Translate.vc / Spanish → Turkish / Rhyme
Rhyme translate Turkish
50 parallel translation
♪ For us ♪ ♪ To try to rhyme ♪
# Uyumlu olmak için çabalamaya
LUGAR DEL CRIMEN Lincoln Rhyme
SUÇ MAHALLİ Lincoln Rhyme
Disculpe, Sr. Rhyme. Kenneth Solomon.
Affedersiniz, Bay Rhyme.
Rhyme, tienes que respirar. Mírame. Respira.
Nefes almalısın.
No te me vayas, Rhyme
Benimle kal.
Rhyme, no me interesa tener esta conversación. ¿ Está bien?
Rhyme, bu konuşmayı yapmak istemiyorum. Tamam mı?
¿ Sabes quién es Lincoln Rhyme?
- Lincoln Rhyme'ı tanıyor musun?
Hela aquí. oficial Donahoe le presento a Lincoln Rhyme.
Geldi. Memur Donahoe, Lincoln Rhyme'la tanış.
¿ Cómo se volvió así Rhyme?
- Rhyme nasıl bu hale geldi? - Dahi doğmuş.
Relájate cuando te dirijan un cumplido. Sobre todo él.
İltifatları sakin karşılamayı öğren, hele Rhyme'ınkileri.
Rhyme sigue a cargo. Son órdenes suyas.
Şef Rhyme ve bunlar onun emirleri.
NNo me manipules, Rhyme.
Benimle uğraşma, Rhyme.
Rhyme.
Rhyme.
Rhyme lleva horas llamándote.
Rhyme, saatlerdir seni arıyor.
Yo no trabajo para Lincoln Rhyme.
Ben Lincoln Rhyme'a çalışmıyorum.
- ¿ Por qué? - Ordenes de Rhyme.
- İçeri giremezsiniz.
¡ Al carajo con él!
- Rhyme'ın emirleri.
Al carajo con Rhyme.
- Rhyme'ın canı cehenneme.
¡ No puede estar seguro, Rhyme!
Bunu bilmiyorsun, Rhyme.
Rhyme, voy a trazar la cuadrícula.
Rhyme, ızgarayı yürüyeceğim.
Lincoln Rhyme ya no está trabajando en este caso. ¿ Entendido?
Lincoln Rhyme artık bu olaya bakmıyor. Ben devralıyorum.
Al carajo Murphy y al carajo Rhyme.
Murphy'nin de Rhyme'ın da canı cehenneme.
Llama a Ortiz. Que se salga, con su gente, de casa de Rhyme.
ortiz ve ekibine bu gece Rhyme'ın evini boşaltmasını söyle.
Aguanta, Rhyme. ¡ Respira!
Dayan. Dayan. Nefes al, Rhyme.
Respira conmigo, Rhyme.
Hadi.
¡ Rhyme! Aguanta! .
Dayan.
El Sr. Rhyme está dormido.
Bay Rhyme uyuyor.
PARA LINCOLN RHYME DE SUS AMIGOS DE LA POLICIA DE N.Y.
Dedektif LlNCoLN RHYME'a NYPD'DEKİ PEK ÇoK DoSTUNDAN
Rhyme, ¿ estás ahí?
Rhyme, orada mısın?
¿ Estás hablando con Rhyme?
Rhyme'la mı konuşuyorsun?
Ayúdame, Rhyme. ¡ Ayúdame!
Yardım et, Rhyme.
Va a matar a Rhyme.
Rhyme'ı öldürecek.
Juego de ajedrez, Sr. Rhyme.
Satranç oyunu, Bay Rhyme.
Yo gano, Sr. Rhyme.
Ben kazandım, Bay Rhyme.
¿ Le cortamos la lengua, Sr. Rhyme?
Dilini keselim mi, Bay Rhyme?
Se ve muy bien, Sr. Rhyme.
- İyi görünüyorsunuz, Bay Rhyme.
¿ Sr. Rhyme?
- Bay Rhyme mı?
Rima con flan.
- Don. Rhyme with flan.
Incluso las palabras incorrectas parecen rimar Even the wrong words seem to rhyme
Yanlış kelimeler kafiyeli görünse bile.
¿ Y sise llamara "Rhyme or Reason"?
Peki "Kafiye ya da Mantık" adında bir dizi?
Tú última rima fue tan suave como caca de bebé mezclada con puré de guisantes, leche cruda y maíz molido, perra graciosa.
§ Yaptığın o son rhyme var ya, § § bi bebek boku kadar zayıftı § § Sahte bezelye, saf süt ve sulu tahıl ile dolu bi bok!
Solía escribir rimas en clase o donde fuera.
Eskiden sınıfta, sadece rhyme falan yazardım.
No trabajaba en nada más, sólo escribía rimas.
Çalışmazdım. Hiçbir şey yapmadan rhyme yazardım.
Era como si tomara un diccionario y escogiera las palabras más difíciles para hacerlas rimar.
Sanki bi sözlük bulmuş da, rhyme yapabileceği en sağlam sözcükleri içinden seçermişçesine.
Deja de lado la rima y me voy.
§ Rhyme yapmakla yetinmeyip adımı yukarılara taşıyorum §
Hacía la misma rima por todas partes, pero siempre fuera de ritmo.
Sürekli aynı rhyme'ı döndürür dururdu, ve beat'e asla uyum sağlayamazdı.
Así que me subía al tren, escribía rimas y me quedaba a dormir ahí.
Ben de trene atlar, rhyme yazardım, ve oracıkta uyurdum.
Me acabo de escapar del juego porque el negro es como la rima excesiva.
§ Kurtuldum bu oyundan § § Rhyme'ların çok daha ötesinde mevzu §
Sólo suelta tus rimas, pero ya sabes estamos solos en la vida.
§ Babam bilir rhyme'larımı, ama siz de bilirsiniz ki § § Her şey bir anda hiçe dönüşebilir §
# Children singing christian rhyme, # # with logs on the fire, gifts'neath the tree... #
# Çocuklar Noel şarkıları söylüyor, şöminede odunlar, ağacın altında hediyeler #