English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Ronda

Ronda translate Turkish

4,631 parallel translation
Todo el mundo, si sólo pudiera reunir ronda.
Hepiniz bir yarım çember oluşturabilir misiniz?
Ya que estamos tanteando el terreno... quizás no deberíamos quedarnos mucho tiempo adentro... la primera ronda.
Burada yeni bir şey deniyor gibiyiz ilk etapta orada fazla zaman geçirmesek iyi olur sanırım.
¿ Qué tal si cantan una ronda con nosotros también?
Bizimle de oynamaya ne dersiniz?
Hacía su ronda en Erath.
Erath onun çöplüğüydü.
Sé bueno, te traeré un poco más de agua en la ronda del mediodía.
Uslu durursan, öğlen sana su getireceğim.
Así que con los pesos pagué una ronda a los chicos cambié el reloj por algo de ropa y ese invierno pasé dos semanas en Nueva York tratando de entregar aquella maldita carta a su hermana.
Paralarla oğlanlara birer içki ısmarladım yol için cep saatini verdim ve o kış, iki haftayı New York'ta geçirdim. O amına koyduğumun mektubunu ablasına vermek için.
Cuando hago la ronda con 5 enfermeros y no con 10.
10 yerine 5 hemşireyle çalışırken ben ne yapabilirim ki?
- ¿ Qué te ronda por la cabeza?
- Aklında ne var?
¿ Otra ronda? ¿ Quieren otra ronda?
Birer tane daha içer miyiz?
¡ Última ronda!
Son çağrı.
Es tu ronda.
Sıra sende.
Estoy seguro de que está en la tienda haciendo su ronda.
Alışveriş katındaki işlerini hallettiğinden eminim.
Hagamos una ronda rapida de aguafiestas, fracaso, curvas, y luego te daremos la ayuda que necesitas.
Hela, buzluk ve kömürlüğe hemencecik bakalım ve sonra da gidip umutsuzca ihtiyaç duyduğun yardımı almaya gidelim.
La próxima ronda es mía.
Bir sonrakiler benden.
Sí, la segunda ronda comienza.
- Evet, ikinci raunt başlayacak.
Lanzar un dardo ronda aquí y golpea una facción rebelde diferente.
Burada elini sallasan farklı bir isyancı gruba çarpar.
Creo que ronda los 40.
Kırklarının başında gibi görünüyordu.
Si fracasa en la Cámara, no pasamos a la segunda ronda.
Saray'dan geçmezse ikinci fırsatımız olmaz.
Mi marido nos envió allí para protegernos. de la última ronda de amenazas del narco.
Kocam, son narkotik tehditlerinden korumak için bizi oraya gönderdi.
Mi pelotón está disgustado por tener que hacer este desvío de nuestra ronda.
Ekibim devriye yolumuzdan saptığım için hoşnutsuz.
Invitándoos a ronda tras ronda, esperando que uno se emborrache lo suficiente para chuparle la polla al otro y la mañana siguiente fingir que no ha pasado.
Birbirinize içki ısmarlayıp birinizin diğerine sakso çekecek kadar sarhoş olmasını umuyor ve sabaha bunu unutmuş gibi yapmayı diliyorsunuz.
Tu Dios y mi Dios pueden ir a un motel hacer una ronda de pajas si quieren.
Senin tanrınla benim tanrım bir otel odasına gidip birbirlerini boşaltsınlar, umurumda değil.
Lo que pasó fue que perdimos contra un equipo local no clasificado en la primera ronda de un torneo sin nombre.
Olanlar şuydu, isimsiz turnuvadaki ilk denememizde, tecrübesiz yerel bir takıma yenildik.
Novatos y veteranos se disputarán el premio de ser derrotados en la primera ronda por una cabeza de serie.
Genç raketlerle eski veterinerler seri başındaki rakiplerini, ilk oyunda yenebilmek için mücadele edecekler.
Si ganamos, pasamos a otra ronda.
Bunu alırsak, devam ediyoruz.
Bienvenidos a la Ronda Eliminatoria Final del Abierto de Alerian.
Alerian turnuvasının son eleme turuna hoş geldiniz.
¡ Segunda ronda, perras!
Raunt iki, sürtükler!
Segunda ronda.
Raunt iki.
- Segunda ronda.
- Raunt iki.
Sí, una ronda de aplausos para la Srta. Jefferson y la Srta. Gonzales.
Evet, evet, Bayan Jefferson için alkışları duyalım, ve Bayan Gonzales.
Solo está haciendo su ronda.
O sadece kontrol ediyor.
Oigan amigos, qué tal una ronda de aplausos para Amos Jenkins aquí.
Millet, Amos Jenkins'i alkışlamaya ne dersiniz?
Oye, Patty, pon una ronda por el bar.
Baksana Patty, herkese içki.
Sí, danos una ronda.
Evet, içki ver bize.
Segunda ronda.
- İkinci raunt.
¿ Listo para la segunda ronda, Ghoul?
İkinci tura hazır mısın ceset hırsızı?
¿ Otra ronda?
İçkilerinizi tazeleyeyim mi?
Y los dos son medio ronda.
Ve ikisi de leş gibi kokuyor.
Dicen que un camionero ronda esa ruta en busca de gente para matar.
Ayrıca bazı kamyoncuların öldürecek adam aradığını da rivayet ederler.
Déjame solo transferir algunos, hiper-créditos electrónicos en tu registradora aquí. ¡ Y otra ronda para mis amigos! Este ron está muy bien.
senin kasana hiper-elektronik para transferi yapayım. biraz da arkadaşlarım için! bu tuhaf jilet iyiymiş.
Quería pedirles una ronda de té.
Ben de tam, birer bardak çay daha isteyecektim.
¡ Una ronda de aplausos para Reino Unido!
Alkışlarınız Birleşik Krallık için!
- Y esta ronda la pago yo. - No, de verdad.
Bu seferkini ben ısmarlıyorum bu arada.
Segunda ronda...
Pekala, 2. raunt, 2. raunt. Yeniden kazanacakmışım gibi hissediyorum.
Esta ronda, va a ser diferente.
Bu turda durum farklı olacak.
Supongo que la próxima ronda la invito yo.
Sonraki tur benden olacak galiba.
¿ Qué tal si invitas una ronda de cerveza?
Bana bir tur bira ısmarlasana.
No puedes escaparte de tu ronda.
Turu bırakıp gidemezsin öyle.
Tu ronda.
İçki alma sıranı.
Si lo hacemos correctamente, saldremos antes de la siguiente ronda.
Biz de sabah olmadan buradan çıkalım.
No, esta es mi ronda.
- Bu seferki benden.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]