English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Salta

Salta translate Turkish

3,767 parallel translation
¡ Salta encima, si te atreves!
Cesaretin varsa atla!
¡ No pienses, sólo salta!
Düşünme, sadece atla!
Kelly Jenkins ya no salta.
Kelly Jenkins artık atlayış yapmıyor.
¿ Quién salta en un mustang?
Kim bir mustang ile engel atlar?
¡ Salta para otro!
Atla bunu.
¡ Salta a alguien más!
Sıradakine geçelim!
¡ Salta, Forrest, salta!
- Atla Forrest, atla!
¿ Cómo salta tan alto, si es bajito?
Nasıl bu kadar yükseğe zıplayabiliyor? Çok kısa.
Buen trabajo, Billy. Salta en cualquier momento.
Aferin Billy, istediğin zaman uğra.
- Si digo : "Salta", contestas : ¿ Cuánto?
"Zıpla" dersem "ne kadar yükseğe?" diyeceksin.
Me salta el corazón como a un conejo.
Kalbim tavşan gibi çarpıyor.
Salta.
Atla.
Salta el cerco.
Çitten atla.
- He estado intentando llamar a Amanda, pero el contestador salta directamente.
- Amanda'yı arıyorum ama direk telesekreter devreye giriyor.
Hanna, cuando tú y Emily entráis en una habitación, salta la alarma de incendios.
Hanna, Emily ile aynı odaya girdiğinizde yangın alarmı çalışıyor resmen.
Soy un hombre temeroso de Dios, pero juro por el niño Jesús que si esa polla salta fuera de tus pantalones otra vez, te la arrancaré!
Tanrı'dan korkan biriyimdir ama bebek İsa üzerine yemin ederim ki o çükübikin bir daha pantolonundan dışarı çıkarsa onu dişlerimle kopartırım!
Déjate caer, salta dentro.
Soyun da atla hadi.
Mi corazón salta al verla de nuevo abrazar la vida social.
Sosyeteyle yeniden kucaklaşmanız kalp atışlarımı hızlandırıyor.
Sí. salta sobre la nevera, nena.
Buzluğun üzerine atla bebeğim.
Entonces el chico escala el autobús y entonces salta a 10 metros desde su techo.
Eleman otobüse tırmanmış ve tepesinden 10 metre uzağa sıçramış demek.
¡ Salta sobre él!
Yakala onu!
Salta de vez en cuando y pensarán que sabes lo que estás haciendo.
Aşağı yukarı hopla, ne yaptığını bildiğini sanırlar.
Sigue saltando, salta.
Zıplamaya devam et, zıpla.
¡ Salta!
Atla!
Dice que la depresión normalmente se salta una generación.
Depresyon, genelde bir nesli atlıyor dedi.
E incluso si no se salta una generación, lo normal es que solo afecte al 20 por ciento de la familia.
Bir nesli atlamasa bile ailenin % 20'sinde etkili oluyormuş genelde.
Vamos. Salta.
Hadi, sallanma.
Vamos. Salta conmigo. Es muy divertido.
Hadi sende yap Çok eğlenceli.
Salta.
Acele et!
Se juegan 1200 a ver quién salta antes al lago.
Göle ilk kimin atlayacağıyla ilgili 1200'üne iddiaya girdiler.
Ahí, salta.
Haydi atla aşağı.
Salta en un pie y canta la canción del programa de iCarly.
Tek ayağının üstünde zıplayıp, iCarly'nin şarkısını söyle.
Ted podría haber salido del gimnasio sin pasar la tarjeta si salta por la barrera o salta por la ventana.
Ted turnikenin üstünden ya da camdan atlayarak kartlı geçişi atlatmış olabilir.
Ok, adelante, salta.
Tamam, devam et, atla.
Salta o te disparo.
Atla yoksa seni vururum, Pakya.
¿ Cuál es la primera imagen que salta en la mente de la gente cuando hablamos sobre la moderna llamada del deber?
- Modern göreve çağrı dediğimizde aklına gelen ilk resim nedir?
Ondas como un guijarro que salta sobre el agua.
Bir göle atılan taşın oluşturduğu dalgaları düşün.
Pero este tipo, salta a unas cincuenta pulgadas del suelo.
Ama bu adam, yaklaşık yerden 50 inç zıplamış.
Sé que con un rompecabezas excesivamente complicado eventualmente salta la pregunta...
Fazla karmaşık bir bulmacanın nihayetinde bir kısır döngüye gireceğini biliyorum.
Vamos... ¡ Salta!
Hadi... Gidelim!
¡ Salta en ese tren que huye!
Duvağı tut!
Que sepas que si un día me declaro, te quiero a ti a un lado y a Jules al otro... mientras una orca asesina salta por encima de nosotros para comerse una caballa.
Bilgin olsun, evlenme teklif edersem seni bir tarafta Jules'u bir tarafta istiyorum, bir uskumruyu kapmak için başımızın üstünden atlayan bir katil balina gibi.
Salta arriba y abajo.
Olduğun yerde sekmeye başla.
Vamos, salta.
Hadi, atla.
Vamos New, Jars. ¡ Salta!
Hadi New, yürü.
Di la verdad, y después, salta por la gran ventana de ahí.
Gerçeği söyle ve sonra şu büyük pencereden atla.
Lo que salta a primer plano de esto, es el hecho de que las pirámides son un enigma.
Bunlarla ortaya ön planda çıkan gerçek piramitlerin birer muamma olmasıydı. Gerçekten de açıklaması çok zor olan güçleri var.
"Tinku, salta y muérete."
"Tinku, camdan atla."
- ¡ Tony, salta!
- Tony, atla!
Dices salta y te preguntan a qué altura, ¿ no? Bien, mi padre dice que nos recoge a las 11 : 00. Está bien, señoritas, creo que la mesa está lista.
Tamamdır bayanlar,
- ¡ Salta!
- Atla!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]