Translate.vc / Spanish → Turkish / Rosebud
Rosebud translate Turkish
113 parallel translation
Rosebud.
Rosebud.
"Rosebud".
Rosebud.
Sí, "Rosebud". Sólo una palabra.
Evet, "Rosebud." Sadece bu sözcük.
He aquí un hombre que pudo ser presidente y que fue tan amado, odiado y mencionado tenía en mente algo llamado Rosebud.
Başkan olabilecek bir adam... ... zamanımızdaki herhangi birisi kadar sevildi, nefret edildi, çok konuşuldu, ama ölürken zihnindeki bir şey Rosebud'ı çağırdı. - Bunun anlamı nedir?
Rosebud, vivo o muerto.
Rosebud, ölü ya da diri.
Sobre Rosebud o cualquier otra cosa.
Ne Rosebud ne de herhangi bir şey.
Cuando hablaba del Sr. Kane, ¿ alguna vez hizo referencia a Rosebud?
Bay Kane hakkında konuşurken hiç Rosebud'dan bahsetti mi?
¿ "Rosebud"?
Rosebud?
Ella nunca había escuchado nada de Rosebud.
Rosebud'ı hiç duymamış.
- ¿ No es Ud. Rosebud, verdad?
- Rosebud siz değilsiniz, değil mi?
Rosebud, y su nombre es Jennings, ¿ cierto?
Rosebud, ve adınız da gerçekten Jennings, değil mi?
- La veré de nuevo en un par de días. Acerca de Rosebud, Sr. Bernstein.
Bay Bernstein, Rosebud konusunda...
La Srta. Emily Norton no era ningún capullo de rosa.
Bayan Emily Norton "Rosebud" değildi.
Señor Thompson, estaba pensando que esa Rosebud sobre la que Ud. está intentando averiguar...
Biliyor musunuz Bay Thompson, düşünüyordum da Şu sırrını çözmeye çalıştığınız "Rosebud"...
Estaba a punto de decir algo sobre Rosebud.
Rosebud tan bahsediyordunuz.
- ¿ Qué sabe sobre Rosebud?
- "Rosebud" hakkında ne biliyorsunuz?
Sus últimas palabras : "Rosebud".
Son sözleri : Rosebud.
Le contaré sobre Rosebud.
Size Rosebud'ı anlatırım.
- Rosebud. - Sí.
- Rosebud.
¿ Y es eso lo que sabe sobre Rosebud?
Rosebud hakkında bütün bildiğiniz bu mu?
- O Rosebud.
- Ya da Rosebud.
Si descubrieses lo que Rosebud significa seguro que todo se podría explicar.
Rosebud'ın ne olduğunu bulsaydın bu bahse girerim herşeyi açıklardı.
Quizás Rosebud fue algo que no pudo obtener o algo que perdió.
Rosebud, belki de hiç ele geçiremediği ya da kaybettiği birşey.
Supongo que Rosebud es sólo una pieza en un rompecabezas.
Hayır. Sanıyorum Rosebud yapbozun bir parçasıydı.
Está en Rosebud Ridge sobre el río Little Bighorn.
Little Bighorn Irmağı yakınlarında Rosebud sırtındasın.
- Póngame un Rosebud.
- Bir Rosebud verir misin?
Debí avisarle sobre Capullito.
Seni Rosebud konusunda uyarmalıydım.
Rosebud.
- Rosebud.
"De niño tuvo un bate que llamaba Rosebud."
Küçükken adı Rosebud olan bir sopası varmış.
Rosebud es su trineo.
Rosebud'ın kızağı.
Rosebud.
Gül goncası. ( * )
Por qué no vas a algún cine donde pasen "Citizen Kane"... y gritas "Rosebud es un trineo".
Neden "Yurttaş Kane" gösteren bir sinemaya gidip herkesin ortasında avazın çıktığı kadar "Rosebud kızağın adı" diye bağırmıyorsun?
¿ Rosebud, Morton's, Johnny D's?
Rosebud, Morton's, Johnny D's?
Al Rosebud. ¿ Invito yo?
Rosebud'a gideriz. Benden.
Tengo reserva en Rosebud.
Rosebud'da rezervasyonumuz var.
Este pequeño amigo se hace llamar Pete Rosebud.
Bu küçük adamın adı Pete Rosebud.
Todo tuyo, amigo.
Hepsi senin, Rosebud.
- Calma, Rosebud.
- Sakin ol, oğlum.
¿ Y Rosebud?
Rosebud ne olacak?
Campamento de Sitting Bull Rosebud Creek, Territorio de Montana
Oturan Boğa'nın Kampı Rosebud Deresi, Montana Bölgesi
Los quiero a ti, Reno y Benteen para seguir su paso por Rosebud.
Reno ve Benteen'le birlikte, Rosebud'da onların izini süreceksin.
Rosebud es mi dolor.
Rosebud'sa karın ağrısı.
Mi nombre es Rosebud.
Adım Rosebud.
Y Rosebud era sólo el trampolín.
Yurttaş Kane'in sonundaki kızağın adının Rosebud çıkması gibi oldu.
Averigua sobre Rosebud.
Rosebud'ı öğren.
-... cuando estaba muriendo. - ¿ "Rosebud"?
- Şu "Rosebud" mı?
- ¿ "Rosebud"?
- "Rosebud"?
¿ Rosebud?
Rosebud?
- ¿ Qué es Rosebud?
Rosebud nedir?
¿ Rosebud?
Rosebud...
¿ Rosebud?
- Rosebud?