English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Rom

Rom translate Turkish

1,245 parallel translation
"Rom's." Bonito nombre para un bar, ¿ no crees?
- Az önce mevkinden alındın! Rom!
¡ Dejadme salir de aquí!
"Rom'un Yeri." Bir bar için güzel bir isim, sen de öyle düşünmüyor musun?
¿ Por qué, hermano...? Nunca creí que tuvieras lóbulos.
Pekala, Rom... beni hava kilidinden dışarı atacaktın.
Rom, ¿ de veras crees que sacrificaría la vida de mi propio hermano en beneficio propio?
Rom, para kazanmak için kendi öz kardeşimin hayatını feda edeceğime gerçekten inanıyor musun?
Su hermano Rom embarcó con una chica dabo.
Kardeşi Rom Dabo kızıyla birlikte gemiye bindi.
Rom, trae una botella de mi langour especial.
Rom, özel langour'umdan bir şişe getir.
Una teoría muy interesante, Rom.
Ne ilginç bir teori, Rom.
No seas tonto, es un CD-ROM interactivo.
Bu bir interaktif CD-Rom.
Arcamax CD-ROM
Arcamax CD-ROM.
La fusión no se basó en un CD-ROM que va a ser obsoleto en un año.
Bir yıl içinde silinip gidecek bir CD ROM'la alakası yok bu işin.
La fusión no se basa en un CD-ROM que será obsoleto en un año.
Birleşme, bir yıl içinde silinecek bir CD ROM'la ilgili değil.
Arcamax es nuestro propio CD-ROM independiente y autónomo.
Arcamax, tek başına çalışan otomatik CD ROM sürücümüzdür.
Para ser efectivo, nuestro CD-ROM debe ser portátil y debe ser veloz.
Bir CD ROM sürücüsünün kullanışlı olabilmesi için, taşınabilir ve hızlı olması gerekir...
Arcamax es el doble de rápido que cualquier CD-ROM que existe ahora.
Arcamax, dünyadaki bütün CD ROM sürücülerinden iki kat daha hızlıdır.
Dagmar, ¿ ron con cola?
Dagmar, bir rom ve kola.
Era rom ‡ ntico.
Çok romantikti.
La abuela solía añadirle una pinta de ron a la receta y a nadie le gustaban mas que a ella.
Büyükannem her pazar bunlardan yapardı. Gerçi o içine rom koyardı. En çok da o severdi.
- Bueno, es ron y...
- Biraz rom ve...
Se lo daré a Rom.
Rom'a veririm.
Le informaré de todos los negocios sucios, todas las mentirijillas, todas las triquiñuelas que mi hermano Rom monte.
Sana el altından yapılan her anlaşmayı, her yalan düzeni, her kirli oyunu kardeşim Rom'un karıştıklarının hepsini anlatacağım.
¿ Algún problema, Rom?
Bir sorun mu var, Rom?
Te Io diré de otra manera.
Rom, bak, şöyle açıklayayım.
Mi hermano Rom no es tan liberal como yo.
Ama kardeşim Rom benim kadar özgür düşünceli değil.
Dile a Rom que no se preocupe.
Rom söyle, endişe etmesin.
Eso ya lo sé, pero Rom está convencido de que los humanos se creen superiores a los ferengi y de que si me dejara ir en este viaje usted le podría demostrar que no está en lo cierto.
Bunu biliyorum, ama Rom'un inandığı şey tüm insanların Ferengilere yukarıdan baktığına ve bu gezintiye izin vererek yanlış yaptığına inanıyor. Onun yanlış düşündüğünü kanıtlayabilirsin.
Creo que Rom tenía razón.
Rom haklıydı sanırım.
Eres la persona ideal... Mi hermano Rom es el más indicado para esta misión.
Sekiz ay önce, Karemmalar'la ticaret anlaşması yapmak için Nagus'a yardım ettin.
- Rom no, tú.
Sanırım, tula çileği şarabıydı.
Rom solo cuida de su hijo, yo tengo un negocio.
Küçük bir üye, çok küçük.
Lo siento, comandante, pero me niego.
Karemmalar hakkında deneyime sahip olduğun için en uygun kişi sensin diye düşünüyorum, çünkü... Aslında, görüşmelerin çoğunu kardeşim Rom yaptı.
Mi última experiencia con los jem'hadar no fue agradable, y no tengo intención de repetirla.
Bence, bu görev için o daha uygun. - Rom değil, sen. - Ama neden?
¿ Tomarte cinco daiquirís?
5 kadeh rom mu içecektin?
Envíeme un litro de helado de ron con pasas y una Pepsi Diet.
Bana 100 gr Haagen-Dazs dondurması, kuru üzümlü rom ve diyet Pepsi getirebilirsiniz değil mi?
Y un poco de ron para el dolor.
Ve de acı için rom.
Compatibles con IBM con 500 megas de disco duro CD ROM y módems 14I 4.
IBM-uyumlu 500 mg sabit disk, CD-ROM ve 14.4 modemler.
Un ron con coca cola, por favor.
- Bir kolalı rom alayım, lütfen.
Un ron con coca cola.
Barmen, bir kolalı rom.
Cuba Libre.
Rom ve kola.
La velocidad del CD-ROM todavía está en el rango de los 130 milisegundos, hay muchos parpadeos en la pantalla y los nuevos chip Pentium de Intel harán estos MX 480s obsoletos.
CD-ROM okuma hızları hala 130 ms dolayında. Bir sürü ekran titremesi var ve Intel'in yeni Pentium çipleri bu MX480'leri tamamen atıl hale getirecek.
Con CD-ROM.
- Evet. CD-ROM.
- Rom, no te metas.
- Rom, karışma.
Si te das prisa, quizá aún puedas comprar algo.
Rom. Ağabey, gelmişsin. Acele edersen halen alınabilecek bir iki özel eşya bulabilirsin.
¿ Quark, Rom y Nog juntos en esa nave?
Quark, Rom ve Nog, Dünya'ya kadar o geminin içinde?
Rom, eres un genio.
Rom, sen bir dahisin!
¡ Rom!
Sizin ikinizin sorunu ne?
Así que, Rom... Ibas a tirarme por un descompresor.
Kim bilir, belki bir gün geri dönerim ve onu senden satın alırım.
- El Gran Nagus.
- Kardeşin, Rom.
- Tu hermano, Rom.
- Gaila!
Todos están cansados de oírlo, Rom.
Herkes bunu dinlemekten bıktı, Rom.
No puede obligarme a hacerlo.
Rom'un düşünecek sadece bir oğlu var, benimse işim. Sen.
Te los devolveré pronto. Rom ". - Le mataré.
" Sevgili Quark kesicinin bazı parçalarını çoğaltıcıları tamir etmekte kullandım yakında yerine koyarım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]