English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Rádios

Rádios translate Turkish

686 parallel translation
Quiere ser especialista en radios.
O, bir radyo uzmanı olacak.
Todas las suites nupciales de Claridge Tienen radios para escuchar
Claridge'deki tüm balayı odalarının Radyolarında çalar
Jim arrancó las puntas de los radios, y revisó las juntas de la llanta.
Jim, teker parmaklık uçlarını çıkarttı. Sonra da jant bağlantı noktalarına baktı.
17 millones de filipinos están junto a sus radios... por invitación del gobierno japonés.
Adalarda yaşayan onyedi milyon Filipinliye, Bu, Japon hükümetinin davetidir..
Llevarán radios SCR-536, un juego de paneles y cuatro espejos... para las comunicaciones.
SCR - 536 telsiz, bir panel takımı ve işaret göndermek için... dört ayna taşıyacaksınız.
¿ Qué estaba haciendo en la tienda de radios?
Radyo dükkanının arkasında ne yapıyordun?
Las encontramos en el hierbajo cerca de la tienda de radios.
Bunu radyo dükkanının oradaki otların arasında bulduk.
El problema es que ahora tienen radios.
Mesele şu ki, günümüzde radyo var.
Tú que sabes de radios.
Radyolardan iyi anlıyorsun.
Como no hay aire lo único que oímos es el sonido de nuestras radios.
Burada hava olmadığı için duyduğumuz tek ses telsizlerimizden duyduğumuz sesler.
¿ Tiene uno de esos relojes radios de dos bandas como Dick Tracy?
Senin saatinin de, Dick Tracy'ninki gibi iki yönlü telsizi var mı?
Cuando todo esto haya terminado, volveré a arreglar radios y lavadoras.
Buradan kurtulunca radyo, çamaşır makinesi tamiri yapacağım.
No sabía que el Sr. Horn permitiera las radios.
Bay Horn'un radyoya izin verdiğini bilmiyordum.
Mantenemos una comunicación por cable con Washington pero no hay radios.
Washington'la arada direk kablo teması sürdürülüyor ancak telsiz yok.
No apaguen sus radios. Los mantendremos informados.
Yeni haberler için lütfen radyonuzu açık tutun.
Estos radios no sirven para nada.
O telsizler kabloları kadar değerli değiller.
Cuando teléfonos y telégrafos fallaron, las sobrecargadas radios sucumbieron a la interferencia causada por las alteraciones solares.
Telefon ve telgraf hatlarının kesilmesiyle yükü tek başına taşıyan telsiz ağı, güneşteki artan patlamalardan kaynaklanan parazit yüzünden çöktü.
Cables y radios no funcionan.
Telgraf kesik, telsiz bozuk.
Si atas la cuerda alrededor de los radios... tu hermana podrá tirar y partirlos.
Eğer sen o ipi tekerlek parmaklıklarına bağlarsan... ablan da çekerek onları kırabilir.
Oye, mientras él juega con esa cuerda... tú con la pistola dispara sobre los radios... quizá así pueda librarme de esta rueda.
O bu ipi tutarken... eğer tekerleğin benim bağlı olduğum yere dikkat ederek... ateş edersen belki kurtulabilirim.
Hemos tenido ruedas rotas, radios rotos, ejes rotos, y....
Tekerleği kırdık, freni bozduk, tekerlek göbeğini kırdık...
Todo lo que puedo hacer es montar radios y también televisiones
Tek yapabildiğim radyo montajı. Bir de televizyon setleri.
He oído que hay una exposición en Mannheim de radios de onda corta, recambios de receptores, y todo eso.
Duyduğuma göre Mannheim'da bir sergi varmış. Kısa dalga telsizler, radyo parçalarıyla falan ilgiliymiş.
De lo contrario, tened las radios sintonizadas a 1600.
Aksi takdirde radyolarınızı 1600'e ayarlayın.
Y los ricos tienen radios que les hablan en sus embarcaciones,... y les dan las noticias del béisbol.
Zenginlerin teknelerinde onlara beysboldan da bahseden, dinleyebildikleri radyoları vardı.
Siempre que consigo comunicarme con ellos, pido munición, lanzallamas, medicinas, agua, plasma, emisores y más radios.
Anlamıyorum. Her iletişim sağladığımda cephane istedim. Alev tüfekleri, tıbbi malzeme, su, kan, erzak, telsiz!
Estas pequeñas radios son muy útiles.
Bu küçük radyolar, kesinlikle çok kullanışlı.
Es un genio con motores, máquinas, radios, etc.
Motor, makine, telsiz vs. konusunda dahidir.
Escribiremos a los periódicos, a las radios, a todos los periodistas, clubes y revistas de ornitología.
Gazetelere, radyolara, yorumculara, köşe yazarlarına, kuş derneklerine ve dergilere yazacağız.
En televisores, radios, receptores de onda corta.
Çoğu insan televizyonlarda radyolarda ya da kısa dalgalarda buna tanık oldu.
Pete, contacta con las televisiones y las radios locales.
Pete, radyo ve televizyon istasyonlarını ara.
¡ Eres idiota! ¡ Destroza-radios!
Çok aptalsın!
Quiero incautar todas las radios privadas.
Bütün şahsi radyoların toplanmasını istiyorum.
Mandrake, pensé que había ordenado incautar todas las radios.
Mandrake, bütün radyoların toplatılmasını emretmiştim.
Como Ud. recordará, una de las disposiciones dice que, una veZ dado el código-luZ verde, las radios se conectan a un dispositivo codificado, el CRM1 1 4.
Sizin de hatırlayacağınız gibi, alınan tedbirlerden biri, hücüm emri bir kere verildimi, alıcıların tamamı CRM114 şifre cihazına yönlendiriliyor.
Interferimos sus radios... con un artefacto especial que ni siquiera yo conocía.
Telsizlerinizi biz bozduk... hiç duymadığım özel bir cihazla yapılmış.
Las radios no son buenas.
Radyonun durumu kötü. Benim bir radyom var.
Los obtienen de la industria aeronautica y de las fabricas de radios plantas quimicas, laboratorios de investigación.
Onları uçak ve radyo fabrikalarından kimya tesisleri ve araştırma laboratuarlarından alıyorlar.
Hemos roto dos radios. Esperamos que los arreglen aquí.
Teker parmaklığını kırdık.Burada tamir ettirebileceğimizi düşündük.
También fabrico radios y máquinas de coser.
Aynı zamanda radyo ve dikiş makinası üretimi yapıyordum.
Ha de colocar las armas superponiendo sus radios de acción.
Fakat silahları öyle yerleştirmelisiniz ki onların ateş bölgesine denk gelmeli.
De no ser por los radios, lo habríamos perdido en el puente.
Telsiz olmasaydı, o köprüde kaybolur giderdi!
Tiene agua caliente y fría, baño... estacionamiento gratis, teléfono... y los radios de transistores no se permiten en el comedor.
Sıcak ve soğuk suyu, duşu.. ... bedava garajı, telefonu vardır ve yemek odasında transistor radyolara izin verilmemektedir.
TALLER DE radios
RADYO TAMİRİ
Los radios de su carro están hechos de largas patas de arañas, y la capota, de alas de saltamontes.
Tekerlekleri örümcek bacağından. körüğü çekirge kanadından.
Algunos manuales para construir radios y cosas así.
Elbette. Telsiz nasıl yapılır ve benzeri konular hakkında kitaplar.
- Esas radios pequeñas, ¿ van con estas pilas? ¡ Parley!
- Şu ufak radyolar bunları mı alıyor?
Quiero 15 Thompsons, dos ametralladoras del calibre 30, dos bazucas, dos radios de campaña, suministros y municiones que abastezcan a un pelotón tres días.
Şey, 15 Thompson, iki 30 kalibrelik makineli tüfek iki bazuka, iki telsiz ve bir müfrezeye üç gün yetecek erzak ve cephane istiyorum.
Con vuestras radios, estuvieron siempre bajo vuestro control.
Telsizleriniz vardı Kesinlikle kontrol altındalardı
y la radios literalmente leían una copia de nuestro reportaje.
Radyolar da resmen bizim haberin aynısını okuyorlardı.
El entrenamiento del ejército regular parece haber influido en las radios.
Nizami ordunun talimleriyse radyo haberlerinde etkileyici şekilde anlatılıyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]