiones.
Bence Tre kendi kararlarını verecek yaşta, Reva.
Ni siquiera esto, ieh?
Bunu bile mi reva görmedin?
Me pides que coma mierda educadamente con tenedor y cuchillo y aprenda a tragarme toda la mierda que él me sirva de ésa forma, todo estará 10 puntos.
Diyorsun ki bu boktan duruma boyun eğip ses çıkarmadan katlanırsam... ve bana reva gördüğü sürüyle yalanı yutmayı öğrenirsem... her şey güllük gülistanlık olacak.
- Soy detestable.
- Bana herşey reva.
! Un amo tan bondadoso!
Böyle iyi bir efendiye reva mı yaptığın!
Que tipo de Dios inflinge tamaño sufrimento a su siervo?
- nasıl bir Tanrı onun gibi sadık bir kuluna bu zulmü reva görür?
- ¿ Es justo para la otra niña?
Sayın yargıç, bu diğer küçük kıza reva mı sahiden?
No es justo.
Bu sana reva değil.
Nuestro acróbata estrella a tenido un ataque de franqueza y sufrió una muerte relacionada con una bala.
Yıldız acrobatımız, çenesini tutamama * hastalığına yakalandı ve mermi nedenli bir ölüme reva görüldü *.
Esos pocos que permanecían afuera abrazaron el nombre otorgado sobre ellos, "vampiros" formaron una resistencia fueron bajo tierra y comenzaron a resistir.
Hâlâ dışarıda olan bazıları kendilerine reva görülen "vampir" aşağılamasını kabullendiler, direnç kazandılar, yeraltına indiler ve direnç göstermeye başladılar.
Bueno, sobre lo único que puedo pensar es en ti y eso no me parece justo para la Bonita Christine.
Tek düşündüğüm sensin ve bu da Güzel Christine'e reva değil pek.
Tú me secuestraste y esto, ¿ esto es todo lo que obtengo?
JOSH : Önce beni kaçırdın, şimdi de bana bunları mı reva görüyorsun?
Oh, qué injusticia.
Kahretsin, reva mı bu?
Fueron sus propias acciones.
Bunu kendine reva gören o.
Quedaos en la silla, pues sin la fuerza de vuestro nombre Bistun es sólo una ruina digna de lechuzas.
Atının üstünde kal, ki senin isminin kudretinden yoksunken Bistun, baykuşlara reva viraneden başka bir şey değildir.
- Mira, Reva ya es hora de soltarlo.
- Dinle, Reva.